Cep tampon formülü
Türkiye güvenli bölge uygulaması için ağırlığı Suriye’ye veriyor.

Askeri kaynaklar, Türkiye’ye yönelecek göç dalgasını durdurmak için tampon bölge uygulamasının zor olduğunu ancak bunun yerine kapsamı daha dar olan güvenlikli bölge uygulamasının hayata geçirilebileceğini dile getirdi. No Fly Zone (Uçuşa yasak bölge) ilanı ile birlikte güvenlikli bölgelerin (cep
tampon) ilan edilebileceğini belirten kaynaklar, önceliğin Irak değil Suriye olduğunu belirtti. Türkiye’nin üzerinde hassasiyetle durduğu Süleyman Şah Saygı Karakolu Suriye’de bulunuyor. Güvenli bölgelerin derinliği konusunda ise aynı kaynaklar, “Bu bölgelerin derinliği cetvelle çizilmez. Arazinin durumu ve yerleşim yerlerine göre 10, 20, 30 kilometre olabilir. Türkiye’nin burada kullanacağı asker sayısı da buna göre belirlenir. Bugünden 1 tugay
2 tugay demek mümkün değil” diye konuştu. İncirlik Üssü’nün koalisyon güçlerine tahsisi konusunda ise askeri kaynaklar, “Bunun karşılığında ne alacağınız çok önemli” uyarısında bulundu.
Oluşturulacak güvenli bölgelerde, Türk askerinin yanı sıra koalisyon güçlerinden de destek alınmasının planlandığı belirtildi. IŞİD’in Suriye’de daha kuvvetli olması nedeniyle önceliğin Suriye’ye verildiğini kaydeden kaynaklar, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hulisi Akar’ın yaptığı sınır ziyaretinin ise rutin olduğunu belirtti. Kaynaklar, Akar’ın sınır bölgesine devamlı ziyarette bulunduğunu ve haftada bir orada olduğunu söyledi. Akar’ın yanı sıra Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Abdullah Atay’ın da ayrıca bölgeye gittiği öğrenildi. Kaynaklar, güvenlikli bölge uygulamasının hayata geçmesi durumunda Türkiye’nin tahsis edeceği asker sayısının koalisyon güçlerinin katılımına göre belirleneceğini kaydetti.
Güvenli bölge nedir?
BM tarafından belirlenen ve savaş sebebiyle tehlike altındaki sivillerin yine kendi toprakları içinde ihtiyaçlarının karşılanması ve güvenli biçimde barınmalarını sağlayan alanlara, güvenli bölge adı veriliyor. BM tarafından BM Şartı’nın 7. maddesine dayanılarak ilan edilen bu bölgelerin güvenliğini, BM’ye bağlı çok uluslu askeri güçler sağlıyor. Güvenli bölgeler gerek görülmesi halinde, tesis edilecek tampon bölge ve uçuşa yasak bölgelerle de desteklenebiliyor. BM, daha önce yaşanan çeşitli savaşlarda da sivillerin korunması için güvenli bölge tesis etmişti. Bunlardan en bilineni, Birinci Körfez Harekâtı sonrasında Kuzey Irak’tan kaçan Kürtler için oluşturuldu. 1991’deki isyanı takiben Saddam rejiminin intikamından korkan binlerce Kürt, Türkiye ve İran sınırına akın etti. İngiltere’nin öncülüğünde başlatılan “Güvenli Bölge Operasyonu” ile önce NATO’nun desteği alındı, ardından 5 Nisan’da BM’den Irak yönetimi aleyhine baskılarına son vermesi yönünde 688 No’lu karar çıktı. Koalisyon güçleri tarafından 36. Paralel’in kuzeyi ABD ve Fransız Hava Kuvvetleri tarafından kontrol edilen uçuşa yasak bölge ilan edildi. Koalisyona ait kara birlikleri bölgede güvenliği sağlarken, bölgeye insani yardım iletilmeye başlandı. Türkiye’nin de destek verdiği operasyonda Amerikan, İngiliz, Fransız, Avustralyalı ve Hollandalı askerler görev alırken Adana’daki İncirlik Üssü de yoğun bir şekilde kullanıldı.

En Çok Okunan Haberler
-
‘Savunmasına katılmazsam namerdim’
-
Hukuksuzluk bitti, gazetecilik beraat etti
-
Bozdağ, AKP’li Osman Gökçek’i yalanladı!
-
Zorlu Holding'ten Cem Köksal'ın yerine 'eski' atama!
-
Özel'den TBMM Başkanı Kurtulmuş'a 'süreç' çağrısı
-
Bakan Ersoy’un eşinden ‘destek’ geldi!
-
İmamoğlu'nun ifadesi Cumhuriyet'te!
-
‘Affedebileceğim bir şey değil’
-
Sigara fiyatlarına dev zam: Tarih verildi!
-
163 bıçak darbesiyle öldürdü, 'gülerek' savunma yaptı