• Haberler
• Spor Haberleri

Trabzonspor efsanesi Özkan Sümer'in bilinmeyen Başkanlık hikayesi!

Başarılı bir teknik direktör olan ve geçimini futboldan kazanan Özkan Sümer, Trabzonspor Başkanı olunca şahsi birikimleri ile hayatını sürdürdü. Bir anlamda Sümer, hayatı boyu kazandığını Trabzonspor için harcadı.

Abone Ol

Önceki gün hayatını kaybetden ve ölümü ile spor dünyasını yasa boğan özkan Sümer'in, Bordo-Mavili kulüpteki başkanlığa seçildiği süreci yaşayan kulüp üyesi ve spor yazarı Hasan Al, o günleri Cumhuriyet'e anlattı.

Son 20 senedir, Özkan Sümer'in asistanlığını da yapan Hasan Al, Sümer'in Trabzonspor için teknik direktörlüğünü feda ettiğini ifade etti.

Hasan Al günleri şöyle özetledi:

"Trabzonspor efsanesi Özkan Sümer'e en büyük kötülüğü 99 yılı Aralık ayında yaptım. O yıllarda Trabzonspor'da başkanlık kaosu vardı.  Kimse cesaret edip Mehmet Ali Yılmaz'ın karşısına çıkamıyordu.

Sümer, "Ben zor kazanırım. Faruk Özak'a söyle başkanlığa aday olsun, ben başkan yardımcısı olayım. 60 yaşında çok sevdiğim teknik direktörlüğü bırakmayı göze aldım. Yeter ki Trabzonspor kurtulsun" dedi.

Özak' ın cevabı ise, "Ben sıramı savdım. Özkan Sümer aday olsun. Seçimi kazanırız" oldu. Şamil Ekinci ve Taylan Üner gibi isimler de kabul etmedi aday olmayı. Başka isimler de... Aday olan Mehmet Ali Yılmaz'ın karşısına çıktığın da yerel ve ulusal basınla büyük bir saldırıyla karşı karşıya geleceğini biliyordu.

Üstelik borcun ucu bucağı belli değildi...

Bir cesur yürek gerekliydi.

Kara kara düşünmeye başladım.

Bir yol olmalıydı. Trabzonspor takım ve idari performans olarak uçurumun eşiğindeydi

"Özkan Sümer başkan adayı" diye bir haber yaptım. Cumhuriyet'in o dönem spor müdürü rahmetli Abdül Abi'ye(Abdülkadir Yücelman) gönderdim. Bir süre sonra pişman oldum. Saat tam 15'de aradım. "Haberi yayınlamayalım" dedim. Abdül Abi "geçmiş olsun baskıya girdik" dedi...

Sabah erkenden kalktım. Gazete bayiinden Cumhuriyet aldım. Spor sayfasını açtım. Bir de ne göreyim. Abdül Abi haberi manşetten verdiği gibi benim imzamı atmış...

Artık yapacak bir şey kalmamıştı. Beklemeye geçtim. Bir an telefonumu kapatmayı düşündüm. Ancak cesaretimi topladım ve Sümer'den gelecek telefona karşı kendimi hazırladım.

Tabi Sümer'in hiç bir şeyden haberi yok. Bir Salı sabahı. Kuyumcular çarşısına gidiyor. Sade bir kahve söylüyor. Ancak karşıdan bir kalabalık gazeteci ordusu geliyor. Sümer'e "adaylığınız hayırlı olsun" diyorlar.

Önce şaşırıyor. "Hasan Al Cumhuriyet'te yazmış" deyince, zeki adam her şeyi anlıyor.

Bir hafta sonra açıklama yapacağını belirtiyor.

Saat 11 civarında beklenen telefon geldi. Sümer, "Hasan ne yaptın..." dedi. 40 yıllık dostluğumuz da en sert çıkışını yaptı...

Akşam üstüne doğru Sümer tekrar aradı. "Hasancığım nasılsın" deyince, bırakın aday olmayı "tamam seçimi "kazandı" dedim içimden...

Belli ki haber sonrası gelen destek telefonları Trabzonspor'da hayatın akışını değiştirecekti...

Destek için yüzlerce insan aramıştı...

Sümer, 1 hafta sonra başkan adaylığını açıkladı. Şimdilerin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da 25 yaşındaki Sümer'in yönetiminde yer alıp, en genç yönetici ünvanını elde ediyordu.

2 haftalık çalışmayla Mehmet Ali Yılmaz hegomanyasını(!) sona erdirdi.

Tabi beklenen saldırılar da başladı. Mafyanın tehditleri. Alacaklıların sıraya girmesi. Hacizler... Hesaplara bloke... Basında ki kalemşörlerin saldırısı..  Küme düşürme kumpasları...

Sümer hepsini bıçak gibi kesip attı.

Trabzonspor başkanı olmuştu olmasına...

Ama işin en dramatik yanı bütün yöneticiler mesleğini sürdürüp para kazanmaya devam ederken, Özkan Sümer mesleğini bırakmak zorunda kalmıştı...

Birikimleriyle bir süre dayanan Sümer, zaman geçtikçe ekonomik olarak zorlanmaya başlamıştı.

Bunu hiç hesap etmemiştim...

Trabzonspor'u kurtarmayı başarmıştık.

Ancak Özkan Sümer'i çok sevdiği antrenörlükten ayırmış, maddi olarak zora girmesine neden olmuştum.

Bu konuyu 20 yılda hiç konuşmadık.

Ne varki vicdanen bir rahatsızlık duymuyor değildim.

Hastane de bilincinin açık olduğu son günleri. Konuyu açtım. "Hakkını helal et başkanım. Belki de sana çok büyük kötülük yaptım" dedim. Zorlukla cevap verdi;"Ya Hasan 20 yıl sonra mı aklın başına geldi?" dedi.

Karşılıklı gülüştük.

Ve ilave etti; "Sen Trabzonspor için doğrusunu yaptın. Binlerce Özkan Sümer Trabzonspor'a feda olsun. Bilsem ki canıma kıyacağım Trabzonspor kurtulacak, gözümü kırpmadan kıyarım."