'Karadon'daki çalışmalar gece itibariyle durduruldu'
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Karadon'daki çalışmaların gece itibariyle durdurulduğunu, çalışmaların Gedik bölgesinden devam edeceğini bildirdi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Karadon Müessese Müdürlüğü maden ocağında meydana gelen grizu faciası ile ilgili müessese müdürlüğünde bir süre toplantı yaparak gelişmeleri değerlendirdi. Daha sonra Yıldız ile Dinçer, Gelik beldesindeki 75. Yıl Cumhuriyet Kuyusu alanına gittiler. Yıldız, burada gazetecilere yaptığı açıklamada, sabah yine kriz masasının yetkili kişilerle birlikte toplandığını belirtti.
Karadon'daki çalışmaların gece itibariyle durdurulduğunu bildiren Yıldız, ''Oradaki 2 arkadaşımıza ulaşma ile ilgili çalışmalarda başından itibaren aldığımız riskin artık kaldırılmayacak noktaya ulaştığını gördük. Riskler son derece büyüdü. Küçük asansörümüzün platformundaki betonun kuyuya doğru kaymaya başladığını gördük. Bu, kurtarma ekiplerimizi artık kaldıramayacağımız bir riske doğru sürüklemekte. Hemen hemen oradaki çalışmalarımızın sonucu da gelmek üzereydi. Son ekibimizi daha oraya alacaktık ama hem mekanik teçhizat hem de inşaattaki gelişmelerden dolayı son ekibimizi oraya indirmedik'' diye konuştu.
Kuyuya kamera indirildi
Eksi 720 kodunda kuyuya indirilen kameralarla patlamanın etkisiyle oluşan yüksek basıncın demir ve ekipmanı aşağıya indirdiğinin tespit edildiğini anlatan Yıldız, ''Bu da patlamanın ne kadar büyük olduğunu gösteriyor'' dedi. Yıldız, 6-7 tonluk bir beton mikserinin kuyunun başından düşmek üzere olduğun tespit ettiklerini belirterek, şunları kaydetti: ''Tabiri caizse kelle koltukta, çok çok önemli bir risk alarak 28 kardeşimiz oradan çıkarıldı. Ama bundan sonrasıyla ilgili alınacak risk kaldırılamayacak bir risktir. Buna bizlerde müsaade etmiyoruz, ortak irade bu yönde oluştu. O beton mikserinin aşağıya düşmesi halinde halatların mekanizması da aşağıda olduğu için tamamen hem kurtarma vincini hem de ana asansörü tehdit edebilecek noktaya geldi. Birinci ayak dediğimiz alanda 150 ton posa alınmıştı, çok az bir yer kaldı. 2 işçi kardeşimizini orada olma ihtimaline karşılık orayı tamamen bırakmış değiliz. Şu anda bulunduğumuz Gelik mevkisinden aynı çalışmalar devam ediyor.'' Bakan Yıldız, işçilerin olma ihtimali bulanan kömür göçüğüne ulaşma çalışmalarının devam ettiğini, ancak bunun kısa vadede olamayacağına yönelik ortak kanaat oluştuğunu ifade ederek, biraz daha sabırlı olunmasını gerektiğini kaydetti.
Kimlik tespitleri
Kimlik tespitleri ile ilgili çalışmaların sorulduğu Bakan Yıldız, kimliklerinde tereddüt yaşanan 8 işçiden 5'inin kimlik tespiti yapılarak defnedildiğini, diğer 3'ünün kimliğinin tespiti için DNA yapılmak üzere örneklerin Adli Tıp Kurumuna gönderildiğini bildirdi. Kimlik tespitlerin sonuçlanması için yeni bir kısım örnekler alınarak gönderilmesi gerektiğini kaydeden Yıldız, ''Kimlik tespiti ile alakalı konuda yalnızca mesai arkadaşları ve akrabaları bulunmuşlardı, onların ama zaman zaman emin olamadıkları, tereddüt yaşadıkları durumlar olabilir. Bunu da normal karşılıyoruz. Yüreklerindeki acıyla tam tespit edememiş olabilirler. Ama hangi işçi kardeşimizin cenazesinin hangi aileye teslim edilmesi ile ilgili konuları Adli Tıp Kurumundan gelecek raporlar doğrultusunda yapacağız'' diye konuştu.
Su altı kamerası
Bakan Yıldız, tulumba hasar gördüğü için su seviyesinin 720 metreden 702 metreye kadar çıktığını belirterek, kameralarla durum tespiti yaptıklarını anlattı. Suya karşı dayanaklı kamerayı da kuyuya gönderdiklerini anlatan Yıldız, ''Orada, çok fazla metal ve atık olduğu için gönderdiğimiz kamerayı tekrar geri alamadık'' dedi. Çalışmaların kesintisiz devam ettiğini kaydeden Yıldız, yarın Bakanlar Kurulu Toplantısı olduğunu belirterek, en son değerlendirmeleri aldıktan sonra Ankara'ya dönüp dönmemeye karar vereceklerini belirtti. Zonguldak'ın çok acı tecrübeler yaşadığını, çok uzun süre ulaşılamayan işçilerin de olduğuna işaret eden Taner Yıldız, ''Madenciliğin ruhunda, bir an önce o arkadaşlarımıza ulaşma isteği var. Bununla alakalı, nerede bir delik buldularsa değerlendirmeye çalışıyorlar. Tekrar onları tebrik ediyorum. Çalışmalar Gelik bölgesinden devam edecek, çünkü ikinci bir acıyı yaşamak istemiyoruz. İşçi kardeşlerimizden birinin bile riske atılarak çalışmanın sürmesini istemiyoruz'' dedi.
Cenazelerin karıştığı iddiası
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Yıldız, cenazelerin karıştığı iddialarına ilişkin soruya ''Bunu Adlı Tıp Kurumundan gelecek raporun sonucunda söyleyeceğiz. Kimlik tanımlamalarını o işçilerin mesai arkadaşları hem de akrabaları yaptılar. Onlar adına doğru ve yanlışın nerede olduğunu söyleyemeyiz. Eğer böyle tereddüt bir hal varsa tabii ki gerçek cenazelerini kendilerine vermek için Adli Tıp Kurumu raporlarını bekleyeceğiz. O açıdan bu konuda tedirginlik yaşamalarına gerek yok'' yanıtını verdi.
Bakan Dinçer ile birlikte bütün uluslararası ve yurt için etkinliklerini, bakanlık çalışmalarının hepsini bakan düzeyde durdurduklarını anlatan Yıldız, ''Başbakanımızın talimatları da bu yönde. Başbakanımız, farklı etkinliklere katılıyor olsa da sürekli bizleri arıyor ve kalbi burada. Yarın Bakanlar Kurulu var, bununla alakalı nasıl gelişme olur şu an bir şey söyleyemem. Onun dışındaki bütün faaliyetlerimizi kente odakladık'' diye konuştu. Bakan Yıldız, beraberindeki 12 yaşındaki oğlu Hayrullah ile bir süre hasret giderdi. Yıldız, oğlunun şefkatli bir çocuk olduğunu, her şeyi anlatmadığını, ancak hissettiğini söyledi.
Yeğenini arıyor
Bu arada, kuyu alanında ulaşılamayan 2 madenci ya da kimliği belirlenemeyen 3 işçi arasında yer alan Erkan Taşdemir'in amcası Ramazan ile karşılaşan Bakan Yıldız, madencinin yakınıyla bir süre konuştu. Taşdemir, gazetecilere yaptığı açıklamada TTK'dan 4 yıl önce emekli olduğunu belirterek, ''Yetkililerden izin alarak ve sorumluluğun kendime ait olması kaydıyla çalışmaların yapıldığı ocağa indim. Çalışmaları yerinde gördüm. İşçi arkadaşlarımızdan bakanlarımıza kadar herkes canla başla çalışıyor. Biz madenlerde çok insan kaybettik. 6 ay sonra cenazelerini aldığımız insanlar da oldu. Yeğenim 25 yaşındaydı ve 5 yıldır maden ocağında çalışıyordu. Eşi de 4 aylık hamileydi'' diye konuştu.
En Çok Okunan Haberler
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Emekliye iyi haber yok!
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası