Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılarının Yetkilerinin Sınırları -I-

Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılarının Yetkilerinin Sınırları -I-
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 25.02.2010 - 07:06

Yargıtay Kanunu ile Hâkimler ve Savcılar Kanunu hükümleri birlikte incelendiğinde, birinci sınıfa ayrılmış olanların soruşturma ve yargılanma mercilerinin açıkça farklı olduğu, ancak özel yetkili Cumhuriyet savcılarının soruşturmada yetkilerinin bulunmadığı görülmektedir.

Ceza Muhakemesi Kanununun (CMK) Dördüncü Bölümü Bazı Suçlara İlişkin Muhakemebaşlığını taşımaktadır. Bölümün ilk maddesi olan 250. madde Görev ve yargı çevresinin belirlenmesi başlığı altında düzenlenmiştir. Maddenin birinci fıkrasında üç bent halinde sınırlı ve sayılı olarak belirtilen suçlar, Adalet Bakanlığının teklifi üzerine Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca yargı çevresi birden çok ili kapsayacak şekilde belirlenecek illerde görevlendirilecek ağır ceza mahkemelerinde görülür.

Öncelikle belirtilmelidir ki maddenin birinci fıkrasının kapsamı açık değildir. Sözgelimi 4422 sayılı Çıkar Amaçlı Suç Örgütleriyle Mücadele Kanunu yürürlükten kaldırıldığı için anılan yasada tanımı yapılançıkar amaçlı örgütten ve haksız ekonomik çıkardan ne anlaşılacağı içtihatlarla yürümektedir. Ayrıca örgütlerin faaliyeti çerçevesinde cebir ve tehdit uygulanarak işlenen suçların kapsamı açık olmadığı gibi maddi unsurların muhakeme yasasına konulması kanun yapma tekniğine de uygun düşmemektedir.

Bir suç soruşturmasına başlandığında, önceden cebir, tehdit olup olmadığı hemen belli olmadığı için soruşturmayı özel yetkili mi yoksa genel adli yetkili Cumhuriyet savcısı mı yürütecektir ikilemi yaşanacaktır.

Daha vahimi, uygulamalar göz önünde bulundurulduğunda soruşturma ve kovuşturma makamlarını da kolluğun belirleyeceğini Türkiye pratiği göstermektedir.

Doğrudan soruşturma

Maddenin 3. fıkrasının Birinci fıkrada belirtilen suçları işleyenler sıfat ve memuriyetleri ne olursa olsun bu kanunla görevlendirilmiş ağır ceza mahkemelerinde yargılanır şeklindeki birinci cümlesi, bazı muhakeme engellerine istisna getirmektedir. Örnek vermek gerekirse, 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanun hükümleri CMK 250. madde kapsamındaki suçlarda uygulanmayacak ve dolayısıyla yetkili merciin izin vermesi koşulu aranmadan özel yetkili Cumhuriyet savcısı doğrudan soruşturma yapabilecektir.

Suçun görev sırasında veya görevden dolayı işlenmesinin önemi yoktur. (CMK. m. 251/1) CMKnin 250. maddesinin 3. fıkrasının ikinci cümlesi ise Anayasa Mahkemesi ve Yargıtayın yargılayacağı kişilere ilişkin hükümler ile savaş ve sıkıyönetim halinde askeri mahkemelerin görevlerine ilişkin hükümler saklıdır şeklindedir.

İlk düzenlemede ikinci cümledeki hali dahil ibaresi 5918 sayılı kanunun 7. maddesiyle halinde olarak değiştirilmiş ve anılan değişiklik anayasanın 2, 6 ve 145. maddelerine aykırı görülerek açılan davada Anayasa Mahkemesi 21.1.2010 tarihinde 2009/52 esas ve 2010/5 sayılı kararıyla değişikliğin yürürlüğünün durdurulmasına karar vermiştir.

Yargıtay’ın görevleri

Anayasa Mahkemesi, anayasaya göre Cumhurbaşkanı’nı, Bakanlar Kurulu üyelerini, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Başkan ve üyelerini, Başsavcılarını, Cumhuriyet Başsavcı vekilini, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve Sayıştay Başkan ve üyelerini görevleriyle ilgili suçlardan dolayı Yüce Divan sıfatıyla yargılar. (Ay.m.148/3)

2797 sayılı Yargıtay Kanununa (YK) göre de Yargıtay Başkan ve üyeleri ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı vekili ve özel kanunlarda belirtilen kimseler(in) kişisel suçlarına ait ceza davalarına ve kanunlarda gösterilen diğer davalara ilk ve son derece mahkemesi olarak bakmak Yargıtayın görevlerindendir. Aynı kanuna göre kişisel ve görevle ilgili suçlar için Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun kararı gerekmektedir. (YK. m.46/1.)

Hâkim ve savcılar yakalanamaz

2802 sayılı Hâkimler ve Savcılar Kanununun (HSK) 88. maddesine göre ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçüstü halleri dışında suç işlediği ileri sürülen hâkim ve savcılar yakalanamaz, üzerleri ve konutları aranamaz, sorguya çekilemez.

Hâkim ve savcıların görevlerinden doğan veya görev sırasında işledikleri suçlar nedeniyle kovuşturma yapılması gerekli görüldüğü takdirde evrak, ilgili hâkim veya savcının yargı çevresindeki en yakın ağır ceza mahkemesi Cumhuriyet savcılığına gönderilir. (HSK. M. 89/1.) Hemen belirtilmelidir ki kanundaki kovuşturma kavramı 5271 sayılı CMKnin yürürlüğe girmesinden sonra soruşturma anlamına gelmektedir. (CMK. m. 2/1-e-f) Birinci sınıfa ayrılmış olanlarla ağır ceza mahkemesi heyetine dahil bulunan hâkim ve savcıların son soruşturmaları Yargıtayın görevli ceza dairesinde görülür.

Yargıtay Kanunu ile Hâkimler ve Savcılar Kanunu hükümleri birlikte incelendiğinde, birinci sınıfa ayrılmış olanların soruşturma ve yargılanma mercilerinin açıkça farklı olduğu, ancak özel yetkili Cumhuriyet savcılarının soruşturmada yetkilerinin bulunmadığı görülmektedir. Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkındaki Kanunun öngördüğü sisteme göre yetkili merciin izin vermesi halinde, sayılmış bazı görevliler hakkında Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı veya Başsavcı vekili tarafından soruşturma yapılarak yetkili ve görevli Yargıtayın ilgili ceza dairesinde yargılama yapılmak üzere dava açılır. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri, Türkiye Büyük Millet Meclis Genel Sekreteri, müsteşarlar ve valiler bu statüdedirler.

* Yazıma yarın devam edeceğim.

 

Hamdi Yaver Aktan Yargıtay 8. Ceza Dairesi Üyesi

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler