Nargile için korkunç iddia

Yapılan anketlerde kullanıcıların nargilenin zararsız olduğunu düşündüğünün saptandığını belirten derneğin Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Başkanı Dr. Çağla Uyanusta Küçük, “Aromalı ve meyveli şekilde pazarlanan bu ürünlerin zararsız ya da sigaradan daha az zararlı olduğu imajı yaratılıyor. Ancak gerçek farklı. Nargile dumanındaki zehirli maddeler korkutucu boyutta, sigaradan 50 kat daha zararlı . Nargiledeki arsenik, nikel, kobalt, krom ve kurşun miktarı, sigara dumanındaki miktarlara göre çok daha yüksek” dedi.

YASAKLARI DELME YOLU

Nargilenin kapalı alan yasaklarını delmenin bir yöntemi olduğuna dikkat çeken Dr. Çağla Uyanusta, şöyle konuştu:

"Nargile delme mevzuatıyla ilgili açıklar var. Nargile daha önceki şeliye tömbeki tütünü kullanılırken içimi daha sertti ve herkes kullanamıyordu ama özellikle 1990’lı yıllardan sonra Mısır'da başlayarak tütünün içine katkı koyarak içiminin kolaylaştırılması neticesinde bütün dünyaya hızla yayıldı. Özellikle gençlerde nargile kafelerde bulunma, nargile içme oranları çok arttı. Dolayısıyla herhangi bir tütün ürünü kullanmaya başladığınızda sigara bağımlılığına geçişlerde kolaylık sağlıyor. Özellikle kıyılmış tütün ürünlerinde de boşluklar var. Şöyle bir örnek verebilirim. Kapalı alanlarda nargile oldukça çok kullanılıyor. Çünkü toplumda nargilenin zararlı olmadığına dair bir algı var. Yapılan çalışmalarda gençlere sorduklarında bunun zararlı bir şey olmadığını düşündüklerini söylemişlerdir. Oysaki bir saatlik nargile seansında bir sigara içimiyle karşılaştırdığınızda bir saatlik boyunca yaklaşık 100-150 dal sigara içilmiş gibi dumanı ciğerlerinize çekebiliyorsunuz. Bu sadece kişiyi etkilemiyor. Kapalı ortam olması sebebiyle çevrede pasif etkileşimli oturdukları kişilerimde etkileyebiliyor. Türkiye'de şuan tütün kontrolü kişi üzerinden yürüyen bir kontrol. Ne yazık ki biz biliyoruz devlet politikalarıyla, ihlalleri kontrolüyle ve tütün endüstrisine müdahale edebildiğinde, özellikle reklam ve promosyon alanında çok daha iyi kontrol edebiliyor. Kapalı alanlarda çalışmalarımızda gösteriyor ki denetimlemelerde azalmalar mevcut. Bu da direk kullanım oranlarına yansıyor ne yazık ki."