Hikmet Çetinkaya

Eli kanlı terör...

18 Aralık 2016 Pazar

Yine günlerden cumartesi, yine hain saldırı... Gelen haberlere göre 14 Mehmetçik şehit, 55 yaralı... Terör örgütü uzantısı, bir hafta önce bir cumartesi akşamı, İstanbul Dolmabahçe’deki Beşiktaş Arena Stadyumu’nda göstermişti hain, alçak yüzünü...
Hedefinde çevik kuvvet polisimiz vardı... Onlarca polisimiz, insanımız, çocuklarımız şehit düşmüş, yaralanmıştı.
İstanbul’dan sonra Kayseri’de bu sabah saat 08.45’te Kayseri Erciyes Üniversitesi ana girişinin 500 metre uzağında, hastanenin acil bölümünün yakınında Atatürk Bulvarı Talas Caddesi’nde gösterdi hainliğini.
Resmi açıklama yapılmadan söyleyeyim. Bomba yüklü bir araçla alçak saldırıyı yapan, PKK’nin uzantısı, taşeron bir başka örgüt olan TAK...

Yöntem aynı yöntem...  Zaman zaman IŞİD de yapıyor bu tür eylemleri. Zaten PKK ve IŞİD, saldırılarını uzun süredir aynı yöntemle yapıyor. Halk otobüsünün içinde, Kayseri Birinci Komando Tugayı’ndan çarşı iznine çıkan sivil askerler bulunuyor.

Otobüs, üniversitenin ana giriş kapısının önüne geldiğinde kırmızı ışıkta duruyor. Otobüsü Komando Tugayı’nın durağından itibaren izleyen 71 plakalı (Kırıkkale) beyaz renkte Şahin marka bir araç tam bu sırada arkadan gelip vuruyor.

Şiddetli bir patlama...
Kan gölü...
Ölüm...

Türk Silahlı Kuvvetleri’nden yapılan açıklamada, alçak, kanlı saldırıda 14 Mehmet’in şehit olduğunu öğreniyoruz. 55 yaralı arasında siviller de var, askerler de... Bir hafta sonra ikinci bir terör saldırısı bu. Yine insanlarımızın, hepimizin gözlerinde acı bir yakarış, hüzün var. Yastayız...

***

Evet yastayız...
Bize bu yası tutturanlar emperyalizmin ağababaları değil mi?
Bu gerçekleri görmek zamanıdır.
Teröre çanak tutan, onları besleyip kollayanlar bize dost gibi görünen ülkelerdir. Bugüne kadar yaşadıklarımızı, gün geldiğinde belki bugün doğanlar öğrenecektir, bu kirli, alçak oyun dudaklarından dökülecektir onların.

 Bir hafta önce Beşiktaş Arena’da daha öncesi Suruç’ta, Ankara’da, İstanbul’da bilmem kaç kere... Reyhanlı’da, Gaziantep’te, güzel ülkemin pek çok kentinde patlayan o bombalar...

Ah o bombalar!
Derin bir sessizlik...
Duygu yoğunluğu...
Hayata tutunabilme...
Gökyüzü yaralı bir martı gibi... Günün aydınlığında karanlık gölgeler... Avuçlarımızın içinde uçup giden umudumuz...
Bu sessizlikte ne anlatabilirim bilemiyorum.
Onca insanımız ölüyor, şehit düşüyor. Baştan sona alıyorum, sondan başa. Karanlık gölgeler geçiyor gözlerimin önünden, zamanın kavşağında yalnız ve sıkıntılı benim ülkem.
 Gün birlikte olma günüdür, siyasal kimliğimizi bir kıyıya atmalı, birbirimizle kucaklaşmalıyız hain teröre karşı...
 Bu dönen dolapları, sahtekârlığı ortaya dökmek, terörün bir insanlık suçu olduğunu anlatmak.
 Suriye böyle olmasaydı, terör Türkiye’yi üst üste vurabilir miydi?
Terörü lanetlerken bunları iyi düşünmek, sağduyulu olmak zamanıdır artık.
Bu uluslararası çıkarların, çokuluslu şirketlerin, sömürünün, şiddetin, düşmanlığın sonucudur felaket haberleri.

Su bir hayli derin...
  O derinliğe inmek gerekiyor sorulara yanıt vermek için...
  Teröristler birer ikişer çıkıyor karşımıza ve giderek çoğalıyorlar. Paramparça olmuş bedenler. O bombalarla, mayınlı tuzaklarla döşeli ölüm yolu.

***

O bombalar bizim yüreğimizde patlıyor, ülkemizin, çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğinde.
 Onun için, kör karanlıkta açmayalım Can Yücel gibi paslı gözlerimizi.
 Halklar birbirleriyle kucaklaşacak elbet bir gün... Cumhuriyet’i tarihe gömmek isteyen, o emperyalist güçlerin istedikleri olmayacak...
 Anadolu coğrafyasında yaşayanlar kör teröre teslim olmayacak.
 
Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Süryani kardeş kardeşe yaşayacak...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018
Hoşça kal hüzün... 6 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları