BM'de yoğun gündem
Libya'da tam 40 yıldır iktidarda bulunan Muammer Kaddafi, BM Genel Kurulu'nda ilk kez gerçekleştirdiği konuşmasında, oturumu yöneten BM Genel Sekreteri’ne kitapçık fırlattı. Ahmedinejad'ın konuşması ise protesto edildi. İşte gözlerin çevrildiği Genel Kurul'dan detaylar...
Dünyanın önde gelen liderleri Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda yaptıkları konuşmalarla dünya gündemine damgasını vurdu. Kıbrıs Rum lideri Hristofyas, BM Genel Sekreteri Ban Ki Mun'la yaptığı görüşmede Kıbrıs ile ilgili çeşitli yorumlarda bulunurken, Libya lideri Muammer Kaddafi ise Genel Kurul'unda gerçekleştirdiği konuşmasında, BM Genel Kurulunu adeta esir aldı.
Başbakan Tayyip Erdoğan ise akşam saatlerinde BM Genel Kurulu'nda bir konuşma yapacak.
ERDOĞAN, BM GENEL KURULUNDA KONUŞACAK
Erdoğan, Zerdari ile görüştü
Başbakan Tayyip Erdoğan New York'ta Pakistan Cumhurbaşkanı Asıf Ali Zerdari ile görüştü.
New York'ta 64. dönem BM Genel Kurulu toplantıları çerçevesinde temaslarını sürdüren Başbakan Erdoğan, Pakistan Cumhurbaşkanı Zerdari ile New York'un The Barclay otelinde görüştü.
Pakistan tarafından ise görüşmede Pakistan Maliye Bakanı Şukat Tarin, İçişleri Bakanı Rehman Malik ve Dışişleri Bakanı Makhum Şah Mahmud Kureşi hazır bulundu.
Görüşmenin başında sadece görüntü alınmasına izin verildi.
Başbakan Erdoğan görüşmenin ardından kaldığı The Plaza oteline geri döndü.
Erdoğan New York'ta sabah saatlerinde BM Güvenlik Konseyinde ABD Başkanı Barack Obama tarafından yönetilecek nükleer silahsızlanma toplantısına katılacak ve ardından BM Genel Kuruluna hitap edecek.
BMGK'nin zirve niteliğindeki toplantısına Türkiye başbakan seviyesinde ilk kez katılırken, BMGK'nin dönem başkanı olan ABD'nin Başkanı da ilk kez toplantıya başkanlık edecek.
Davutoğlu'nun temasları sürüyor
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a 64. dönem BM Genel Kurulu toplantılarında eşlik eden Davutoğlu, temasları çerçevesinde ABD'nin Orta Doğu Özel Temsilcisi George Mitchell, Hollanda Dışişleri Bakanı Maxime Jacques Marcel Verhagen, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov, Hırvatistan Dışişleri Bakanı Gordan Jandrokovic ve AB Yüksek Temsilcisi Javier Solana ile görüştü.
Diplomatik kaynaklardan alınan bilgiye göre Davutoğlu-Mitchell görüşmesinde Orta Doğu'daki tüm görüşme süreçleri ele alındı.
ABD Başkanı Barack Obama'nın BM Genel Kurulu'nun açılışında yaptığı konuşmanın hemen ardından yapılan görüşmede Davutoğlu'nun Mitchell'e, Obama'nın yaptığı konuşmayı dengeli bulduğunu ve bu çerçevede Obama'nın konuşmasında Kudüs'ü gündeme getirmesi ve nihai çözümden bahsetmesinin olumlu olduğunu belirttiği kaydedildi. Davutoğlu, Orta Doğu'da içinde bulunulan dönemin barışın tesisi için iyi bir fırsat olduğunu belirtirken, görüşmede bundan sonraki dönemde atılacak güçlü adımlarla ilgili görüş alışverişinde bulunuldu.
Toplantıda Davutoğlu'nun, Gazze'deki insani durumun kabul edilemez olduğunu ve bir an önce düzeltilmesi gerektiğini de Mitchell'e söylediği belirtildi.
Davutoğlu, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Memmedyarov ile görüşmesinde ise Türkiye-Ermenistan normalizasyon sürecinde gelinecek son nokta ve Türkiye'deki siyasi bilgilendirme sürecinin gidişatı hakkında Azeri Bakana bilgi verdi. İki bakanın bu sürecin sonunda imzalanması söz konusu olan protokollerle ilgili görüştükleri de öğrenildi. Aynı şekilde Azeri Bakanın da Davutoğlu'na, Ermenistan ile yürütmekte oldukları süreç hakkında bilgi verdiği belirtildi.
Davutoğlu-Solana görüşmesinde ise Orta Doğu'daki son gelişmelerin ve Kıbrıs meselesinin ele alındığı öğrenildi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun, Kıbrıs'taki fırsat penceresinin sonsuza kadar açık kalamayacağını ve iyi niyet gösterilmesi halinde sorunun bu yılın sonuna kadar çözülebileceğini söylediği bildirildi. Solana da Türkiye-Ermenistan normalizasyon süreci hakkında Davutoğlu'ndan bilgi istedi.
Davutoğlu'nun Hollanda Dışişleri Bakanı Maxime Jacques Marcel Verhagen ile yaptığı ikili görüşmede ise Türkiye'nin AB üyelik süreci ve Kıbrıs konusu ele alındı.
Bakan Davutoğlu, Hırvatistan Dışişleri Bakanı Jandrokovic ile görüşmesinde ise Hırvat Bakan Hırvatistan ile Slovenya arasındaki deniz sınırı anlaşmazlığının çözüme yakın olduğunu belirterek, Hırvatistan'ın AB üyeliği yolunda engel olabilecek bu konuda Davutoğlu'na bilgi verdi.
Görüşmede iki aday ülke olarak AB üyeliği hakkında görüş alışverişinde bulunulurken, Balkanlarda refah ve istikrarın yayılması için işbirliği içinde bulunulmasının önemi vurgulandı. Bakan Davutoğlu'nun toplantıda ayrıca, Bosna Hersek ve Kosova'da siyasi radikalleşmeye karşı olunduğu mesajını verdiği belirtildi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu bugün BM'de ikili görüşmelerine devam edecek.
"Türk tarafı çözümün önünde engel"
Kıbrıs Rum lideri Hristofyas, Kıbrıs Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'la biraraya gelmemesini "Bu, devlet ve hükümet başkanları zirvesi. Ben BM zirvesinde statü olarak Erdoğan'dan bile üstünüm. Talat'la hangi sıfat ve kapasiteyle görüşeyim" şeklinde değerlendirdi.
Türk tarafıyla başta toprak, güvenlik, yerleşimciler ve devlet yapısı olmak üzere birçok konuda farklı görüşlere sahip olduklarını kaydeden Hristofyas, "Çözüm, iki toplumlu, iki kesimli, iki toplumlu ve federal bir çözüm istiyoruz. Federal kelimesini özellikle vurgulamak istiyorum. Türk kesiminin ve Türkiye'nin istediği konfederasyonu biz istemiyoruz. Türk tarafı konfederasyonda bilinçli olarak ısrar ederek çözümün önünü engelliyor" dedi.
Ada'da iki tarafın da sonsuza dek birlikte yaşayacağı bir çözüm istediklerini kaydeden Hristofyas, aynı zamanda "Kıbrıs Cumhuriyetinin toprak bütünlüğünü, bağımsızlığını ve birliğini korumak zorunda" olduklarını da sözlerine ekledi. Rum lider, "bizi koruyacak kimse
istemiyoruz" diyerek Türkiye ve KKTC'nin garantörlük isteklerine göndermede bulundu.
"Genel Sekreter niçin sizi ve Talat'ı biraraya getirmiyor?" sorusuna ise Hristofyas, "BM Genel Kurulu toplantısı devlet veya hükümet başkanlarının katıldığı bir etkinlik. Ben, devlet başkanı olarak buradayım. Sayın Erdoğan hükümet başkanı olarak burada. BM'de şu anda statü olarak Erdoğan'dan bile daha üstünüm. Hangi sıfat ve kapasiteyle Talat'la görüşeyim" yanıtını verdi. BM Genel Sekreter Ban Ki Moon'u Kıbrıs'a davet ettiğini de hatırlatan Hristofyas, "Ben, Ban Ki Moon ve Talat. Üçümüz oturup konuşalım. Dışarıdan herhangi bir müdahale olmasın" isteğinde bulundu.
''Deli Kaddafi bu kez BM'yi esir aldı''
Libya lideri Muammer Kaddafi, 40 yıllık iktidarında ilk kez katıldığı BM Genel Kurulu’nda BM’de tüm üyeler için demokrasi, eşitlik temelinde reform isteyen Kaddafi, Güvenlik Konseyi’nde ABD, Fransa, Britanya, Rusya, Çin’in ‘veto’ hakkının iptali çağrısı yaptı.
Oturumu yöneten BM Genel Sekreteri’ne kitapçık atan Kaddafi, BM’nin 1945’den beri 65 savaşı engelleyemediğini sayıp “Güvenlik Konseyi terör ve yaptırımlardan başka bir şey getirmedi. Buna ‘terör konseyi’ denilmeli” dedi. Arapların Yahudilere karşı hiçbir düşmanlık hissetmediğini, Yahudilerin "Arapların kuzenleri" olduğunu söyleyen Kaddafi salondaki Avrupalı liderlere hitaben şöyle konuştu: "Yahudilerden nefret eden, Yahudi düşmanı olan asıl sizsiniz. Yahudi soykırımından ve Avrupa’daki ölü yakma fırınlarından sizler sorumlusunuz."
Konuşma yapmak için geldiği kürsüyü ve Genel Kurulu'nu uzun konuşmasıyla esir alan Lidya lideri Muammer Kaddafi, BM Genel Kurulu'na katılan diğer liderler tarafından eleştiri yağmuruna tutuldu. Konuşma yapması için 15 dakikalık süre verilen Libya lideri Kaddafi'nin konuşması tam 1 saat 35 dakika sürdü. ABD basını ''Deli Kaddafi bu kez BM'yi esir aldı'' başlığıyla haberi verdi.
Süreyi aştığı için yetkililer tarafından defalarca uyarılan Kaddafi, kürsüden inmeyi, kendisinden önce BM Genel kurulunda konuşan ABD Başkanı Barack Obama'nın da süresini aştığı ve kürsüde tam 40 dakika kaldığı gerekçesiyle defalarca reddetti.
Libya liderinin BM Genel Kurulunda gerçekleştirdiği konuşması sırasında, ABD Başkanı Barack Obama ve ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, BM Genel Kurulu salonu terketmişti.
Ahmedinejad'a protesto
İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın dün akşam BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmayı "yahudi karşıtı" olarak niteleyen ve aralarında Fransız ile ABD'lilerin de bulunduğu çok sayıda delegasyon salonu terk etti.
Fransız diplomatları, İran Cumhurbaşkanı'nın konuşmasının "kabul edilemez" olduğunu belirterek, Avrupa ülkelerinin delegasyonları arasında varılan kararla delegasyonların Genel Kurul salonunu terk ettiklerini kaydettiler.
ABD'nin BM nezdindeki Büyükelçiliği'nin açıklamasını okuyan sözcüsü Mark Kornblau da, İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad'ın nefret, saldırganlık ve yahudi karşıtlığıyla dolu konuşma şekline bir kez daha başvurmasının hayal kırıklığı yarattığını söyledi.
Kanada da, Ahmedinejad'ın konuşmasını protesto ettiğini açıkladı.İran Cumhurbaşkanı konuşmasında, günümüz dünyasına dair uzunu bir konuşma yaparken, ABD ve yahudilere sık sık saldırgan sözler yöneltti. "Küçük bir azınlığın gelişmiş ağı sayesinde dünyanın büyük bölümünde siyaseti, ekonomiyi ve kültürü yönetmesi, yeni bir kölelik biçimi kurması ve ırkçı hedeflerine ulaşmak amacıyla Avrupa ulusları ve ABD dahil diğer ulusların şerefine leke sürmesi kabul edilemez" diyen Ahmedinejad, ABD'nin savaşmak, kan dökmek, korku ve yıldırmak için binlerce kilometre öteye Irak ve Afganistan'a asker göndermesinin de kabul edilemeyeceğini savundu.
Avrupalı bir diplomat, Ahmedinejad'ın konuşmasını protesto için ABD, Fransa ve Kanada'nın dışında, Büyük Britanya, İtalya, Almanya, Danimarka, Macaristan, Arjantin, Kosta Rika, Uruguay, Yeni Zelanda ve Avustralya'nın diplomatik heyetlerinin salonu terk ettiklerini belirtti.
Teknik destek askıya alındı
BM'nin, Honduras seçim kuruluna verdiği teknik desteği askıya aldığı bildirildi. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un sözcüsü Michele Montas, Ban'ın, Honduras seçim kuruluna verdiği teknik desteği, kasım ayında yapılması takvime bağlanan başkanlık seçiminin, ülkenin içinde bulunduğu kargaşa nedeniyle güvenilir olmayacağı anlamına geldiği gerekçesiyle askıya aldığını duyurdu.
Montas, Ban'ın aldığı kararın geçici olduğunu belirtti, ancak ne zaman sona ereceği konusuna açıklık getirmedi. BM'nin, Honduras seçim kuruluna verdiği, seçim merkezlerindeki personelin eğitimi, oyların çabuk sayımı konusundaki bir projeyle toplumsal cinsiyet ve kamu enformasyonu sahalarında eğitim verilmesi konularını içeren teknik destek 2008 yılında başlamıştı.
BM, söz konusu teknik destek çerçevesinde Honduras seçim kuruluna 1,3 milyon dolar fon sağlama sözü vermişti.
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- 'Seküler müdür kalmadı'
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!