1000 yıldır kadınlara yasak olan manastırda kadın kemiği bulundu

Yunanistan’da Ortodoks rahiplerin yaşadığı ve 1000 yılı aşkın süredir kadınların girmesinin yasak olduğu Athos Dağı’nda kadın kemikleri bulundu. Kedi dışında dişi hayvanların bile sokulmadığı bölgede bulunan kadın kemikleri büyük bir gizem yarattı.

Kemikler, yaklaşık 20 manastıra ve 2 bin 500 keşişe ev sahipliği yapan Aynoroz Yarımadası’ndaki Athos Dağı bölgesinde, Bizans döneminden kalma Aziz Athanasios Şapeli’ndeki restorasyon sırasında taş zemine gömülü halde bulundu. İlk mezarın burası olmadığı ve kemiklerin bir başka yerden büyük bir özenle transfer edildiği tahmin edilirken, şapelin bağlı olduğu Pantokrator Manastırı radyokarbon tarihleme yöntemiyle inceleme yapılmasına karar verdi. Kemikler, başkent Atina’ya götürüldü.

İnceleme için çağrılan antropolog Laura Wynn-Antikas ise bölgede kadın kemikleri bulunmasına şaşırdığını söyledi. The Guardian’a konuşan Wynn-Antikas, bulunan kemiklerin bazılarının açıkça bir kadın veya kadınlara ait olduğunu söyleyip, “Bir kadın hakkında veya birden fazla kadın hakkında konuşuyorsak, bu durum ortaya çok fazla soru işareti ortaya çıkarır” dedi. Kemiklerin kime ait olduğu büyük bir gizeme yol açarken, Wynn-Antikas incelemelerden sonra kesin sonuca varılabileceğini belirtti: “Kemikler yalan söylemez. Size bir insanın nasıl yaşadığını ve hatta nasıl öldüklerini söyleyebilir.”

‘SIRP KRALININ EŞİNE AYAK BASTIRMAMIŞLARDI’

Gazete Duvar'ın derlediği habere göre,  şapeldeki restorasyonu yöneten ve kemikleri şans eseri bulan mimar Phaidon Hadjiantoniou ise “Eğer kemiklerin bir kadına ait olduğu belirlenirse bu, Athos Dağı’na gömüldüğü bilinen ilk kadın olacak” dedi. Hadjiantoniou, geçmişte korsan baskınları gibi saldırılar sırasında keşişlerin kapılarını kadınlara açtığı vakalar yaşandığını söylese de, “Fakat bu çok nadir. Eşini Athos’a getiren bir Sırp kralına dair meşhur bir hikaye var ama ziyaret boyunca onu taşıdılar ve Athos topraklarına ayak basmasına izin verilmedi” dedi.

Ayronoz Yarımadası’nda bulunan ve deniz kıyısında 500 metrelik bir alanı da işgal eden 400 metrekarelik otonom manastır bölgesine, kurulduğu 10’uncu yüzyıldan bu yana kadınların girmesine izin verilmiyor. Kediler haricindeki dişi hayvanların bile buraya girmesi yasak. Avrupa Birliği’nin bu durumu yasadışı ilan etmesine rağmen Ortodoks keşişler geri adım atmış değil.