Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılarının Yetkilerinin Sınırları -I-

Yargıtay Kanunu ile Hâkimler ve Savcılar Kanunu hükümleri birlikte incelendiğinde, birinci sınıfa ayrılmış olanların soruşturma ve yargılanma mercilerinin açıkça farklı olduğu, ancak özel yetkili Cumhuriyet savcılarının soruşturmada yetkilerinin bulunmadığı görülmektedir.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (CMK) Dördüncü Bölümü “Bazı Suçlara İlişkin Muhakeme” başlığını taşımaktadır. Bölümün ilk maddesi olan 250. madde “Görev ve yargı çevresinin belirlenmesi” başlığı altında düzenlenmiştir. Maddenin birinci fıkrasında üç bent halinde sınırlı ve sayılı olarak belirtilen suçlar, “Adalet Bakanlığı’nın teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nca yargı çevresi birden çok ili kapsayacak şekilde belirlenecek illerde görevlendirilecek ağır ceza mahkemelerinde görülür”.
Öncelikle belirtilmelidir ki maddenin birinci fıkrasının kapsamı açık değildir. Sözgelimi 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu yürürlükten kaldırıldığı için anılan yasada tanımı yapılan ‘çıkar amaçlı örgüt’ten ve ‘haksız ekonomik çıkar’dan ne anlaşılacağı içtihatlarla yürümektedir. Ayrıca örgütlerin faaliyeti çerçevesinde cebir ve tehdit uygulanarak işlenen suçların kapsamı açık olmadığı gibi maddi unsurların muhakeme yasasına konulması kanun yapma tekniğine de uygun düşmemektedir.
Bir suç soruşturmasına başlandığında, önceden cebir, tehdit olup olmadığı hemen belli olmadığı için soruşturmayı özel yetkili mi yoksa genel adli yetkili Cumhuriyet savcısı mı yürütecektir ikilemi yaşanacaktır.
Daha vahimi, uygulamalar göz önünde bulundurulduğunda soruşturma ve kovuşturma makamlarını da kolluğun belirleyeceğini Türkiye pratiği göstermektedir.
Doğrudan soruşturma
Maddenin 3. fıkrasının “Birinci fıkrada belirtilen suçları işleyenler sıfat ve memuriyetleri ne olursa olsun bu kanunla görevlendirilmiş ağır ceza mahkemelerinde yargılanır” şeklindeki birinci cümlesi, bazı muhakeme engellerine istisna getirmektedir. Örnek vermek gerekirse, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun hükümleri CMK 250. madde kapsamındaki suçlarda uygulanmayacak ve dolayısıyla yetkili merciin izin vermesi koşulu aranmadan özel yetkili Cumhuriyet savcısı doğrudan soruşturma yapabilecektir.
Suçun görev sırasında veya görevden dolayı işlenmesinin önemi yoktur. (CMK. m. 251/1) CMK’nin 250. maddesinin 3. fıkrasının ikinci cümlesi ise “Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın yargılayacağı kişilere ilişkin hükümler ile savaş ve sıkıyönetim halinde askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır” şeklindedir.
İlk düzenlemede ikinci cümledeki “hali dahil” ibaresi 5918 sayılı kanunun 7. maddesiyle “halinde” olarak değiştirilmiş ve anılan değişiklik anayasanın 2, 6 ve 145. maddelerine aykırı görülerek açılan davada Anayasa Mahkemesi 21.1.2010 tarihinde 2009/52 esas ve 2010/5 sayılı kararıyla değişikliğin yürürlüğünün durdurulmasına karar vermiştir.
Yargıtay’ın görevleri
Anayasa Mahkemesi, anayasaya göre “Cumhurbaşkanı’nı, Bakanlar Kurulu üyelerini, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkan ve üyelerini, Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcı vekilini, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar.” (Ay.m.148/3)
2797 sayılı Yargıtay Kanunu’na (YK) göre de Yargıtay Başkan ve üyeleri ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı vekili ve özel kanunlarda belirtilen kimseler(in) “kişisel suçlarına ait ceza davalarına ve kanunlarda gösterilen diğer davalara ilk ve son derece mahkemesi olarak bakmak” Yargıtay’ın görevlerindendir. Aynı kanuna göre kişisel ve görevle ilgili suçlar için Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu’nun kararı gerekmektedir. (YK. m.46/1.)
Hâkim ve savcılar yakalanamaz
2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanunu’nun (HSK) 88. maddesine göre ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçüstü halleri dışında suç işlediği ileri sürülen hâkim ve savcılar yakalanamaz, üzerleri ve konutları aranamaz, sorguya çekilemez.
Hâkim ve savcıların görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlar nedeniyle kovuşturma yapılması gerekli görüldüğü takdirde evrak, ilgili hâkim veya savcının yargı çevresindeki en yakın ağır ceza mahkemesi Cumhuriyet savcılığına gönderilir. (HSK. M. 89/1.) Hemen belirtilmelidir ki kanundaki “kovuşturma” kavramı 5271 sayılı CMK’nin yürürlüğe girmesinden sonra “soruşturma” anlamına gelmektedir. (CMK. m. 2/1-e-f) Birinci sınıfa ayrılmış olanlarla ağır ceza mahkemesi heyetine dahil bulunan hâkim ve savcıların son soruşturmaları Yargıtay’ın görevli ceza dairesinde görülür.
Yargıtay Kanunu ile Hâkimler ve Savcılar Kanunu hükümleri birlikte incelendiğinde, birinci sınıfa ayrılmış olanların soruşturma ve yargılanma mercilerinin açıkça farklı olduğu, ancak özel yetkili Cumhuriyet savcılarının soruşturmada yetkilerinin bulunmadığı görülmektedir. Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun’un öngördüğü sisteme göre yetkili merciin izin vermesi halinde, sayılmış bazı görevliler hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı veya Başsavcı vekili tarafından soruşturma yapılarak yetkili ve görevli Yargıtay’ın ilgili ceza dairesinde yargılama yapılmak üzere dava açılır. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri, Türkiye Büyük Millet Meclis Genel Sekreteri, müsteşarlar ve valiler bu statüdedirler.
* Yazıma yarın devam edeceğim.
Hamdi Yaver Aktan Yargıtay 8. Ceza Dairesi Üyesi

En Çok Okunan Haberler
-
İmamoğlu farkı açıyor!
-
Oyuncu Şinasi Yurtsever hayatını kaybetti
-
Nereden çıktı bu ‘kurucu önder’ lafı?
-
İsrail Şam'ı vurdu!
-
MSB'den açıklama geldi!
-
İmamoğlu’nun şansı
-
Özgür Özel istifasını istemişti: Yusuf Özcan istifa etti
-
Yeni Akit yazarı görevinden uzaklaştırıldı
-
AKP'li başkanın eşine ‘kritik’ atama
-
Erdoğan, 92 yaşındaki yurttaşa el öptürdü