Diyanet: Dünyanın Paris için ayağa kalkmasını ibretle izledik

Diyanet İşler Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Charlie Hebdo saldırısına ilişkin, 12 milyon insan katledildiğinde ses çıkarılmadığını savunarak "Sadece 12 kişiye düzenlenen bir cinayet sebebiyle ayağa kalkmasını ibretle izlediklerini" söyledi.

Diyanet: Dünyanın Paris için ayağa kalkmasını ibretle izledik
Abone Ol google-news
AA
Yayınlanma: 13.01.2015 - 15:01

Diyanet İşler Başkanı Prof. Dr. Görmez, "Bir tarafta son 10 yılda İslam coğrafyasında acılarla kıvranan 12 milyon insan katledildi, yok edildi ama geçen hafta Paris'te, yine hiçbir şekilde hiçbir müminin, hiçbir aklıselimin kabul etmeyeceği, 12 insan hunharca katledildi. 12 milyon insan katledildiğinde ses çıkarmayan insanlığın sadece 12 kişiye düzenlenen bir cinayet sebebiyle ayağa kalkmasını ibretle izledik" dedi.

Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Davutoğlu'nun da katıldığı yürüyüşü eleştirdi - VİDEO

Görmez, 30. İl Müftüleri İstişare Toplantısı'nda, İslamafobi'nin artışına dikkati çekti. İslam'a göre her canın değerli olduğunu, her masum insanın yok edilmesinin tüm insanlığı yok etmeye eşdeğer olduğunu söyleyen Görmez, şöyle devam etti:

"Bir insanın ölümü, insanlığın ölümüdür, Kuran'ın ifadesiyle ölümler arasında ayrım yapmak insanlığa yakışmaz, katliamlar arasında ayrım yapmak insanoğlunun karı değildir. Şiddet ve terörün seküler temellere dayanmasıyla, sözde dini temellere dayanması arasında fark gözetmek doğru değildir. Vahşete dayalı ölümlerin, Şam'da Bağdat'ta olmasıyla Paris'te olmasının farkı yoktur. Dehşetle katliamın Karaçi'de Yemen'de meydana gelmesiyle Berlin'de, Londra'da, Washington'da meydana gelmesinin bir farkı yoktur.

Eğer dünya bu ölümlerin hepsine, katliamların tamamına bir mezhep, coğrafya ayrım yapmaksızın aynı tepkiyi vermiyorsa işte o zaman insanlık o tümüyle ölüme mahkumdur. Son günlerde bunu acı acı yaşıyoruz ibretle çağdaş dünyayı izliyoruz. Bir tarafta son 10 yılda İslam coğrafyasında acılarla kıvranan 12 milyon insan katledildi, yok edildi ama geçen hafta Paris'te yine hiçbir şekilde hiçbir müminin, hiçbir aklı selimin kabul etmeyeceği 12 insan hunharca katledildi. Ama 12 milyon insanın katledildiğine ses çıkarmayan insanlığın sadece 12 kişiye düzenlenen bir cinayet sebebiyle ayağa kalkmasını ibretle izledik."

"İnsanlık bir an önce kendine gelmeli"

Dünya kamuoyunca teröre, şiddete ve vahşete sadece öldürülenlerin kimliğine ve coğrafyasına göre tepki oluşturuluyorsa bu ölümlere çare bulmanın maalesef mümkün olmadığını dile getiren Görmez, şunları anlattı:

"Son hafta yaşanan tüm ölümlerden insanlığın vicdani bir ders çıkarması gerekiyor. Bütün dünyanın üzerinde yaşanan acı ve ıstırapların üzerine merhametle, hakkaniyetle adaletle gitmeliyiz. Ancak o zaman yaşanabilir bir dünya tesis edebiliriz. Sömürgeler, işgaller, saldırılar karşısında maddi işkencelerle, büyük travmalar yaşayan Müslümanlar'ın kutsallarını aşağılayarak manevi işkenceler cinnet haline birer davetiye niteliği taşımaktadır. Acılarla kıvranan İslam coğrafyasında önce cinnet hallerini oluşturmak, sonra da kutsallarını aşağılayarak cinnet davetiyesi çıkarmak, hiçbir insana, çağdaş dünyaya yakışmaz. Bunların ifade özgürlüğü adı altında yapılıyor olması kabul edilemez."

Görmez, terörü ve vahşeti kınayan bir tavır içinde olmanın, Müslüman'ın en önemli vazifelerinden olduğunu belirterek, "Bir kez daha tüm insanlığın vicdanına seslenmek istiyorum, şiddet şiddetle ortadan kalkmaz, kan kanla temizlenmez, dünyanın güvenliği inançlar üzerinde baskıyla sağlanamaz. Güvenlik ve özgürlük asla birbirine alternatif şeyler değildir" diye konuştu.

 "İslamafobia, şiddete dönüştü"

Görmez, İslamafobia'nın gelecek yıllarda daha çok konuşulacağını aktardı. İslamafobia kelimesini 11 Eylül'den sonra ilk kez Hollanda Başbakanı'nın telaffuz ettiğini ve daha sonra da sık duyulmaya başlandığını belirten görmez, şunları kaydetti:

"Zaman içerisinde İslamafobia, tüm dünyayı sararak korku olmaktan çıkarak, önce nefret ve düşmanlığa daha sonrada şiddete dönüştü. 2014 yılında camilere yapılan saldırılar, camilere yazılan ırkçı yazılar, camilere asılan domuz kafaları gibi nefret suçlarını sadece Avrupa'da görev yapan arkadaşlarımızın camilerine yapılanları dahi topladığımızda büyük bir yekun oluşturduğunu belirtmek isterim. Araştırmalar, Avrupa'da yaşayan 3 kişiden birinin bu korkuya kapıldığını gösteriyor. Elbette bunu biz Müslümalar büyük bir öz eleştiriyle, kendimiz üzerinde, İslam coğrafyasında düşünerek ele almalıyız."




Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler