Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Şok... Şok... Şok... Türkiyesi!

02 Haziran 2011 Perşembe
\n

Büyükadada bir balıkçı restoranı

\n

ABDde yaşayan bir yabancı arkadaşımla, geçen akşam yemeğe gittik...

\n

Bahçeye kalabalık bir grubun geleceği belli

\n

Bitişik düzen birleştirilerek büyük bir Uya dönüştürülen masalar üzerine kocaman aile boyu Coca-Colalar ve meyve suları yerleştirilmiş

\n

Yıllardır müşterisi olduğumuz için ahbaplığımız olan restoran sahibi, bu kez bize içerde yer ayırdığını söyledi.

\n

Neden? dedik.

\n

Bahçede gürültü yaparlar şimdi, rahatsız olursunuz. Onun için sizi içeriye alalım! yanıtını verdi.

\n

Gülerek Hadi canım! demekten kendimi alıkoyamadım: Söyle bakalım kim geliyor bu akşam? İçki içmeyen müşterilerin mi? Durumdan vazife çıkartıp sen de onların yanında belli ki bize içki servisi yapmak istemiyorsun. Sorun aslında bu, değil mi?

\n

Hoşgörüsüzlük kural olduğunda

\n

Muhatabım ilk önce itiraf etmeye yanaşmasa da sorun tastamam buydu.

\n

Bahçe müşterilerini merak ettiğimiz için sonunda içeri girmeyi kabul ettik ve harika bir ada gecesinde, yemeğimizi içeriye tıkılarakyemiş olduk. Bahçe masalarını dolduran AKPnin Adalar teşkilatı üyeleri pür telaş yemeklerini yiyip kalktıktan sonra, restoran sahibi gönlümüzü almak için yanımıza geldi. Yakın zamanlara dek İranda yaşamış olan arkadaşım, İrandaki gibi devrim muhafızlarıyla empoze edilmeyen bu uygulamanın içyüzünüöğrenip, anlamak istedi. Restoran sahibi; İçki içmeyenlere saygı!” yanıtını verdi. Bunun üzerine Sorun saygıisediye söze başladı arkadaşım; Saygı çift yönlü olmalıdır. Siz onlara saygı gösterirken farklı yaşam tarzlarına onların da saygı göstermesi gerekmez mi?

\n

Ortam hafiften gerilirken hesabı verip çıktık.

\n

Dönüş yolunda arkadaşım; geçmişte İrandan Türkiyeye her adım atışında hep derin nefes aldığını, yıllar yılı baş tacı ettiği bir özgürlük havasısoluduğunu; İstanbulda, hele de Büyükada gibi bir yerde böyle çok farklı bir rüzgârla ilk kez karşılaştığı için şaşırdığını anlattı.

\n

Kendisineincremental Islamism/gitgide dozu arttırılan İslamcılıkve mahalle baskısıkavramlarını açtım.

\n

Dostum Bu akşam burada şunu açıkça gördüm kiyanıtıyla karşılık verdi: ABDde izlediğim çok sayıda düşünce kuruluşunun panelinde bu konular zaman zaman gündeme gelse de, insan şartların doğrudan muhatabı olmadan, işin vahametini kavramıyor. Bu geceki olayı kolayına unutabileceğimi zannetmiyorum…”

\n

Sıra ültimatomlara geldi

\n

Arkadaşım İstanbula zaten bizzat uluslararası bir panel için gelmişti.

\n

Panelin açılış konuşmasında, Karstakiİnsanlık Anıtının yıkımı gündeme geldiğinde; kulaklarına inanmakta zorlanmıştı.

\n

Çok sayıda konuşmacı arkadan internette sansür düzenlemelerindensöz edince, dostumun hayreti büyümüştü. Önceki akşam nihayet buradan ayrılmadan önce katıldığı son yemekte masadaki gazetecilerden, Başbakanın mitinglerde; CHPye oy verenleri ateistlikle suçladığınıduyunca hepten dumura uğradı!

\n

Ve son yirmi yıldır tanıdığı, gelip gittiği ülkemizden tamamıyla şokşokşok modunda ayrıldı.

\n

Bunlar Türkiyeye yıllardır belli aralıklarla gelen bir yabancının, bir hafta gibi çok kısa bir süre içinde yaşadığı şok patlaması!”

\n

Artık kural halini alanve giderek siyasi şiddet dozu artan bu hoşgörüsüzlüklerin, bizim kendi üzerimizde yarattığışok etkisihaliyle çok daha derin.

\n

Say say bitmiyor. Tavan yapan hoşgörüsüzlük örneklerinden sonuncusuna Bülent Arınçın TÜSİAD Başkanı Boynere yaptığı ve her geçen gün dozu artan çıkışlarda tanık olmuyor muyuz?

\n

TÜSİAD Başkanı -geniş kitlelerin!-internet sansüründenduyduğu kaygıları dile getiriyor ve özel hayatımız üzerindeki baskılardan” yakınıyor

\n

Başbakan Yardımcısının buna verdiği yanıt, baskı dozunu büsbütün katlamak ve TÜSİAD Başkanı’na seviyesiz, çirkin sataşmalarda bulunmak, kör kör parmağım gözüne aba altından sopa göstermek şeklinde oluyor!

\n

TÜSİADın başında bir kadın başkan görmekte zorlandığı aşikâr olan Arınç, dönem dönem gündeme gelen Boynerle çatışmasında, ne Ümit Hanımın konsomatrisliğini bırakıyor, ne pornoculuğunu

\n

Hızını bununla da kesmeyen TC Başbakan Yardımcısı, en son TÜSİADı Ümit Boyner meselesininüzerine eğilmeye davet ediyor!

\n

Boynere önceki gün bir kez daha verip veriştirdikten sonra, sözlerini; TÜSİADın geçmişteki itibar ve gücünün bugün ne kadar zayıfladığının farkındayımdiyerek bağlayan Arınç giderek ültimatom tonuna bürünen çağrısında; TÜSİADcılar bu meselenin üzerine eğilmeli!diyor.

\n

Pes! Hakikaten bu artık bitmek bilmeyen bir kâbus halini aldı.

\n

Ya da Ferhan Şensoyun söylemiyle Kâbustu gerçek oldu!

\n

Çok geç olmadan, bu Şok... şok... şok Türkiyesi”nden uyanmalıyız.

\n

Bunu yapmanın tek yolu, hep birlikte oyumuzu kullanıp, gücümüzü göstermektir.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Belle Époque’ bitti 8 Aralık 2024
Trump, Musk ve Zweig 1 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları