Ailelere "karne" uyarısı

17 milyon öğrencinin karne heyecanı yarın sona erecek. Uzmanlar ''kötü karne'' nedeniyle çocuğa isim takılmaması ve alay edilmemesi konusunda aileleri uyarıyor.

Ailelere
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 07.06.2012 - 09:04

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Elvan İşeri, bazı çocuklar için karnenin anlamının mutluluk, gurur ve ödül olduğunu, bazıları için ise sıkıntı ve hüzün anlamı taşıdığını belirterek, ''Karne sadece çocukta değil anne ve babada da benzeri duygulara ve bunlarla ilişkili davranışlara yol açıyor'' dedi.

Başarılı bir karne ile tatile başlamanın hem çocuk hem de aile için keyifli olduğunu dile getiren İşeri, boyu, yaşı ve kapasitesi ölçüsünde emek vermiş ve başarılı bir karne ile gelmiş çocuğunuzu takdir ediniz ki başarının değerli olduğunu ve fark edildiğini anlasın. Karneyi geçiştirmeden, özenle incelemek önemlidir, ancak sadece karnedeki notu değil bütün eğitim yılı boyunca gösterdiği emek ve başarıyı önemsediğinizin altını çizmeyi unutmayın'' diye konuştu.

Karnenin akademik bölümünün yıl içi alınan notlarının ortalamasını gösterdiğine dikkati çeken İşeri, çocuğunu takip eden bir ailenin aslında karneyi de yaklaşık olarak tahmin edebileceğini kaydetti.

Elvan İşeri, ''Dolayısıyla yerinde ve zamanında alınacak önlemler ve destekler ile başarısızlığın önüne geçmek de mümkün olabilir. Bir başka deyişle aslında zayıf bir karne aslında kötü bir sürpriz değil, yıl boyu var olan durumu yansıtan bir belgedir. Bu nedenle zayıf bir karne aşırı tepkilerin verilmesi yerine nedenlerinin değerlendirilerek ileriye dönük önlemlerin alınmasına çalışılmalıdır'' şeklinde konuştu.


''Öfkeyle söylenmiş sözler çocukta iz bırakır''

Anne ve babaların öfkeyle söyleyeceği sözlerin çocukların yaşamlarını etkileyeceğini söyleyen İşeri, şöyle devam etti:

''Bazı anne babalar karne günü diğer çocukların karneleri ile karşılaştırıp çocuklarına duygusal baskı yapıp, duygusal ve fiziksel cezalar verebilmekteler. Çocuğa isim takma, alay etme, onun başarısızlığını genelleme, etiketleme, ondan ümidi kesmişcesine yapılan konuşmalar çocuğu duygusal olarak yaralar ve aslında yürekten hissedilmese de öfkeyle söylenmiş bu sözler çocukta iz bırakır.''

Karnede bir diğer bölüm çocuğun davranış gelişimini yansıtan alan olduğunu vurgulayan İşeri, ''Bu bölüm de en az notlar kadar önemlidir'' dedi.

Çocuğun davranışlarıyla ilgili notlarına da olumlu tepkiler verilmesi gerektiğini anlatan İşeri, karneye bir bütün olarak bakılmalısı gerektiğinin altını çizdi.

Elvan İşeri, ''Hem akademik hem de davranış açısından başarılı bir karne beklentisi içinde olmak, bunun yanı sıra bu konuda yapıcı olmak anne baba olarak başarısızlığın önüne geçebilmek için yapabilecekleri düşünmek ve uygulamak da önemlidir'' diye konuştu.

Karnedeki durumla ilgili sessizlik ve duyarsızlığın da yanlış olacağını kaydeden İşeri, ''Karne günü çocuğun karnesine hiç bakmamak, ayaküstü bakmak, ilgilenmemek, zayıf olan karneyi görmezden gelmek, önemsizleştirmek, yansıtma ve suçlamalar yapmak ya da eğitimi çocuğun gözünde değersizleştiren konuşmalarda bulunmak da son derece hatalı olur'' dedi.


Uzman desteği alınmalı

Başarı duygusunun okul çağı çocuklarının en temel gereksinimleri arasında olduğunu vurgulayan İşeri, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Pek çok çocuk bu duyguyu derslerle alamıyor, sınıf ortalamasına yetişemiyor, geride kalıyor ya da dengeli gidemiyor, bir başarı bir başarısızlık içinde dalgalanıyor. Karnedeki düşük notların nedeni çocuğun düşük bilişsel kapasitesi, dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu, öğrenme güçlüğü, kaygı bozuklukları, depresyon, sosyal ve duygusal sorunlar gibi özel nedenlerden de kaynaklanabilir. Bu alanda ailelerin çocukları için bir çocuk ruh sağlığı uzmanından destek almaları önem taşır ki verilen destek, çoğu kez sadece çocukta değil ailenin tutum ve davranışlarında da düzenlemeler yaparak başarının yanı sıra sağlıklı aile ilişkisini de destekler.''

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler