Çocuklarda yaz tatili sendromuna dikkat

İlk ve ortaöğretim öğrencileri için yaz tatili 12 Haziran’da başladı. 2015 – 2016 öğretim yılı 14 Eylül’de başlayacak. Okulların kapanış ve açılış tarihlerine baktığımızda yaz tatili üç aymış gibi görünüyor. Ancak, Oğuzkaan Koleji Yönetim Kurulu Üyesi ve Eğitim Uzmanı Hatice Yılmaz, bu sürenin gerçekte daha da uzun olduğuna dikkat çekerek 19 Mayıs’a kadar okullarda sınavların dolayısıyla öğrenmenin de bittiğini, okul açıldıktan sonraki ilk iki haftayı ise öğrencilerin tatil sendromundan kurtulmaya çalışarak geçirdiğini belirterek, yaz tatiline bu gözle bakıldığında öğrencilerin neredeyse dört ay öğrenime ara verdiklerine vurgu yaptı.

Hatice Yılmaz, ‘Bilimsel araştırmalar öğrenime verilen uzun araların, öğrencilerin öğrendiklerini unutmalarına ve öğrenme isteklerinin azalmasına neden olduğunu gösteriyor. Hafta sonu tatilinden sonra işte ilk günün isteksizliğini pazartesi sendromu sözleri ile ifade ederiz. Bir de bu aranın üç ay olduğunu düşünün. Doğal olarak işe motive olmak bir iki haftayı alacaktır. Öğrencilerin durumu da bundan farklı değil. Üstelik bu uzun arada defter kitapla ilişkisini koparan öğrenciler, öğrendiklerini de unutma sürecine girdiklerinden okula başlamak onlara daha da zor geliyor’ dedi. Yılmaz, ayrıca ‘Yaz Tatili Sendromu’ na yakalanmamak için Oğuzkaan Koleji olarak neler yaptıklarını sıralayarak tavsiyelerde bulundu;

Veli, Öğrenci, Okul Elele Vermeli

Elbette tatil her öğrencinin en doğal hakkı. Ancak üç ay süresince koskoca 24 saatin bir, bir buçuk saatini okumaya, anılarını yazmaya ve eski bilgilerini tekrarlamaya ayırmak tatilden fedakarlık etmek anlamına gelmemeli. Uluslararası öğrenci başarılarını değerlendirme sınavlarında (PİSSA – TIMMS) aldığımız yetersiz sonuçlar, öğrencileri okumaya, öğrenmeye yöneltme konusunda veli ve öğretmenlere önemli sorumluluklar yüklüyor. Eğitimin tarafları veli, öğrenci ve okul el ele vermeden bu sorunun üstesinden gelmemiz, çocuklarımızı geleceğe hazırlamamız mümkün değildir.
 
Öğretim Yöntemi Kaliteyi Artırır

Eğitim ve ekonomik büyüme arasındaki ilişkiyi araştıran uzmanlar, ekonomik gelişime katkı için öğrencilerin aldığı eğitimin süresinin değil kalitesinin önemli olduğunu belirtiyor. Eğitimde kaliteden söz edebilmek için öğrencilere öncelikle okuma, anlama, yorumlama, neden sonuç ilişkisi kurabilme ve problem çözebilme becerisi kazandıracak öğretim yöntemleri uygulamak gerekmektedir. Yaz tatili öğrencilerin okuma becerilerini geliştirmek için kullanması gereken en değerli zamandır.

Okuma Saati Olmalı

İlkokul ve ortaokul Türkçe öğretmenleri, öğrencilerini okumaya yöneltmek için yaz tatili öncesinde onlara okumaları için kitap listesi verebilir, hatta ilkokul öğretmenleri yaz tatili içinde öğrencilerini arayarak okuyup okumadıklarını sorabilir. Anne ve babalar çocuklarını günün belirli bir saatini kitap okumaya ayırmaları konusunda yönlendirebilir.

Zeka Değil Okuma Önemli

Öğrencilerimizin başarılarını arttırmak için 26 yıldır araştırmalar yapıyorum. Bu süreçte başarıyı tetikleyen en önemli etkenin zeka değil, okuma olduğunu defalarca gördüm. Yaz tatilinde defter kitapla ilgisini koparmayan öğrenciler, hem öğrendikleri bilgileri unutmaz, hem de okula başlama ve ders çalışmaya motive olma sorunu yaşamaz, dolayısıyla başarı yolunda daha hızlı adım atar.