Anayasa Mahkemesi (AYM); PKK/KCK terör örgütü güdümünde faaliyet gösteren kadın yapılanması TJA (Özgür Kadınlar Hareketi) aktivisitlerinden Songül Kapancı’nın 2022 tarihli “kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlal edildiği” iddiasına ilişkin başvurusunu Ocak 2025’te karara bağladı.
İLK DURUŞMADA SERBEST BIRAKILDI
Kapancı; 29 Nisan 2021’de Diyarbakır 5’inci Sulh Ceza Hâkimliği’nce PKK/KCK silahlı terör örgütü üyesi olma suçundan tutuklandı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca Kapancı hakkında düzenlenen 3 Mayıs 2021 tarihli iddianameyle de silahlı terör örgütü üyesi olma suçundan cezalandırılması talep edildi. Söz konusu iddianame tarafından Kapancı’nın “G11” kod adlı gizli tanığın ifadesinden hareketle PKK/KCK terör örgütüne bağlı TJA altında bölgede faaliyet gösterdiği belirtildi.
Ayrıca Kapancı’nın “sadece emniyet birimlerinde olması gereken gizlilik derecesi yüksek bir dijital dokümanın cep telefonunda bulunduğuna dair rapor” da iddianamede yer aldı. İddianame kabulünün ardından Diyarbakır 11’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen 20 Ekim 2021 tarihli ilk duruşmada ise Kapancı hakkında; “bulguların önemli ölçüde toplanmış olması, sanığın tutuklu kaldığı süre, sanığın gelinen kovuşturma aşaması itibariyle kaçma, gizlenme ya da bulguları karartması hususunda somut olguların bulunmayış” nedenleriyle yurt dışına çıkamama adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
İKİNCİ KEZ AYNI SUÇTAN TUTUKLANDI
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca aynı suça ilişkin yürütülen farklı bir soruşturma kapsamında Kapancı yine 19 Mart 2022’de tutuklandı. Kapancı’nın tutuklanmaya yönelik yaptığı itiraz; Diyarbakır 9. Sulh Ceza Hâkimliği’nce 30 Mart 2022’de reddedildi. Bunun üzerine Kapancı; 5 Nisan 2022’de AYM’ye ihlal iddiası nedeniyle başvuruda bulundu.
TEDBİRE UYDUĞU İÇİN HAK İHLALİ
AYM başvuruyu inceledi ve başvurudan 3 yıl sonra karar bağladı. Yüksek Mahkeme; Kapancı’nın adli kontrol tedbirine uyarken, ikinci kez bir önceki tutuklanmasına neden olan aynı suçtan tutuklanmasında yerel mahkemenin “adli kontrol tedbirlerinin neden yetersiz kaldığının yeterince açıklanmadığını” belirtti.
Bu nedenle Yüksek Mahkeme; Kapancı hakkındaki ikinci tutuklama kararının anayasanın “Kişi hürriyeti ve güvenliği” başlıklı 19’uncu maddesindeki güvencelere uygun olmadığına hükmederek, “kişi hürriyeti ve güvenliğinin ihlal edildiği” yönünde karar verdi. Ancak AYM, Kapancı’nın “ifade hürriyeti”, “örgütlenme hürriyeti” ve “toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı” yönünden yaptığı başvurular hakkında ise “inceleme yapılmasına yer olmadığına” hükmetti.