Katliama MİT perdesi

Kanlı 1 Mayıs'ın asıl raporu 12 Eylül davasının görüldüğü mahkemeye gönderilmedi.

Katliama MİT perdesi
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 28.04.2012 - 08:16

12 Eylül davasına çok sayıda belge gönderen Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), “1 Mayıs” katliamından sonra hazırladığı “5 Mayıs 1977” tarihli istihbarat raporunu ise mahkeme ile paylaşmadı. Teşkilatın belge sakladığı gerçeği ise, Genelkurmay Başkanlığı’nın, kendi arşivinde bulunan MİT’e ait 5 Mayıs 1977 tarihli bu raporu mahkemeye göndermesiyle ortaya çıktı. Ancak Genelkurmay, raporu mahkemeye sunarken bunun “devlet sırrı” niteliği taşıyabileceğini belirtti. Mahkeme ise raporun devlet sırrı kapsamında olup olmadığına kendisi karar vermek yerine, soruyu belgenin asıl sahibi MİT’e yöneltti. MİT’ten yanıt gelene kadar da 1 Mayıs raporu, adliyenin “kozmik odası” olarak bilinen teknik takip odasındaki özel kasaya konuldu.

Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 12 Eylül iddianamesini kabul ettikten sonra MİT, Emniyet ve Genelkurmay’a yazı göndererek, arşivlerindeki 1 Mayıs, Maraş, Çorum ve Sivas katliamlarına ilişkin bilgi, belge ve raporları istedi. Bu üç kurum da ellerindeki bazı raporları mahkemeye ulaştırdı. Genelkurmay’ın mahkemeye gönderdiği belgeler içinde MİT’e ait 1 Mayıs raporu çıktı.

Genelkurmay Adli Müşavir Vekili Hakim Yarbay Muharrem Köse’nin mahkemeye gönderdiği yazıda, Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı’nda bulunan MİT’in 5 Mayıs 1977 tarihli “1 Mayıs 1977 Olayları ile İlgili İstihbarat Raporu” konulu, “çok gizli” dereceli raporunun “devlet sırrı” niteliği taşıyabileceği bildirildi. Yazıda, bu nedenle söz konusu raporun, incelendikten sonra görevli personele iade edilmek üzere iki subay aracılığıyla gönderildiği belirtildi.

Raporun kuryelere teslimi sırasında Genelkurmay Ceza Hukuk İşleri Şube Müdür Yardımcısı, Güvenlik Şube Proje Subayı ve Adli Müşavir Vekili’nin imzalarının bulunduğu bir tutanak düzenlendi. Yine raporun devlet sırrı niteliği taşıyabileceği belirtilen tutanağa göre, Hâkim Yarbay Hakan Ata tarafından Mahkeme Başkanı Başkanı Süleyman İnce ile 5 Mart’ta 10.55’te bir telefon görüşmesi yapıldı. Belgelerin devlet sırrı olabileceği konusunda bilgi veren Yarbay Ata, söz konusu belgenin 4 Nisan’daki duruşma günü incelenebilmesi için mahkemede hazır edilebileceğini ifade etti.

Belge ‘Kozmik Odada’

İlk duruşma başlamadan önce Genelkurmay’da görevli iki kurye, söz konusu MİT raporunu mahkeme başkanına getirdi. Raporun aslının mı yoksa kopyasının mı alındığına ilişkin belgelerde herhangi bir bilgi yer almadı. Mahkeme heyeti, raporu inceleyerek bir tutanak düzenledi. Devlet sırrını düzenleyen CMK’nin 125. maddesinin anımsatıldığı tutanakta, şöyle denildi: “Genelkurmay Başkanlığı’nca gönderilen belgelerin Başbakanlık MİT Müsteşarlığı’nca düzenlenen belgeler olması, aynı müsteşarlığın 22 Mart 2012 tarihi 206 yazıları ile mahkememize gönderilen belgeler arasında bu yazı ile ilgili üst yazının bulunması, eklerinin ise konulmamış olması sebebiyle mahkememizce istenilecek belgelerden olması da dikkate alındığında söz konusu belgelerin devlet sırrı niteliğinde olan belgelerden olup olmadığının öncelikle Başbakanlık MİT Müsteşarlığı’nca değerlendirilmesi, bu süreç tamamlanıncaya kadar söz konusu belgelerin teknik takip odasındaki özel kasada saklanması gerektiği kanaatine ulaşılmıştır.”

MİT, 1 Mayıs’a ilişkin mahkemeye 68 adet belge göndermişti. 4 sayfalık üst yazıda, “1 Mayıs kutlamaları sırasında meydana gelen olayların gelişimi, çatışmalar, tepkiler ve gelişmeler ile yurtdışında Türk vatandaşlarının katıldığı vb. benzer tahlillerin yer aldığı ‘1 Mayıs 1977 Olayları ile İlgili İstihbarat Raporu’ başlıklı yazı, 5 Mayıs 1977 tarihinde Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği, Başbakanlık, Genelkurmay Başkanlığı ve MGK Genel Sekreterliği’ne intikal ettirilmiştir” denildi. MİT’in, üst yazısında 5 Mayıs 1977 tarihli raporun arşivinde bulunduğu belirtmesine karşın, bu raporu mahkemeye göndermemesi dikkat çekti.

Mahkemeden Meclis'e MİT sorusu

Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi; Meclis’e, 12 Eylül 1980 öncesinde, darbeyle ilgili MİT tarafından bilgi verilip verilmediğini sordu. Mahkemenin talep yazısında, 6 Nisan’da verilen ara kararı uyarınca, 12 Eylül 1980 darbesinin hazırlık çalışmalarına ilişkin darbe öncesinde MİT Müsteşarlığı’nca darbe olacağı konusunda TBMM Başkanlığı’na bilgi verilip verilmediğinin araştırılması ve bu konuda varsa, belgelerin, 11 Mayıs 2012 tarihinde yapılacak duruşma öncesine kadar mahkemeye gönderilmesi istendi. Mahkeme, gönderdiği bir başka yazıda da davanın duruşmasında söz alan avukat Ali Cangı’nın, “11 Eylül 2000 tarihinde, İzmir’den 32 avukat ve bir stajyer avukatın, Mili Güvenlik Konseyi Üyeleri ve dönemin sıkıyönetim komutanları hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundukları, dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş tarafından, anayasanın geçici 15. maddesi gerekçesiyle gereğinin yapılması için söz konusu başvurunun 27 Eylül 2000 tarihinde TBMM’ye gönderildiği” yönünde beyanda bulunduğu kaydedildi. Mahkeme, söz konusu başvuru dosyasının da mahkemeye gönderilmesini talep etti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler