Canın Değeri Yok Yasın Bedeli Çok

16 Mayıs 2014 Cuma

Burası Türkiye. Burada madende canın değeri yok.
Yoksa nasıl izah edebiliriz, maden kazalarında Türkiye’nin dünyada 1. sırada yer almasını?
Madenlerdeki ölümlü kaza sayısını üretilen kömürle, orantıladığınızda Çin’le bile aramızda büyük fark olduğunu görürüz. Milyon ton taşkömürü üretimi başına düşen ölüm sayısı 2012 yılında Çin’de 1.2, Türkiye’de ise 7.2. ABD ise aynı rakam 0.02
Başka örneklere bakalım: Madencilik sektörünün geliştiği Almanya’da son 30 yılda 3 ölüm olurken Türkiye’de 1378 ölüm olmuş. Sayıya son kazada ölenler dahil değil. Kısacası ILO verilerine göre Türkiye ölümlü maden kazalarında artık dünya birincisidir.
İnsan hayatının sudan ucuz olduğu Çin’de madenlerde ölüm oranları son yılda üçte bire düşerken Türkiye’de ise DİSK’in açıklamalarına göre yüzde 40 artmış bulunuyor. Çin’in ölümlü kaza oranlarının düşüşünde iş güvenliği açısından, sakıncalı görünen ocakların kapatılması neden olurken Türkiye’deki artışın ardında da üretim artırılırken güvenlik aleyhine maliyetlerin düşürülmesi kaygısı, özelleştirme, taşeronlaştırma, sendikasızlaştırma gibi nedenler yatıyor.
“Sendikasızlaştırmayla iş güvenliğinin ne ilgisi var?” demeyin, yakından ilişkisi var.

***

Türkiye’de her 100 bin ton kömür üretimi başına işçi ölümü sendikalı işyerlerinde 0.3. Taşeronların sendikasız işçilerinde ise bu rakam 8.3.
Özelleştirmenin ve taşeronlaştırmanın ardında yatan neden ise maliyetleri düşürmek.
Evet maliyetler düşmüş, hem de hatırı sayılır oranda düşmüş ama görüyorsunuz ne pahasına düşmüş.
İşte onun için diyoruz ki madende canın değeri yok.
O kadar yok ki değeri canın, “ILO 176” diye anılan Uluslararası Çalışma Örgütü’nün “Madenlerde Güvenlik Sözleşmesi” tam 19 yıldır bekletilmekte ve imzalanmamaktadır.
Bunun sonucu olarak hızla özelleştirme, taşeronlaştırma, sendikasızlaştırmayla maden kazaları yüzde 40 oranında artmıştır.
Sonuç?
Sonuç ortada!
Şimdi kimse çıkıp da bunun bir kaza olduğunu söylemesin!
Seçmenlere bedava dağıtılan kömürlerin Soma’da çıkarılanlardan olduğu söyleniyor. İktisatta bedava yoktur. Yalnız az gelişmiş ülkelerde insan canı bedavadır.
Şimdi anlaşılıyor ki bedava olan kömürler değil, madencilerin canıymış.

***

Madencinin canının bedeli yok ama madencinin yasının bedeli çok ağır.
Önceki gün Türkiye’nin dört bir yanında, madencinin canının bedelinin hesabını sormak isteyenler, itildiler, kakıldılar, sulandılar, dövüldüler, gazlandılar.
Soma’da TGB yöneticileri gözaltına alındı. Sanki madendeki iş güvenliğinden onlar sorumluymuş gibi...
Olay yerine gelmiş olan Başbakanlık Özel Kalem Müdür Yardımcısı Yusuf Yerkel’in bir göstericiyi acımasızca tekmelerken çekilmiş resmi bütün gazetelerin (yandaş medya hariç) baş sayfasındaydı.
Neden ölüm bu kadar ucuzken yasın bedeli bu derece ağır?
Neden iktidarın yurttaşın canını umursamadığının ortaya çıkmasından korkmasıdır.
Evet, maden kazalarında yiten canlar, maliyet kaygısında olan iktidarın umurunda bile değil, o yüzdendir ki yası tutanlara, canı önemseyenlere basıyor ilaçlı suyu, basıyor gazı, basıyor tekmeyi.
Eğer bu canlar iktidarın umurunda olsaydı, ILO 176’yı imzalamaktan bunca süre imtina eder miydi?
Eğer yiten canlar bu iktidarın umurunda olsaydı CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel’in Soma’daki tüm maden ocaklarında meydana gelen iş kazalarının ve yaşanan ölümlerin araştırılması amacıyla 23 Ekim 2013’te verdiği TBMM Araştırma Komisyonu kurulması önergesi, 29 Nisan 2014’te AKP’lilerin oylarıyla reddedilebilir miydi?
Evet canın bedeli sıfır, yasın bedeli çok ağır AKP iktidarında.
Bir de biz aptallar, bu iktidarı, insan haklarına saygı göstermediği için eleştiriyoruz. İnsanın canına saygı göstermeyen, hakkına gösterir mi ki?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları