Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kimse Eceliyle Ölmedi
Şunun şurasında birkaç yıl öncesine kadar komplo teorileriyle dalga geçerdik.
\nKimine göre olup biten her şeyin arkasında CIA, kimine göre MOSSAD, kimine göre MİT ya da derin devlet, kimine göre İran vardı.
\nSonra daha da garabet komplo teorisi kitapları çıkmaya başladı. Bunlar da fantezidir, eğlenceliktir derken dizileri çekildi.
\nGünün birinde bir de baktım ki en aklı başında insanlar bile bu hikâyelere inanır hale gelmiş.
\nSıradan Amerikan filmlerini izleyip büyük olayların, suikastların perde arkasını çözdüğüne inanmak gibi bir durum...
\nÖzellikle CIA’nın filan çok gizli operasyonlarını anlatan filmleri ciddiye almak beni fazlasıyla güldürür. Dünyanın her yerine el atıp hükümetleri deviren, darbeler yaptıran, tek tek aydınları bile öldürten feci bir gizli örgüt var, ama her nasılsa bir Holywood senaristiyle yönetmeni bir filmde bunların ipliğini pazara çıkartıveriyor! Hadi diyelim çıkarttı, o örgüt de kendi ülkesinde bu filmin çekilmesine izin veriyor!
\n***
\nSusurluk kazası olduğunda iş o hale gelmişti ki o güne kadar memlekette ne olduysa ‘Susurluk Çetesi’nin üstüne yıkılıvermişti. Yıkılıvermişti, ama aradan yıllar geçti hâlâ aslında bu çetenin kim olduğu, kimden emir aldığı ve gerçekte ne yapmak istediğini bilemiyoruz.
\nNedense biz, başımıza gelen her şeyin birileri tarafından tasarlandığına inanıyoruz.
\n12 Eylül öncesinde elinde silah, örgüt üyesi olanlar bile “Bize o silahları kim verdi” diye soruyor. Yani o da başkasının suçu!
\nGeçenlerde Yazıcıoğlu’nun helikopterinin düşmesiyle ilgili davalar açılınca komplo teorilerinin giderek resmi gerçekler haline geldiğine inanmaya başladım.
\nHatırlarsanız helikopterin bir televizyon kanalının haber merkezinden üst üste telefon edilerek düşürüldüğü de iddia edilmişti ciddi ciddi...
\n***
\nErgenekon davasında tutuklu olan Atilla Uğur’un, “Abdullah Öcalan’ı Nasıl Sorguladım” adlı kitabında yer alan bir bölüm aslında son derece çarpıcı. Sorgu sırasında çay molası verilirken radyoda Barış Manço’nun bir şarkısı çalıyor. “Yazık oldu, iyi sanatçıydı, erken öldü” denmesi üzerine Öcalan, “Öldüğüne çok üzüldüm, peki kim öldürmüş” diye soruyor.
\nAnlaşılan o ki eceliyle ölmek deyimi çoktan tarihe karışmış. Paranoya ve kuşku her yere yerleşmiş. Herhangi bir olayda, nedenler ve olayın sonucundan yararlanacaklar açıkça ortadayken bile biz en olmayacak olasılıklarla ilgileniyoruz.
\nPeki, bugüne kadar bu türden komplo teorilerinden bir sonuç çıktı mı? Çıkmadıysa, bütün bu karmaşık teorilerden kim yarar sağladı? Bu sayede bu olaylar gerçekten ortaya çıkacağı yerde iyice anlaşılmaz ve çözülmez bir hale geldi mi, gelmedi mi?
\nBu soruları iyice düşünmenin zamanıdır.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
- Tarım Bakanlığı'nda 'Suriyelilere kadro' iddiası
En Çok Okunan Haberler
- Kayyum rektörün paylaşımına tepki
- Öğrenilmesi en zor dili açıkladı
- Milletvekili sayısı artacak
- 'Kapıdan içeri sokmayın'
- Soylu geri mi dönüyor?
- Okyanus kadar derin 4 burç
- Taksim bombacısı için karar çıktı
- 'Asla yalnız yürümeyeceksin'
- Özgür Özel 'kırmızı motosiklet' sözünü tuttu
- Kapısı açık seyreden otobüsten böyle düştü!