Üç sonuç

15 Haziran 2015 Pazartesi

Türkiye siyaseti 7 Haziran seçimleri sonrasında yepyeni bir döneme giriyor. Girilen dönemin üç önemli özelliği var: Siyasal İslamcı AKP’nin geriletilmesi, HDP’nin yükselişi ve koalisyon zorunluluğu.

***

Seçim sonuçları yorumlarında üzerinde hemen hemen hiç durulmayan büyük sonuç, ülkenin siyasal tarihinde ilk kez din kökenli bir partinin seçmen oylarıyla geriletilmesidir. Seçimleri hem dokuz puan gibi bir büyüklükte yani nicel, hem de ideolojisi nedeniyle nitel olarak yitiren, AKP’dir.
Seçmen bu seçimde geçmişte kendi kendilerini ilerici güç ya da zinde kuvvet sayarak Siyasal İslamcı partileri silahla ya da yargı yoluyla geriletmek isteyenlerin yerini aldı. Sandık, AKP’nin uygulamalarıyla devletin ve kamusal alanın dinselleşmesine artık yeter demesini bildi.
Doğrudan ve dolaylı sonuçlarıyla bu geriletme, iç ve dış yansımalarıyla, ülke siyasetinde kesin bir dönüm noktası olacaktır; bu nedenle de önemi gerçekten çok büyüktür; tarihseldir.
Önemli bir nokta daha var, bu seçimde iktidar kaybedince ana muhalefet kazanır kuralı işlemedi; seçmen, ideolojisiyle ve kadrolarıyla sağcılaştırılan ana muhalefete de yeterli oy vermedi.

***

Seçim sonuçları, bundan sonra siyasetin gündeminin çok büyük ölçüde HDP’den sorulacağını söylüyor.
Seçimlerde HDP’yi etkin kılan, seçmenin karşısına ideolojik bir bütünlükle çıkmayı başarmasıdır.
HDP, öncelikle toplumun ezilen, sömürülen ve dışlanan kesimlerinin sesi olmayı başardı. Artı bu ses olmayı, yalnızca ekonomiyle değil, hak ve özgürlüklerle ve barışla ilişkilendirmeyi de bildi. Diyanet İşleri üzerinden, kamu alanının daha fazla dinselleşmesini ustaca eleştirdi.
Bir arayış içinde olan gençliği sürece katan HDP, milletvekili adaylarının yarısını kadınlardan göstererek, toplumsal cinsiyet bağlamında eşitlik kavramına siyasal bir içerik kazandırdı.
HDP’nin gücünü aldığı üçüncü kaynak barıştır. HDP, yaklaşık 30 yıl süren silahlı savaşımla olgunlaşan ve ucu savaş kokan AKP politikasına karşı çıkışla simgelenen barışçı bir özellik taşıyor.
Seçimlerde bütün Türkiye’nin partisi olma yolunda önemli bir aşama sağlayan ve en hızlı büyüyen parti olan HDP, bu niteliklerini tüm toplum katmanlarında derinleştirerek ve yaygınlaştırarak, kendi geleceğini bu ayaklar üzerinde yapılandırdığı ölçüde, ülkenin geleceğinde daha da etkili olacaktır.

***

Koalisyon konusuna gelince, CHP’nin seçimlerde aldığı sonucu değerlendirmeyi ileri bir tarihe bırakarak açıkça belirteyim; bir AKP- CHP koalisyonu, CHP için intihar olur!
CHP’nin sağcılaşmasını ısrarla isteyen; bunu başaran ve şimdilerde AKP koalisyonu için özendiren yazar ve yorumcuların önerilerine bakmayın; böyle bir koalisyon, bir taraftan AKP ideolojisinin kamusal alanda daha fazla yerleşmesine hizmet eder, diğer taraftan da yalnızca küresel sermayenin çıkarlarına çalışır.
Yakın geçmişe bakalım; 1991 genel seçimlerinden sonra kurulan Doğru Yol -SHP- Sosyal Demokrat Halkçı Parti ortak hükümetinin yaptıkları, bu iki partiyi siyaset tarihinin çöplüğüne göndermiş; sonraki gelişmeler AKP’ye iktidar yolunu açmıştır.
CHP’nin SHP benzeri bir sona götürülmesi, ülke için ürkütücü; CHP’ye emek verenler için de gerçekten üzücüdür!

***

Seçimden çıkan koalisyon olumsuzluğu geçicidir; 7 Haziran’ın yukarıda belirtilen olumlu sonuçlarının kalıcılaştırılmasına çalışılması gerekiyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yerelde yeşermeli 25 Mart 2019

Günün Köşe Yazıları