Nâzım’la fısıldaşmalar

08 Haziran 2023 Perşembe

Moskova Güzel Sanatlar Akademisi Halk Danslarının nefes kesen rengârenk danslarıyla başlayan görkemli gece, Onur Akın’ın ve orkestrasının tüm dinleyicilerin birçok şarkıya eşlik ettiği konserle sona erdi. 

Moskova Gözyaşlarına İnanmıyor” 70’li yılların sonunda çekilmiş Sovyet yapımı bir filmdi. Soğuk Savaş doruktayken 1980’de hem En İyi Yabancı Film Oscar Ödülü’nü hem de Berlin Fillm Festivali’nde En İyi Film Ödülü’nü kazanacaktı. Kitabı ise Sovyetler’de yasaklanmıştı. Üç kadın aracılığıyla aşkı, yaşamı, umutları, düş kırıklıklarını sorgulayan bir eserdi. Rus dostlarım Moskova’ya ne zaman yağmur yağsa, “Moskova gözyaşlarına inanmaz, şimdi geçer” der dururlardı...

3 Haziran 2023 gününü ve akşamını, hayatımın şu geri kalan günlerinde hiç ama hiç unutmayacağım...

MOSKOVA AĞLARKEN

O sabah Moskova ağlıyordu! Nasıl bir yağmur! Ve bana “Moskova gözyaşlarına inanmaz, şimdi geçer” diyen Rus dostlarım artık hayatta değildi. İlk kez 1969’da gittiğim Moskova’yı benim için Moskova yapan birçok eski dost, Türk yazarların “şişman güverciniVera Feonova, Nâzım’ın saçları saman sarısı sevgilisi Vera Tulyakova, tiyatro eleştirmeni arkadaşlarım Tatiana, Melitina, Antonina, sonsuzluğa göçmüştü...

Türkiye’nin Moskova Büyükelçisi Mehmet Samsar, Moskova Nâzım Hikmet Vakfı, Rus Türk İşadamları Derneği, Nâzım sevdalısı Türkler, Ruslar, Türkiye’den davetli gazeteciler İsmail Saymaz, Tolga Şardan, anma konserinin konuğu Onur Akın ve müzisyenler Novodeviçi Mezarlığı’nda buluştu.

Kısa kesilen konuşmalar ve şemsiyeler arasından sıyrılıp mezar başında Nâzım’la fısıldaşma olanağı buldum. Türkiye’de yaşadıklarımızı, karamsarlığı, umutsuzluğu biliyordu. “Sakın ha!” dedi, “Umutsuzluğa yer açmak yok”. Ve ölmemiş olduğundan mezar taşını örten karanfiller arasından şu dizeleri fısıldadı:

UMUTSUZLUK YOK

Sevgilim, başlar önde, gözler alabildiğine açık, / yanan şehirlerin kızıltısı,/ çiğnenen ekinler / ve bitmez tükenmez ayak sesleri: gidiliyor./ Ve insanlar katlediliyor:/ ağaçlardan ve danalardan/ daha rahat / daha kolay / daha çok./

Sevgilim, / bu ayak sesleri, bu katliamda/ hürriyetimi, ekmeğimi ve seni kaybettiğim oldu,/ fakat açlığın, karanlığın ve çığlıkların içinden/ güneşli elleriyle kapımızı çalacak olan / gelecek günlere güvenimi kaybetmedim hiçbir zaman...

(Kuvayi Milliye’de yer alan bu dizeleri Moskova’da bana anımsatan Ayhan Erdoğan’a teşekkürler.)

Nâzım’la fısıldaşmalarıma şunu da ekledim: Ne yazık ki onu sadece aşk şairi ya da sadece belli bir ideolojinin savunucusu olarak ele alanlar hâlâ var. Ne büyük yanılgı! Oysa o bir bütündür. Komünistliği, ulusal kimliğine tutkun, yurtsever şair; yaşamını enternasyonalizme adamış, dönemin tarihsel determinizmine meydan okuyan, ideal bir gelecek umudunu yeşerten, “Bir kadını sever gibi kâinatı sevmeye koyuldum” diyen, asla ödün vermeyen şair bir bütündü.

GÖRKEMLİ GECE

Moskova Nâzım Hikmet Derneği’nin düzenlediği anma gecesi, 1100 kişilik Russkaya Pesnya Konser Salonu’nda yer aldı. Çiçeklerle donatılmış salon tıka basa doluydu. Gecenin mimarı vakfın kurucusu ve yöneticisi Ali Galip Savaşır’dı. Vera’nın kızı Anna Stepanova ve bana sunulan “Dostluk Ödülleri” için birer konuşma yaptık. (Ödülle ilgili duygularımı daha önce yazdım. Geçiyorum)

Akşamın sürprizi Yaşar Kemal’le ilgili hazırlanmış kısa filmdi. Hem film, hem de sahneye davet edilen Yaşar Kemal’in eşi Ayşe Semiha Baban’ın heyecan içinde konuşması çok güzeldi.

Bir büyük sürpriz de Ali Galip Savaşır’ın Moskova’da yakın zamanda açılması planlanan ve Nâzım Hikmet’in adını taşıyacak kültür merkezinin müjdesini izleyicilerle paylaşmasıydı… Sabırsızlıkla bekliyoruz “Nâzım Hikmet Merkezi”ni!

Moskova Güzel Sanatlar Akademisi Halk Danslarının nefes kesen rengârenk danslarıyla başlayan görkemli gece, Onur Akın’ın ve orkestrasının tüm dinleyicilerin birçok şarkıya eşlik ettiği konserle sona erdi.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kaburga sohbetleri 28 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları