Tayland’da macera arayan Türk turizmciler

Son 10 yılda turizmde hızla büyüyen Tayland yıllık 20 milyon olan turist sayısını 40 milyona çıkarmış. ‘Gülen yüzlü insanların ülkesi’ olan imajı da son yıllarda değişmiş görünüyor. Eskisi gibi Taylandlıların yüzlerinin güldüğü söylemek zor. En azından başkent Bangkok’taki bir acente yetkilisi Worawat Permpoon öyle söylüyor.

Bangkok’tan 1 saat 10 dakikalık bir uçak yolculuğu ile ulaşılabilen küçük Koh Samui adasını 40-50 km kadar yol yaparak dolaşmak mümkün. Rus ve İsrailli ziyaretçiler çoğunlukta. Önemli plajları Chaweng, Maenam, Lamai.

Hemen kıyıdaki bungalov tesisler ilgi görüyor. Sahillerde seyyar satıcılar bütün gün dolaşıyor. Hava sıcaklığı 27-33 derece arasında.

Sokak mutfaklarını Tayland’ın her yerinde görmek mümkün. Ama son yıllarda yeni yapılar, AVM’ler artmış. Buralarda tek tük sokak mutfakları görünse de pek ilgi çekmiyor, çünkü avm içinde yiyecek-içecek bölümü çok daha temiz ve düzenli.

Koh Samui adasındaki Center Festival isimli AVM adanın merkezi. Bu yerler ne kadar düzgün düzenliyse, dışardaki yollar da bir o kadar karışık düzensiz. Kaldırımlar işgal altında. Hanutculuk almış başını gitmiş.

SİYASİ BASKI SÜRÜKLEDİ

Hediyelik ürünler satan bir dükkanın önünde karşılaştık Berköz çiftiyle. İrma Berköz (46) yoga eğitmeni, Ersel Berköz (48) ise dalış eğitmeni. İrma, Gazeteci Güneri Civaoğlu’nun sunduğu Şeffaf Oda isimli programın yapım sorumluluğunu üstlenmiş 16 yıl boyunca. Ersel ise Antalya’nın Kaş ilçesinde Ziraat Bankası Şube Müdürü iken istifa edip hobi olarak yaptığı dalış sporunu meslek edinmiş.

Ziraat Bankası’ndan neden ayrıldığını anlatıyor bir çırpıda: “Kaş, küçük bir ilçe, iktidar partisi yani AKP’nın ilçe başkanları kime nereye kredi verilip verilmeyeceğine kadar işime karışıyorlardı. Bir süre idare ediyor insan. Ama bir yere kadar. Olmayacak işler istenince yapmadım. Sonra Niğde’ye tayinimi çıkarttılar. Ben de istifa ettim, kaçtık geldik eşimle buralara. 3 ay oldu rahatız.”

Koh Samui adasına gelince sakinliği hoşlarına gitmiş ve burada kalmaya karar vermişler, “Ama çalışmamız da gerekli tabi” diye devam etti Ersel Berköz: “Kaş’ta iken dalış yapıyordum, dalış eğitmenliğim de var. Burada da adanın diğer ucunda Calypso Dalış Merkezi’nde çalışmaya başladım. Türkiye’den iyi kazanıyorum.”

İrma Berköz, “İstanbul’u terk ettim. Sakinliği özlemişiz. Yoga eğitmeni olduğum için bu işimi burada yapacağım” dedi.

TÜRKİYE’YE DÖNMEM

Chaweng Beach yolunda ‘İstanbul Kebap’ tabelası elektrik direklerinden sarkan kablolar nedeniyle zor görünüyordu. Sinan Karaçam, 7 yıldır adada olduğunu söyledi. Neden bu adayı seçtiğini, “Taylandlı bir kız arkadaşımdan bir oğlum oldu. İsmini Efehan (2) koyduk, bırakıp gidemedim kaldım. Şimdi mutlu bir aileyiz” diye anlattı. Çeşitli işler yapmış Karaçam, son işi döner ve pizza dükkanı çalıştırmak. Döneri Taylıların da çok sevdiğini vurguladı Karaçam ve Türkiye’ye dönmeyi hiç düşünmemiş, “Burada rahatım. Zaten büyükşehirleri sevmem” diyor.

Karaçam’ın restoranının hemen önünde karşılaştık 36 yaşındaki İstanbullu Alp Dönmez ile. Bir yıldır buralarda olduğunu anlattı, “2-3 aya kadar Japonya’ya gideceğim. Belki eğitim alıp öğrenci olacağım” dedi. Dönmez ne işler yaptığını, “Taksicilik yapıyorum, motosiklet kiralıyorum. Ama resmi değil tabi. Taylılar bırakırlar mı hiç, gizli gizli yapıyorum” diye anlattı.

Maenam Plajı’nda da Gökhan Kolkıran’ın işlettiği ‘Roman Türk Restoranı’ 7 yıldır faaliyetini sürdürüyor. Lahmacunu ve Adana kebabı ile hayli ünlenmiş. Kolkıran, “Bir de Antalya Belek’te işletmemiz var. Ortağımla dönüşümlü olarak gelip gidiyoruz. Bu yıl işler biraz durgun geçiyor. Bir macera bizimki ama ekmek parası işte buralara kadar sürüklendik” diye anlattı hikayesini.

TURİZM POLİSİ BİR TÜRK

Tayland’ın en ünlü adalarından olan Phuket hayli kalabalık. Türkler de çok ilgi gösteriyor buraya. Patong, Karon ve Kata başlıca tercih edilen plajı olan bölgeler. Eğlencenin merkezi Patong. Ama ailelerin tercihi Karon ve Kata.

Karon çarşısında Türk bayraklı tabelasıyla Efes Restoranın sahibi Kamer Calio 42 yaşında. Lokantaya Taylan kralının yanına Atatürk’ün fotosunu koymaktan gurur duyduğunu belirtiyor. Calio, “Eşim Rus. 2 çocuğum var. 12 yıldır buralardayım. 3 üniversite bitirdim ama lokantacılık yapıyorum. Dil okulu ve çocuk yuvası da çalıştırıyoruz” diyerek bir çırpıda kendisi hakkında özet bilgi verdi.

Resmi olarak turizm polisliği yaptığını anlattı Kamer Calio: “Üniformam var. Zaman zaman çıkıp dolaşıyoruz, denetleme görevi yapıyorum. Phuket’in en sakin ve temiz yeri buralar.”

Türkiye’deki gelişmeleri de yakından takip ettiğini dile getirdi Calio. Ekonominin gidişatını, Suriye ile olan gergin ortamı, göçmenlerin durumu, işsizlik, eğitim ve Avrupa ile ilişkiler konusunda uzun uzun konuştu. Bu konuda çok doluydu Kamer Calio:

“Mesela Tayland, ekonomisi çok güçlü ülkelerden biridir. Dış borcu yok mesela. Neden kendi ülkemiz öyle değil. Bir ülkenin parası bu kadar değer kaybettirilir mi? İşsizlik almış başını gidiyor. Şimdi bana diyorsunuz ki, Türkiye’ye dönmeyi düşünür müsün? Nasıl düşüneyim, neden düşüneyim? Burada çocuklarımı daha iyi yetiştiriyorum. Daha iyi eğitim olanaklarından faydalanıyorlar. Kimse kimseye karışmıyor burada. Dini, ırkı, soyu sopu kimseyi ilgilendirmiyor. Tek sordukları ismin ne? Hepsi bu.”