Dünya Nereye, Biz Nereye?

14 Aralık 2011 Çarşamba
\n

Avrupa Nükleer Araştırma Örgütü (CERN) tarafından İsviçrenin Fransa sınırında, Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (Large Hadron Collider) için 100 m. yeraltında hazırlanan 3.8 çapındaki ve 27 km. uzunluğundaki dairesel tünelde dün insanlık tarihinin en önemli fizik deneylerinden biri gerçekleşecekti. Tünelde zıt yönde gönderilecek olan iki proton ışını, ışık hızına yakın bir hızda birbiriyle çarpıştığında ortaya çıkacak parçacıklar tünelin değişik yerlerindeki sensörlerce izlenerek analiz edilecek, bu parçacıklar arasında evrenin oluşumundaki Büyük Patlamada açığa çıkan ve Tanrı Parçacığı da denilen Higgs parçacığı da aranacaktı. Protonların tünelde yol alışını kontrol eden sekiz süper iletken dev mıknatısın bu işi başarması için mutlak sıfır denilen uzayın en ücra köşelerinde ölçülenden -270 dereceden de düşük, -273,15 dereceye çok yakın bir sıcaklığa kadar soğutulması gerekiyordu.

\n

Bu yazıyı kaleme aldığım saatlerde medya konuya ilişkin bir haber vermedi. Bu nedenle deneyin gerçekleşip gerçekleşmediğini, gerçekleştiyse sonucunun ne olduğunu bilemiyorum.

\n

Bugün öğreneceğiz.

\n

***

\n

CERNdeki bilim insanları, deneyin başarılı sonuç vereceğine ilişkin inançlarını yinelerken, kimi bilim insanları ise oldukça karamsarlar. Örneğin, Kopenhagdaki Niels Bohr Enstitüsü uzmanlarından Holger Bech Nielsen ile Kyotodaki Yukawa Fizik Teorisi Enstitüsünden Masao Ninomiya yazdıkları makalelerde, çarpıştırma sonucu ortaya çıkması beklenen Higgs parçacığının zamanda geriye doğru bir etki yaratarak kendisinin üretimini engellediğini, geçen yıl meydana gelen arızanın da bu nedenden kaynaklandığını savunuyorlar. Onlara göre, Higgs parçacığı yaratmak için girişilen deneyler hep başarısızlıkla sonuçlanacak.

\n

Ne var ki insanlık var olduğu sürece karamsarlık da olacak, fakat karamsarlık bilim insanlarından da gelse bilimin gelişmesi önünde bir engel oluşturmuyor. Aksi olsaydı bilim ve teknoloji bugün bulunduğu yere varabilir miydi?

\n

***

\n

Uygar dünya, evrenin sırrını çözmeye çalışırken, biz şike, Cüppeli Ahmet Hoca, cemaat, polis dayağı gibi dünya ölçeğinde en ufak bir önemi olmayan, küresel gündemde bir nokta bile olamayacak konularla enerjimizi tüketiyoruz.

\n

Belki bir avuç insanın dışında kimse Higgs parçacığını merak etmiyor, çünkü bunu merak etmek için belli bir altyapı, belli bir bilgi donanımı gerekiyor. Bugünkü ortaöğretim bu altyapıyı, bu bilgi donanımını sağlayamıyor. Böyle olunca insanlarımız üzerinde en kolay konuşabilecekleri konuları merak ediyorlar. Bu konuların başında da spor, siyaset ve magazin geliyor.

\n

Çok okunan gazeteleri açın, bakın; tümü spor, siyaset ve magazin haberleriyle dolu. Spor denince de akla ilk gelen futbol oluyor. Bu ülkede her erkek bir teknik direktör, her kadın bir magazin yazarı, kadın-erkek herkes siyaset bilimcisi.

\n

Herkes çok biliyor, çok konuşuyor.

\n

Ama nedense en çok bildiğimiz, üzerinde en çok konuştuğumuz konularda sürekli çuvallıyoruz. Çuvallamalarda okumuş, okumamış hiç fark etmiyor. Çünkü okumuşumuz da, okumamışımız da düşünmeden konuşuyor.

\n

***

\n

Düşünmeden konuşmak bizimki gibi toplumlara özgü bir durum. Çünkü emperyalizmin pençesine düşen ülkelerde toplum düşünmemek üzerine eğitiliyor. Düşünce suçu gibi bir suç türüne de ancak bu ülkelerde rastlanıyor. Emperyalizmin işbirlikçisi egemenler düşünen toplumları diledikleri gibi yönetemeyeceklerini, düşünen insanlarla baş edemeyeceklerini biliyorlar.

\n

O ülkenin ekonomisi isterse dünyanın 17ncisi olsun emperyalizmin dayattığı eğitim sistemi teknoloji üretecek beyinler yetiştiremiyor. Dolayısıyla bilimi de, teknolojiyi de satın alıyor, karşılığında ucuz ürün satıyor, belini bir türlü doğrultamıyor.

\n

Dünya nereye, biz nereye gidiyoruz? Bu soruya yanıt ararken yüzümüz kızarıyor.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları