Tahran Zirvesi... Suriye çukuru!

28 Temmuz 2022 Perşembe

Geçen hafta ABD Başkanı Biden’ın İsrail, Suudi Arabistan turu yaptığı sırada Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Reisi, Astana süreci çerçevesinde Tahran’da buluştu. 

19 Temmuz’daki bu zirve hâlâ tartışılıyor. Zirve sonrası yayımlanan 16 maddelik sonuç bildirgesinde özenle altı çizilen durum şu:

- Suriye’deki sorunların temel çözümü ülkenin bütünlüğünden geçer.

- Suriye’de terör örgütlerine izin verilemez. Bunun çözümü için de Suriye’nin toprak bütünlüğü ve sınır güvenliği şarttır.

***

Bir haftadır gerek Erdoğan gerekse Erdoğan yorumcuları Tahran ‘Zirvesinde’ Putin ve Reisi’ye verilen dersi anlatıyor. 

Erdoğan’ın Suriye’de terör örgütlerine izin vermeyeceğini, bunun için gereken her şeyi yapacağını söylediği elbette doğru. Erdoğan, Putin ve Reisi’ye neler söylediğini TRT’de de anlattı. 

Türkiye’nin terörle mücadelesi uluslararası hukuk çerçevesinde son derece meşrudur. Binlerce kilometre öteden gelip Suriye içinde taraf olanların Türkiye’ye bu konuda diyeceği bir şey yoktur. Türkiye’nin onlara diyeceği vardır, olmalıdır. 

Kamuoyu Erdoğan’ın ne dediğini ayrıntılarıyla öğrenirken Putin ve Reisi’nin Erdoğan’a ne dediğini bilmiyor.

Ankara’da diplomatik çerçevede konuşulanlar şunlar:

- Putin, Erdoğan’a Suriye’deki tüm sorunların çözümü için ana muhatabın Şam yönetimi olduğunu söyledi. Türkiye’nin terörle mücadelesini anladığını, ancak Suriye’nin kuzeyine operasyonlar düzenlemenin buna yaramadığını vurguladı. Bölgede operasyona karşı çıktığını birkaç kez yineledi.

- Reisi, Erdoğan’a sadece Suriye’de değil Kuzey Irak’ta da operasyona karşı olduklarını söyledi. Erdoğan’ı, bölgedeki tüm sorunlara mezhepsel açıdan bakmakla suçladı. Bu şekilde bakmasının İran’a yönelik bir tehdit olduğunu üstü örtülü şekilde ifade etti. Bu bakış sürerse İran’ın cevap verme hakkından söz etti.

Gerek Putin gerekse Reisi’nin bu değerlendirmelerden sonra hem Irak’ta hem Suriye’de Türkiye aleyhine gelişmelerin olması elbette rastlantıdır! 

Dün Suriye’den de Irak’tan da karışık haberler geldi. Türkiye’nin yetkililerinin ayrıntı vermediği konularda dış basında çıkan haberler bugünün iletişim olanaklarıyla hızla yaylıyor.

***

Yeniden altını çizelim. Hiçbir ülke sınırının hemen ötesinde terör yuvası istemez. Buna müdahale etme hakkı vardır. Bunu yaparken en önemli unsur şudur:

Karşısında uluslararası meşruiyeti olan bir muhatap bulmak.

Bu yoksa ya da bunu kullanmıyorsanız işler çok zorlaşır. Suriye’de olduğu gibi.

Bir soruna haklı olarak müdahale ederken haklı kalmak da önemlidir. 

İran ve Rusya ile yaptığımız zirve Suriye çukurunun daha fazla kanla dolmaması için neler yapılması gerektiğini ortaya koymuş görünüyor.

Terörle mücadele sınır ötesine geçti mi; yakasına yapışacağınız bir muhatap yoksa orada iki yakanız bir araya zor gelir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

31 Mart başlangıcı! 9 Mayıs 2024
100. yılı yaşamak! 7 Mayıs 2024

Günün Köşe Yazıları