Amerika’dan Bakınca...

02 Kasım 2014 Pazar

WASHINGTON - Türkiye kaosundan çıkıp da insan, huzurlu bir kentin cömert yeşilliğinde, bakımlı ağaçlar, kahkahası ayıplanmayan insanlar, korkusuz sincaplar arasında gezinince bocalıyor başta…
Geniş caddelerde trafiğin sıkışmamasına, bisikletlilere ayrıcalık tanınmasına, yayalara kibarca yol verilmesine alışamıyor.
Şehirde AVM’den çok müze olmasına, silueti bozacak gökdelen bulunmamasına şaşırıyor.
Dünyaya hükmeden bir Başkan’ın çevredeki ormana beton döküp gösterişli bir AK Saray kurmak yerine, “Hanımın Çiftliği”ndekinden bozma bir köşkte çalıştığına inanamıyor.
Çevredeki ağaçları keseceğine, her birine kimlik verip o kimlikleri gövdelerine asmış olmalarına hayret ediyor.
Kentin müstesna köşelerindeki vefa anıtlarına şapka çıkarıyor.
Washington, ziyaretçilerine adeta, büyüklüğün beton dökmekle olmayacağını anlatıyor.

***

29 Ekim, Türkiye’de olduğu gibi ABD’de de alışılmadık etkinliklerle kutlandı bu yıl…
New York’ta Wall Street’e Türk bayrağını, Türkiye’yi dünyaya rezil eden “Geceyarısı Ekspresi” filminin, gerçek hayattaki kahramanı Billy Hayes çekti.
Washington’daki kutlamada Cumhurbaşkanı’nın mesajı, cılız birkaç alkışla geçiştirildi. Hemen ertesi gün de TÜRGEV destekli TÜRKEN’in, İslam medeniyetini tanıtmayı amaçlayan hat sergisi “Aşk-ı Nebi”, elçilik binasında sergilendi.
CHP ise geleneksel Cumhuriyet balolu kutlamalardan hayli farklı bir etkinlik düzenledi bu yıl… Gezi Direnişi’ni anlattığımız “Gözdağı” belgeselinin, dünyanın en prestijli üniversitelerinden George Town’daki gösterimini üstlendi. CHP’den Emel Yıldırım’la birlikte, üniversitede Gezi ruhunun bir araya getirdiği Amerika’daki Türkler ve konuya ilgi duyan Amerikalılarla uzun bir sohbet yapıp Türkiye’yi tartıştık.

***

Washington’daki CHP temsilciliği geçen aralıkta açıldı. Yani partinin kuruluşundan 90 yıl sonra…
Açılışa Kılıçdaroğlu da geldi. Bu, Ecevit’in 1976’daki gezisinden sonra, bir CHP Genel Başkanı’nın Washington’a ilk resmi ziyaretiydi.
Parti, bunca yılın ihmalini, şimdi Yurter Özcan gibi atak bir siyasetçiyi temsilciliğe getirerek kapatmaya çalışıyor. Onun ve ekibinin hummalı çalışması sonucunda Cumhurbaşkanlığı seçiminde ABD’de yüzde 78’lik bir oy oranı yakalanmış.
29 Ekim’de Cumhuriyeti Gezi’nin direniş ruhuyla anmak da, hiç kuşkusuz CHP’deki yenilenmenin ipuçlarını taşıyor.

***

ABD ile ilişkilere gelince…
30 Ekim’de Washington Post, Türkiye ile ABD arasındaki 60 yıllık ittifakın çatırdadığını yazdı:
“Türkiye Erdoğan yönetiminde büyüdü ve gelişti ama aynı zamanda, ABD’nin ittifak için kilit bir unsur olarak gördüğü laiklik ve çoğulculuk modeliyle giderek daha fazla çelişen türden otoriter ve İslamcı bir politikaya yöneldi” dedi.
Washington’da görüştüğüm herkes, bu cümlenin ABD yönetiminin yaklaşımını mükemmelen ifade ettiği inancında…
Ancak Beyaz Saray, henüz Ankara’yla ilişkileri kesip atacak noktada değil. Suriye krizi, iki ülkenin birbirine ihtiyacını da, bölgeye bakışlarındaki derin farklılıkları da ortaya koydu.
Amerikan Dışişleri Sözcüsü de Washington Post’un haberini “Her okuduğunuza inanmayın” yorumuyla karşılarken, “IŞİD’i bertaraf etmekte birlikte çalışıyoruz” diyerek Ankara’ya mesaj verdi.
Türk-Amerikan ilişkileri tarihi bize, Washington’ın, alternatifini üretmeden mevcuttan vazgeçmediğini söylüyor.
Bu yaklaşım, Beyaz Saray-AK Saray ilişkisi için de, halen ve aynen geçerli…  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları