Neyin kitabını yazmadım ki!

21 Kasım 2021 Pazar

Faizi ben belirliyorum, asgari ücreti ben, Meclis gündemini ben... Belirsizliği de ben belirliyorum. Atıyorum ortaya iki laf...

Ekonominin kitabını yazdım dedim, herkes üstüne atladı. Bunların okuması yazması yok ki baksalar görecekler! 

Fakirden alıp zengine vereceksin...

Asırlık birikimleri tek tek satacaksın. Bitince arazileri satacaksın...

Vergiyi vereni mahvedip vermeyeni affedeceksin...

Asgari ücretliyi açlık sınırına getirip kapının önünde bekleteceksin...

Fedakârlığı eşit bölüp “feda”sını çalışana, “kârlığı” müteahhitler eliyle kendine ayıracaksın...

Bütün bunlardan sonra toplum senin ağzına bakacak, “Bizi nasıl kurtarır” diye soracak?

Bundan güzel kitap olur mu, be hey kitapsızlar?

40 ekonomist bir araya geldi, benim faiz sebep enflasyon sonuç teoremimi çözemedi. 

***

Ben uluslararası ilişkilerin de kitabını yazmışım. 

Mesela, Putin bana rutin. Ver 2 milyar dolarlık ihale, bak nasıl geliyor istediğin hale. Benim milletim yabancıya giden dolardan tasarruf etmez.

Merkel’e kaç defa haddini bildirmişimdir. Eyyy Merkel, vaziyetin kel, kendine gel, dedim mi durur? Benim sağım solum belli olmadığı için ne yapacağım diye bekler. Elimden bir kaza çıkmasın diye alttan alır. 

Ne Amerikan başkanları gördüm pek çoktular. Savaş savaş diye naralar atarken cephede hiç yoktular. Milletine söz geçirememişler, Honduras’tan, Kosta Rika’dan asker getirmişler. Trump manevralarım karşısında kramptı. Şimdi Biden var, ona da bi densizlik yapacağım, zamanını kolluyorum. Feleğini şaşıracak. “Al la 3 milyar dolar, hangarda eskimiş uçaklarından 5-10 tane yolla” diyeceğim. 

Beeeen siyasal İslamın da kitabını yazdım. Kimileri çıkmış, yok siyasal İslam bitti, hedefleri tutturamadı...

Ne bittisi ya? 

Siyasal İslam dediğin, toplumu mezheplere, cemaatlere, tarikatlara böleceksin, her biri ötekinden daha çok dindar olduğunu, daha çok dine hizmet ettiğini düşünecek. Kimse başını kaldırıp başka bir şey düşünemeyecek. 

Paranın konusunu da tattıracaksın. O zaman yönetmek çok daha kolay olur. Bazen birbirlerine girip çatışacaklar. Aradan daha sert yeni bir örgüt çıkacak. Al sana siyasal İslam.

Bu düzeni kur... Elini halkın cebine sok, sırtını uluslararası tekellere daya, yorulursun paraları saya saya!

Beeen iç barışın da kitabını yazdım.

Her şeye karış, al sana iç barış!

Bu formülü herkes bilmez. İç barış, içeride huzurlu bir yer bırakmamak demektir. Her şey karışacak, düzenliyken ne güzeldi deyip o günleri arayacak. Bulamayınca kafası karışacak, çaresizlik içinde köşesine çekilecek. “Bu memlekette hiçbir şey düzelmez” diyecek. Bundan âlâ iç barış mı olur? 

***

Bu kitapları yazma başarımın sırrı, hiç kitap okumamamdır. 

Beeen meydan okurum, bildiğimi okurum, hariçten gazel okurum, milletin canına okurum, ama kitap okumam. Okudun mu kafan karışır. Benim söylediklerimi hiçbir kitapta bulamadıklarına göre, demek ki o kitaplar bomboş!

Hepsinden öte, ben milletin kitabını yazmışım. Şimdi araçlardaki “Resmi hizmete mahsustur”u değiştirsem, “Resmi hezimete mahsustur” desem, milletim şöyle der:

Reisin bir bildiği vardır!

Ben ki muhalefeti de kendime benzettim. Onların da dini söylemlerle hareket etmesini sağlıyorum. 

Madem “helalleşme” başladı, tövbeleşmenin kitabını da yazsam diyorum!

Devlete yerleş...

Her şey beleş...

Sonra tövbeleş!

Uydu be...

Tövbe tövbe...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

100. yılı yaşamak! 7 Mayıs 2024

Günün Köşe Yazıları