Genç Avukatın Renkli Hayatı

11 Kasım 2020 Çarşamba

Dedim ki Sevda, bakma sen kimi ablaların teknelerinden verdiği kozmetik tariflerinin bolluğuna. 

Hayat çok güzel ama aynı zamanda epey acı ve hiçbir mucize krem bu acıyı dindiremez. 

Tatil yaptığın yerde ahtapotu kayaya defalarca vurarak öldüren, böylece etini taze ve yumuşak kalması için sana hazırlayan insan, evine ekmek götürüyor. Aynı senin, benim gibi…

Bazen bir avukat olarak senden de aynı şeyi yapman istenecek. Çünkü konuşmak kolay ama haklı olana, gerçek masuma avukatlık yaparak geçinmek bu ülkede zordur Sevda.

İşte kendini tam o anda tanıyacaksın. 

Aslında kim olduğuna o gün vâkıf olacaksın. 

Hayat tercihlerimizden ibarettir ve çoğu zaman ne yaptığın değil ne yapmayı reddettiğin seni belirleyecek olan. İyi düşün. 

Seçtiklerin için sana kızmayacağım Sevda. Herkes iyi bir yaşam ister. Fakat herkesin iyi yaşam tanımı birbirinden farklıdır. Kimileri için iyi yaşam kafasını yastığa huzurla koymak kadar basit.

Aldığın her dava uğruna kendinden bir parça verir, yıllar sonra aynada kendini tanıyamazsan beni hatırla ama sen de bana kızma.

O gün geldiğinde gönlün çok bulanıyorsa biraz Kafka okursun, iyi gelir. 

Şaka yaptım, sakın ha. En azından o gün komedi filmleri izle. Daha ferah bir anda Kafka’yı da oku ve her şeye yeniden başla. Hayatı ve kendini aşırı ciddiye alırsan işte asıl o zaman yandın demektir. Kendinden umutlu ol, bazen bize en çok bu gereklidir.

Bizi saran sistemin bizden talepleri var Sevda. Cümleleri çok net. 

Ya ona hizmet edecek ya da kaybeden olacaksın, çünkü her şey rekabet ve hız üzerine. Bu sistemden beslenen çok ve kaybeden tanımını çoğunlukla onlar yapıyor.

Bazen etrafındaki oyuncular rollerini öylesine küstahça kabullenecekler ki, sen bazı anlarda, birkaç yıl önce o insanın da senin yerinde olduğuna inanamayacak, yakında ona dönüşebilecek olmanın dehşetini duyacaksın iliklerinde. 

Böyle durumlarda çok fazla seçeneğin yok. Gerekirse yalnız ve bazen de aç kalmayı göze alacaksın. Hatta acayip isimleri olan açlık diyetlerinin bu denli moda olduğu şu günlerde bu durumu avantaj gibi kabul edeceksin, sağlığın için de böylesi daha iyi Sevda. 

Kaybedecek pek bir şeyin yok, emin ol açlıktan ölmezsin. Cesaret göstermek için zemin müsait. 

Bir kahve daha alır mısın Sevda? … Almazmış. 

Sevda genç bir avukat, hayalleri, idealleri var. Ama Sevda’nın keyfi kaçmış, daha iyi koşullar buluyorsan kapı orada demişler. Değerinin neyle ölçüldüğünü daha yeni anlamış Sevda.

İşte Sevda, gerçek hayat tam da şimdi başladı. 

Artık durgun suda, sakince, pembe kuğulu deniz yatağınla elinde kokteylin bir biçte yüzme zamanı değil, dalgalarla boğuşma zamanı. Artık tam da karşına çıkan kapılar sayesinde tanıyacaksın kendini. Hangi kapının yüzüne çarpıldığını, hangi kapıyı çarpıp çıkacağını öğreneceğin aşamaya geldin. 

Bazen bir mahkeme kapısında, elinde bir dosya, bambaşka bir şey ararken kendini bulacaksın.

Eğer başkalarının senin hakkındaki fikirlerini ve midenin sıcaklığını umursuyorsan, önüne atılanı kabullenmeyi seçeceksin. 

İsyan ateşinden bir çubuk istiyorsan kılıcını beline takıp mağarandan çıkıp dövüşeceksin. 

Aramıza hoş geldin. 

Hayat bazen bu kadar basit Sevda.

Bazen hayat epeyce siyah beyaz.

Seçim senin.




Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları