Erdoğan: Kılıçdaroğlu, sen Alevi olabilirsin...

Cumhurbaşkanı adayı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Kılıçdaroğlu, sen kendin Alevi olabilirsin. Ben sana saygı duyarım. Bundan da çekinme, korkma. Bunu da rahat rahat söyle. Ben de Sünniyim, ben de bunu rahat rahat söylüyorum" dedi.

Yayınlanma: 02.08.2014 - 20:00
Abone Ol google-news


Erdoğan: Kılıçdaroğlu, sen Alevi olabilirsin... - VİDEO

Cumhurbaşkanı adayı, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 10 Ağustos'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde İzmir'de bir miting düzenledi. Kalabalık bir kitleye hitap eden Erdoğan, Kılıçdaroğlu'na yüklendi, "Etnik kökenler, inançlar üzerinden ayrım yaparak siyaset üretenlere prim vermeyeceğiz. Alevisi ile Sünnisi ile biz bu ülkede bir olacağız. Beraber olacağız. Kılıçdaroğlu, varsın bunu durmadan kullansın. Kılıçdaroğlu, sen kendin Alevi olabilirsin. Ben sana saygı duyarım. Bundan da çekinme, korkma. Bunu da rahat rahat söyle. Ben de Sünniyim, ben de bunu rahat rahat söylüyorum. Bundan çekinmeye gerek yok. Onun için milleti aldatmaya da gerek yok" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı adayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Alsancak Gündoğdu Meydanı'nda halka seslendi. Erdoğan için logolu bayraklarla süslenen meydanda üzerinde 'İzmir'de Ege'nin incisi gönlümüzün birincisi', 'Milli irade milli güç İzmir sana inanıyor' yazılı pankartlar vinçlere asıldı. SGK binasına Türk Bayrağı ile Erdoğan ve Atatürk'ün fotoğrafları asıldı. Alan deniz ve yol tarafından 15'er metre daraltıldı. Sıcaktan bunalan vatandaşların üzerine üç püskürtme makinesi ile gül kokulu su sıkıldı. Mitinge katılanlara sandviç, kek, soğuk çay ve pet su dağıtıldı. Alana giriş iki noktadan yapıldı. Alana bakan sokaklara demir bariyerler konuldu. Vatandaş dört arama noktasından geçerek alana girdi. Mitinginin duyurusu için İzmirliler, cep telefonları ve sabit telefonlar aranarak Başbakan Erdoğan'ın sesinden davet edildi. Yüzlerce pankart, broşür ve afişle duyuru yapıldı.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Balıkesir'den uçakla İzmir Adnan Menderes Havalimanı'na geldi, oradan otobüsle alana ulaştı. Yerel seçim öncesi aynı alanda miting yapan Başbakan Erdoğan, Kordon'daki apartmanlardan birinde bir kadın tarafından el işareti ile protesto edilmişti. Bu kez alana İzmir Limanı'nın deniz tarafından giren Başbakan Erdoğan yaya yolundan otobüsle geçti. Kara tarafındaki apartmanların önüne polis dizildi ve sürekli apartmanları izledi. Başbakan Erdoğan 'Dombra' marşı çalınırken sahneden eşi Emine Erdoğan ile katılımcılara el salladı.

Konuşmasına, "Efeler diyarı İzmir bugün yine çok farklı, kabına sığmıyor" diye başlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçim öncesi aynı meydanda yaptığı mitinge atıfta bulunarak, "16 Mart'taki o tarihi mitingi aratmıyor. 16 Mart'ta İzmir'de tarihi bir miting yaptık. 30 Mart'ta yüzde 36 ile yerel seçimlerdeki en yüksek oyumuzu aldık. İzmir adım adım hizmet siyasetine proje ve eser siyasetine koşuyor. İzmir'de aynen çalışmaya devam edeceğiz. Daha çok çalışacağız kendimizi daha çok anlatacağız. Farkımızı ortaya koyup gelecek seçimde İzmir'i de Ak Parti belediyeciliği ile çalışacağız" dedi.

 

ŞOVMENLER ECEL TERLERİ DÖKÜYOR

Başbakan Erdoğan, konuşmasında paralel yapı vurgusu yapıp, polislere yönelik son operasyona da değinerek şöyle konuştu: "30 Mart yerel seçimlerini biz yeni Türkiye'nin istiklal mücadelesi olarak gördük. Paralel ihanet şebekesi, 17 ve 25 Aralık darbe girişimi yaparak hukuka, demokrasiye, milli iradeye karşı ahlak dışı siyaset başlattı. CHP ve MHP bu ahlak dışı saldırının aracı oldu. Pensilvanya milli çıkarlarına saldırırken, CHP ve MHP de buna çanak tuttu. Bizim paralel yapıyla mücadelemizin sebebi nedir? Ulusal güvenliğini tehdit eden tüm unsurlarla sonuna kadar mücadele. Bu can bu tende oldukça yapacağız. Çünkü biz bu milleti parçalatmayız. Biz bu vatanın toprakları üzerinde operasyon yaptırmayız. Devletin içinde paralel devlet kurmaya gayret edenlere gereken dersi hukuk içinde vereceğiz. 'İnlerine gireceğiz' dedik ve girdik şimdi şovmenler ecel terleri döküyor. Daha çok şeyler çıkacak daha işin başındayız. Geçenlerde bunların içinde üst düzey görünenlerden biri diyor ki 'Üstlerimiz Başbakan'a bu konuyla ilgili bilgi veriyordu.' Eğer sen dürüstsen, namusluysan hangi üstlerin bana nerede bilgi vermiş açıkla. Bunlarda takkiyye var, yalan var, iftira var. Bunların sadece 'Allah bir' dediğine inanın çünkü Allah bir."

 

BUNLAR HARAMI HAVUDUYLA GÖTÜRDÜLER

Cumhurbaşkanı adayı Başbakan Erdoğan, operasyon sonrası 'Haram yemedik' diyen emniyet görevlileri için de şu sözlerle sert konuştu: "Bütün saldırılarına rağmen Türkiye yüzde 45.5 oy oranıyla milletin partisine destek verdi. İnlerine girdik, giriyoruz. Nice pislikler ortaya döküldü, daha da dökülecek. Herkesi dinlemiş kaydetmişler. Gazetecileri, sanatçıları, akademisyenleri dinlemiş ve kaydetmişler. CHP ve MHP'yi onların milletvekillerini belediye başkanlıklarını dinlemiş ve kaydetmişler. Bakanları, Genelkurmay başkanlarını Başbakan ve Cumhurbaşkanını dinlemiş ve kaydetmişler. Şimdi çıkmışlar utanmadan sıkılmadan 'Biz haram yemedik' diyorlar. Bunlar haramı havuduyla götürdüler. Paralel yargıdakiler 'Senin şu işini çözeriz, ancak şunu vereceksin şuraya şunu yapacaksın' dediler. İşadamlarına aynı şekilde 'senin işini görürüz, ama şunun şu işini göreceksin' dediler. İşadamlarının hepsi bir korku kumpası içine girdi. Siz daha ne yiyeceksiniz ya en büyük hakkı yemişsiniz, kul hakkı yemişsiniz. İnsanların mahremine, yatak odalarına kadar girmişsiniz. Şantaj yapmışsınız. Bu şantajlar nedeniyle konuşamayanları deşifre ettik."

 

BAYKAL BAŞKA YERDE DOLAŞMA YA

Başbakan Erdoğan, CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal'a da seslenerek, komployu Pensilvanya'nın yaptığını öne sürdü. Erdoğan, şöyle konuştu: "Bu Kılıçdaroğlu o montajlar şantajlar neticesinde CHP'nin başına geldi. Kaset genel başkanı böyle oldu. Baykal'ın başına olaylar geldi. Baykal başka yerde dolaşma ya. Bu işin üstadı bunlar. Sana bu kumpası kurdular, sonra seni ziyarete geldi. 'Aday olmayacağım' dedi. 24 saat geçmeden CHP'nin başına aday oldu. Bunda yalan çok, dürüstlük yok. Bunların peşinden artık gitmeyi bırakın. Düzgün ve doğru siyasete sahip çıkalım. Ne kadar muhalif varsa inancına, fikrine, zikrine bakmadan bir dosyaya doldurmuş, hapse atmak için hazırlık yapmışlar. Başbakanlık konutuna, ofisime böcekler yerleştirdiler, oralardan dinlediler. Rabbim düşmanın bile ahlaklısını versin. Bunlarda ahlak yok. Edep yok vatan millet bayrak sevgisi yok. 30 Mart'ta sandıkta milletten cevaplarını aldılar."

 

BÖYLE BİR ADAMIN PEŞİNDEN NASIL GİDECEKSİNİZ

Başbakan Erdoğan, rakibi Ekmeleddin İhsanoğlu'nun İstiklal Marşı'nı bilmediğini söyleyerek, CHP ve MHP seçmenine "Böyle bir adamın peşinden nasıl gideceksiniz" diye sordu. Erdoğan şöyle konuştu: "Şimdi de 10 Ağustos cumhurbaşkanlığı seçimi için Pensilvanya adayı çıkardılar. CHP ve MHP'yi bir kez daha esir aldılar. Bu monşer aday CHP ve MHP'nin değil Pensilvanya'nın. Onlarla iş tutanların adayıdır. Yerli değildir, milli değildir, ülkesine milletine yabancı bir adaydır. Bu aday siyaset bilmez. Türkiye'yi de Türkiye'nin sorunlarını da bilmez. En azından İstiklal Marşı'nı bilseydi. Ah kardeşlerim ah. Soruyorlar Bekri Mustafa'ya 'Öbür dünyaya gittiğinde bu dünyaya ne var ne yok sorduklarında ne dersin? Bekri Mustafa da diyor ki; 'Bekri Mustafa Süleymaniye'de cenaze namazı kıldırdı.' Bu işlerle alakası olmayan birisi. Arkadaşlar ekran hazır mı? Bakınız Ekmel, İstanbul Edirnekpı'da şehitlik ziyaretine gidiyor. Gerçekten dürüst, muhterem bir babaları vardır, ama baba ile evlat aynı olmuyor. Babası, CHP zulmünden kaçtı Mısır'a gitti. Şehitlikte yazıyor 'Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda. Şuheda fışkıracak toprağı sıksan şuheda. Canı cananı büktün varımı alsın da hüda. Etmesin etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.' CHP ve MHP'nin irili ufaklı partilerin adayını bir dinleyelim. Ne diyor, 'herhalde Çanakkale şehitleri şiirinden' diyor. İzmir görüyorsunuz değil mi? Çanakkale Şehitleri şiirine aitmiş. Şu anda 3, 5, 10 yaşındaki çocuklar bunun 10 kıtasını gümbür gümbür okuyor. Dedim ya Türkiye'ye, değerlerimize, İstiklal Marşı'na yabancı. CHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum. Böyle bir insanın peşinden nasıl gideceksiniz? MHP'ye gönül veren kardeşlerime sesleniyorum. BBP'ye, SP'ye gönül verenlere sesleniyorum, değerlerine bu kadar uzak bir insana nasıl oy vereceksiniz."

 

'TIPIŞ TIPIŞ' VURGUSU

Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun 'Tıpış tıpış sandığa gideceksiniz' sözlerini hatırlatarak, eleştirilerini şöyle sürdürdü: "İnanıyorum ki 10 Ağustos Pazar günü aklıselim galip gelecek. Daha ülkenin milli marşını bile bilmiyor, tanımıyor. O kadar monşer ki İstiklal Marşı'na o kadar yabancı ki birilerinin gözüne girmek için her yola başvuruyor. Bunun amiri de bunun gibi kim bunun amiri CHP genel müdürü. O da Ankara sokaklarında dolaşırken bozkurt işareti yapıyordu. Sonuç 30 Mart'ta Ankara'da hezimeti gördü. Ben ne dedim. 'Ak Parti birinci parti olmazsa ben genel başkalıktan çekileceğim' dedim. Ayrıca 'Kılıçdaroğlu çekilecek mi Bahçeli çekilecek mi' dedim. Cevap yok. Bunların iktidar olma derdi yok. Onların tek derdi o koltuğa oturmak ve o koltuğu korumak. Hizmet bizim işimiz. Biz bu millete aşığız, bu millete sevdalıyız. Bizim derdimiz var. İzmir inanıyorum ki bu proje adayına, bu ithal, memleketine yabancı monşer adayı destek vermeyecek. İzmir, İstiklal Marşı'yla Çanakkale şiirini birbirinden ayıramayan bu adaya aldanmayacak. CHP genel müdürü ne diyor 'Tıpış tıpış gidecek bu adaya oy vereceksiniz' diyor. Ey CHP genel müdürü sana bir aday dayattılar, ama sen millete dayatamazsın. MHP genel başkanı sen de boynunu büktün ama MHP'ye dayatamazsın. Bünye kaldırmaz. İzmir dayatmayı kabul eder mi? İstiklal mücadelesinin şehri İzmir ülkesine yabancı olanlara oy verir mi? İzmir tıpış tıpış değil gönüllü olarak sandığa gidecek ve oyunu kullanacak. Milletin adayına oy veriyor muyuz İzmir? Kim o aday? (Kalabalık Recep Tayyip Erdoğan diye bağırıyor) Tamam. İnşallah İzmir'de bu iş bitmiştir. Çünkü burada Menderes'in şehri İzmir'de bu iş bitmiştir. İzmir dayatmalara boyun eğmez tıpış tıpış değil hür iradesiyle sandığa gider. İzmir farkını bir kez daha ortaya koyacaktır. Yaşam tarzı endişesiyle korkutarak siyaset yapanlara aldanmayacağız. Burada başı açık da var kapalı da. Ülke bölündü mü parçalandı mı? Yıllarca böyle tanıttılar. Aldattılar. Etnik ayrımcılık yaptılar. Kılıçdaroğlu bunu durmadan kullansın. Kılıçdaroğlu sen Alevi olabilirsin. Ben de Sünni'yim. Bundan çekinme, korkma. Tehditle istismarla siyaset yapanlara oy vermeyeceksiniz. İzmir'de Türk bayrağını istismar edeceksin, Diyarbakır'da Türk bayrağı sallandıramayacaksın. Ülkesine ihanet eden çetelerin dizinin dibinde oturanlara destek olmayacağız."

 

KENDİ ZAZA KÜRTLER'DEN OY İSTİYOR

Başbakan Erdoğan, cumhurbaşkanı adaylarından Selahattin Demirtaş'ı ima ederek şu eleştirilerde bulundu: "Biz, 'tek millet' dedik bir aday çıkmış tek millet olmaz diyor. Ey efendi. Bu ülkenin cumhurbaşkanı adayı olacaksan bu ülkede tek millet anlayışını kabul edeceksin. Önce sen tek milletle ne ifade ettiğimizi öğren. Daha sen çırak bile olamadın. Önce bunu öğren. Bunu öğrenmeyen bu ülkede cumhurun başkanı halkın başkanı olamaz. Hale bak çıkıyor milletimin karşısına oy istiyor. Kendisi Zaza, ama benim Kürt kardeşlerimi aldatıyor. Sen Kürt kardeşlerime ne verdin? Veremezler de zaten bunların derdi dağ, şehir değil. Tehditlerle silahlarla oy istiyorlar. Kadınları da istismar ediyorlar. Siz madem bu kadar kadın haklarına düşkündünüz. Diyarbakır'da çocukları dağa kaçırılan anaları neden ağlattınız? Ciğerimiz yanıyor. Utanmadan sıkılmadan konuşuyorlar. Kendisine seslendim eşbaşkansın ya 'bu çocukları annelerine teslim edin' dedim. Para isterler para. Bunlar utanmadan sıkılmadan o anneleri oraya MİT'in getirdiğini söylüyor. O anneler Kürt annesi. Sen o annelerin satılık olduğunu söylemezdin ama sen satılık olabilirsin. Bunlar kongrelerinde bile Türk bayrağı asamıyorlar."


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler