Kafkas ve Orta Asya devletleri arasında diplomatik manevralar artıyor. Bölgedeki güvenlik kaygıları yükselirken diplomatik ilişkiler, ABD ve Çin tehdidi altında dönüşüm geçiriyor. Karadeniz ve Hazar havzasına açılan kapıları sebebiyle kritik jeopolitiğe sahip bölgenin siyasi aktörleri arasında diplomatik kriz ve normalleşmeler ardı ardına geliyor. ABD etkisinin giderek arttığı coğrafyada Azerbaycan ile Rusya ilişkileri her geçen gün daha büyük bir çıkmaza ilerliyor. İki ülke arasındaki karşılıklı suçlamalar geçtiğimiz gün Rusya’da Azerbaycan diasporasının başkanının tutuklanmasıyla arttı.
Öte yandan Azerbaycan’ın uzun süredir İsrail ile sıkı ilişkiler içerisinde olduğu biliniyor. Geçtiğimiz gün Reuters’a konuşan ABD kaynakları, Azerbaycan’ın İbrahim Anlaşmalarına katılmasının gündemde oluğunu iddia etti. ABD’li kaynaklar Azerbaycan’ın anlaşmaya katılmasının koşutunun Ermenistan ile imzalanacak barış olduğunu vurgularken Erivan-Bakü arasında ise normalleşmeye yönelik diplomasi trafiği giderek artıyor. Rusya ise bölgedeki stratejik hamleleri ile gündemde. Temmuz ayında Afganistan’daki Taliban yönetimini tanıyan ülke, özellikle Kazakistan ile yakın ilişkilerini sürdürmekte.
AVRASYA ÜZERİNDEN ÇİN KUŞATMASI
Uluslararası İlişkiler Uzmanı Doç. Dr. Barış Adıbelli, yaşanan gelişmelerin önemi ve bundan sonraki olası gidişat hakkında Cumhuriyet’e konuştu. ABD ve Çin’in Orta Asya’ya sızma isteğini değerlendiren Adıbelli, “ABD, Rusya ve Çin’i Ortadoğu’da tamamen bölge dışına attı. Trump, Ortadoğu ülkelerini tamamen kendisine bağladı. Sırada İbrahim Anlaşmaları var. Orta Asya devletleriyle ise yakın ilişkiler kuruluyor. Bu da doğal olarak Rusya’da çanları çaldırdı. Taliban’ı tanıyan ilk Batılı devlet olması bunun bir göstergesi, ki Çin’in de yakında tanıyacağı söylentileri var” dedi.
Trump’ın uzun süredir Afganistan’a yönelik planları olduğunu belirten Adıbelli, “Trump’ın bir Afganistan hayali var, bu hattan başlayarak Avrasya kara kütlesi üzerinden tüm orta Asya’ya yönelik bir politikası olacak. Bu sebeple ben Trump’ın Afganistan'a geri dönmesini bekliyorum. Putin bunu çok önceden tahmin ettiği için Taliban’ı sürpriz şekilde tanıdı. ABD, Afganistan’da bir oyun kurgulamıştı fakat Trump seçimi kaybettiği için biz bu oyunun devamını görememiştik. Şimdi Trump bunu devam ettirecek. Pakistan’ı teröre destek veren ülkeler arasına aldıran Trump, aynı ülkenin ordu komutanı ile baş başa yemek yiyor. Bunu sorgulamak lazım” dedi. ABD’nin Orta Asya’ya yönelik politikaları ile Çin’i batıdan sıkıştırmayı hedeflediğini belirten Adıbelli, “Pakistan da ABD kontrolüne girdiği takdirde burada Rusya var, IŞİD Horasan diye bir örgüt var. Rusya ve İran’daki bütün terör saldırılarını üstleniyor ve bu terör grubunu Taliban kontrol etmiyor, ABD Taliban’ın ona dokunmasına izin vermiyor. Onun için buradaki ilk hedef Rusya, sonra Çin ve İran. İran’ı da devre dışı bırakırsa buradaki ana hedef Çin, hatta Çin’den de ötesi, Çin-Pakistan ekonomik koridoru olacak. Yani Çin’i batıdan kuşatma arayışı içindeler” diye konuştu.
ASYA’YA AÇILAN KAPI KARADENİZ
Adıbelli, Avrasya’nın jeopolitik önemine değinerek, “Avrupa devletleri bir rapor yayımladılar. Bu raporda Rusya, Çin, Kuzey Kore ve İran’ı tehdit olarak gördüklerini ve Karadeniz’de varlıklarını artıracaklarını, Karadeniz’in bir Rus gölü olmasına izin vermeyeceklerini açıkladılar. Bunu da Moldova, Romanya, Gürcistan ve Türkiye ile ilişkilerini geliştirerek yapacaklarını bildirdiler. Bu güzergâh onlar için oldukça önemli, çünkü Çin’in de bu bölgede önemli işbirlikleri var. Özellikle Gürcistan’da önemli liman projeleri var ve eğer bu Orta Koridor başarılı olursa Azerbaycan-Ermenistan hattından (kuzey yolundan) gelecek mallar Gürcistan’daki limandan Romanya’daki limana gidecek. Bu sebeple Karadeniz her iki taraf için de önemli. Burada Türkiye kilit konumda. Çünkü Karadeniz’e en büyük kıyı şeridi ve Boğazlar bizde” dedi.
Karadeniz’e çıkan yoların stratejik önemini vurgulayan Adıbelli “ABD’nin dünyada yer alamadığı iki havza, iki deniz var: Karadeniz ve Hazar Denizi etrafı. Bu sebeple ABD, Kırım ve Ukrayna’yı çok istiyordu. Çünkü Kırım’ı kontrol eden Karadeniz’i kontrol eder. Biden (Orta Asya devletleriyle iyi ilişkiler kurmayı hedefleyen) C5+1 diye bir inisiyatif başlatmıştı, Trump şimdi bunu devam ettirecek” açıklamalarında bulundu.