İstediğimiz gerçeği görürüz

"In a Better World", "After the Wedding", "The Night Manager", "Bird Box"ın yönetmeni Danimarkalı Susanne Bier, HBO kanalı için 6 bölümlük mini dizi "The Undoing"i çekti. Nicole Kidman, Hugh Grant, Donald Sutherland, Edgar Ramirez’in rol aldıkları "The Undoing" yılın en çok izlenen dizisi oldu.

Yayınlanma: 22.01.2021 - 14:16
Abone Ol google-news

"In a Better World", "After the Wedding", "The Night Manager", "Bird Box"ın yönetmeni Danimarkalı Susanne Bier, HBO kanalı için 6 bölümlük mini dizi "The Undoing"i çekti. Nicole Kidman, Hugh Grant, Donald Sutherland, Edgar Ramirez’in rol aldıkları "The Undoing" yılın en çok izlenen dizisi oldu. Jean Hanff Korelitz’in 2014 tarihli romanı "You Should Have Known"dan uyarlanan "The Undoing" (2010) insanın gerçeği kendine göre nasıl algıladığını, gerçekle başetme kapasitesini yetkin bir anlatımla yansıtan psikolojik bir gerilim. Aynı zamanda sınıf ayrımını, Amerikan adalet sistemini de eleştiriyor.

Klinik psikolog Grace Fraser (Nicole Kidman), karizmatik, çekici pediatrik onkolog kocası Jonathan Fraser (Hugh Grant), varsıl ailelerin özel okulu Reardon’da eğitim alan 12 yaşındaki oğlu Henry (Noah Jupe) ile mutlu, korunaklı bir yaşam sürmektedir. Grace’in babası Franklin (Donald Sutherland) aile mirasını katlayarak çok zengin olmuştur, büyük bir şirketin sahibidir. Grace, kendisi gibi elit sınıfa ait kadın arkadaşlarıyla görüşür, onlarla birlikte Reardon okulu için bağış geceleri, hayır etkinlikleri düzenler, yüksek bir ücret karşılığında hastalarının sorunlarını dinler. Bu elit topluluk kendi sarmalları içinde lüks, konforlu, rahat bir yaşam sürüyordur.

Bağış gecesinin sonunda  Grace’in bu mükemmel düzeni bir anda alt üst olur. Ertesi sabah Jonathan ortadan yok olur, üstelik cep telefonunu evde bırakmıştır. Seans sırasında Grace’e oğlunun okulundan bir mesaj gelir. Henry ile aynı okula giden burslu Miguel’in (Edan Alexander) annesi Elena Alves (Matilda de Antis) resim stüdyosunda ölü bulunur. Wilms tümörü olan Miguel’i Jonathan tedavi etmiştir. Grace, bağış gecesi hazırlıkları sırasında Elena ve küçük kızı Teresa ile tanışmıştır.  Polis soruşturma başlatır.

Büyük bir şok yaşayan Grace ne yapacağını bilemez. Avuntuyu babasında arar, Franklin’in kafasında idealize ettiği baba figürü olmadığını da yıllar sonra anlar. Sevdiği, güvendiği Jonathan ortadan yokolmuştur. Yakın çevresinden aldığı bilgilerle kocasının yalanlarını öğrenmeye başlar. Grace, kendini, eşini, babasını, çevresini sorgulamaya başlar.

İlk kez New York’ta çekim yapan Susanne Bier, kentin etnik yapısına hayran kalmış. Mini diziye uzun metraj gibi yaklaştığını açıklayan yönetmen kentin dokusunu, enerjisini tümüyle yansıtıyor. New York dizinin karakterlerinden biri olarak karşımızda. Burada her türlü, her katmandan insan içiçe yaşıyor.  Görüntü yönetmeni Antony Dod Mantle’dan vazgeçmeyen Bier, yakın planları, göz ve el detaylarını sık kullanan bir sinemacı. Gerilimi doruğa çıkartmayı çok iyi biliyor. İskandinav dizilerinde sıkça izlediğimiz Danimarkalı Sofie Grabol’a da savcı rolünü veren Susanne Bier’in sahne geçişleri, görüntü yansımaları, plonjeleri çok başarılı.

Jonathan Fraser rolündeki Hugh Grant, "Notting Hill", "Dört Düğün Bir Cenaze", "Love Actually" filmlerindeki Hugh Grant’ten bambaşka. Bier, Jonathan rolü için karanlık ve hüzünlü görünümünden ötürü ilk Grant’I düşünmüş. Nicole Kidman, hem başrolde hem de dizinin yapımcılarından biri. Donald  Sutherland, Franklin’de şefkatli, koruyucu, tehditkar ve korkutucu. Dedektif Joe Mendoza (Edgar Ramirez)  ile Fernando Alves (Ismael Cruz Cordova) seçkinlerin dışında kalan çoğunluğu temsil ediyorlar. Fernando benim eşim öldürüldü, sizler oyun oynuyorsunuz, midemi bulandırıyorsunuz diyor.

Zenginlerin avukatı Halley Fitzgerald’de Noma Dumezweni gerçekçi bir yorum sunuyor. “Nüfuzlu insanlar tehdit edilince bir şeyleri saklarlar. Kendilerini, ailelerini, toplum gözündeki yerlerini, imajlarını korumak için çirkin gerçekleri örtbas ederler. Sırf zengin oldukları için herşeydensıyrılabileceklerini sanarlar” diyecek kadar cesaretli Halley. Halley Fitzgerald oyunu kuralına göre oynayan bir avukat. Amazon ve Google’ın algoritmalarına dayanarak jüriyi seçiyor. Dava öncesinde Instagram ve Facebook hesaplarında savunma yanlısı haberler çıkartıyor. Bu dava  o kadar iyi sunuldu, jüriler zenginleri ve doktorları suçlamayı istemezler diyen muhalifler de var.

"The Undoing" şu soruları soruyor: Gerçeği tüm çıplaklığıyla olduğu gibi görebiliyor muyuz ya da gerçeği görmek istediğimiz gibi mi görüyoruz? Neyi ne kadar biliyoruz? Neyi ne kadar bilmiyoruz? Gerçek nedir? Gerçek olmayan nedir? İnsanlar gerçekleri istedikleri gibi algılarlar, gerçeği düzenlerler.

"The Undoing"in akışına kendinizi bırakmanızı, yetkin bir psikolojik gerilimin tadını çıkarmanızı öneriyorum. Mini dizi, empati, sevgi, vicdan, etik, adalet, önyargı, ayrımcılık, itibar, gerçek, algı, imaj, aile kavramlarını sorguluyor.

"The Undoing" / Yönetmen : Susanne Bier

Senaryo: David E.Kelley

Görüntü yönetmeni: Anthony Dod Mantle

Oyuncular: Nicole Kidman, Hugh Grant, Donald Sutherland, Noma Dumezweni Edgar Ramirez, Matilda De Angelis, Noah Jupe, Lily Rabe, Ismael Cruz Cordova, Noma Dumezweni, Michael Devine, Eda Alexander, Vedette Lim, Maria Diazza/ 2020, 337 dakika. 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler