Selam Tevhid dosyası iliştirmelerine "Sehven" kılıfı

Paralel yapı’nın yargıdaki usulsüzlüklerinden olan uydurulan Selam Tevhid örgütü soruşturması kapsamında binlerce kişinin telefonunun ‘usulsüz’ dinlendiği ortaya çıkmıştı. Ergenekon davası sanığı teğmen Mehmet Ali Çelebi gibi polis memuru Mehmet Kocadağ'ın da Selam Tevhid örgütü soruşturması kapsamında "Sehven" dinlendiği ortaya çıktı.

Yayınlanma: 03.04.2017 - 09:59
Abone Ol google-news
 
 
Bu dinlemeler kapsamında Ergenekon davasında yaklaşık 5 yıl tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilen teğmen Mehmet Ali Çelebi mağdur olmuştu. Çelebi'nin yaşadıkları  kamuoyunda “sehven davası” olarak anılmıştı. Selam Tevhid örgütü soruşturması kapsamında usülsüz bir diğer dinleme ise kısa süre önce ortayı çıktı. Susurluk kazasında ölen emniyet müdür yardımcısı Hüseyin Kocadağ’ın yeğeni olan Antalya KOM Narkotik Büro Amirliği’nde görev yaparken Mehmet Kocadağ'ın dinlendiği ortayı çıktı. Mevcut gelişmenin ardından Kocadağ sorumluların tespitini istedi ve kendi isteği ile emekliye ayrıldı.  
 
 Antalya KOM Narkotik Büro Amirliği’nde görev yaparken, polis merkez amirliğine atanan Mehmet Kocadağ, Ankara 7’nci İdare Mahkemesi’nde İçişleri Bakanlığı aleyhine 2012 yılında sadece EGM KOM Daire Başkanlığı personeline 750 dolar karşılığında verilecek Glock tabancanın kendilerine tahsis edilemeyeceğinin belirtilmesi üzerine dava açtı. Susurluk kazasında ölen emniyet müdür yardımcısı Hüseyin Kocadağ’ın yeğeni olan Mehmet Kocadağ, uygulamanın anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu için iptalini ve yürütmesinin durdurulmasını istedi.
Dava Danıştay 15. Daire Başkanlığında devam ederken evraklarını inceleyen Kocadağ, "Yasa dışı dinleme" davası olarak da bilinen Selam Tevhit soruşturması kapsamında dinlendiğini öğrendi. Bu dava ile ilgili bilgi istediğinde de "Sehven" dinlendiği cevabını aldı. Bu gelişmenin üzerine Mehmet Kocadağ çok sevdiği mesleğinden ayrılma karar aldı emekli oldu.
 
Dava dosyasını incelediğinde dinlendiğini öğrendi
Adalet Bakanlığı’nın 2012 yılında yargıya ucuz silah sağlamasının ardından İçişleri Bakanlığı da Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) birimlerinde görevli 7 bin 500 polise piyasa fiyatının çok altında 750 dolara indirimli glock tabanca dağıtımına başladı. Sadece KOM’da çalışanlara bu hakkın tanıması ise Antalya KOM Narkotik Büro Amirliği’nde görev yaparken, polis merkez amirliğine atanan Mehmet Kocadağ tarafından mahkemeye taşındı. Mehmet Kocadağ, uygulamanın anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu için iptalini ve yürütmesinin durdurulmasını istedi. Dava Danıştay 15. Dairesi Başkanlığın'da devam ederken  Kocadağ tarafından 16 Şubat 2017 tarihinde evrakları inceledi. Evrakların içinde ise Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi'nin yürüttüğü soruşturmanın iddianame ve evraklarının bulunduğu gördü ve birer fotokopisini aldı. Evrakların tamamına baktığında ise Kırıkkale Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davayla davasının birleştirildiğini gördü. Dilekçe yazarak bu birleştirmenin nedeni hakkında bilgi istedi.
 
Evraklar Selam Tevhid davasına ait çıktı
Mehmet Kocadağ'a Danıştay 15.Daire Başkanlığı tarafından 8 Mart 2017 tarihinde cevap verdi. 38 kişinin usulsüz olarak telefonlarının dinlenmesine ilişkin polislerin yargılandığı dava ile dosyasının sehven birleştiği bilgisi verildi. O cevap ise şöyle: "Dairemizde işlem görmekte olan dava dosyasına verdiğiniz dilekçeniz üzerine davalı Emniyet Genel Müdürlüğü ile yazışma yapılmış olup, davalı idarenin cevabı yazısı örneği yazımız ekinde gönderilmiştir. Emniyet Genel Müdürlüğü Hukuk Müşavirliği 2 Mart 2017 tarihinde gönderdiği yazıda dava dosyasına konulan Kırıkkale Emniyet Müdürlüğü, İstihbarat Şube Müdürlüğü yazılarının 'Sehven' gönderildiğini belirtip ilgili evrakların iadesini talep etmiştir" denildi.
 
Kocadağ emekli oldu
Danıştay 15.Daire Başkanlığı'nın cevabının ardından Kocadağ adına kayıtlı olan cep telefonları ve sabit telefon numaralarını herhangi dinlemeye maruz kalıp kalmadığının araştırılmasını istedi. Kocadağ, EGM Hukuk Müşavirliği tarafından her ne kadar Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı ardından da Ağır Cezada görülmeye başlayan dava dosyasına sehven girdiğinin belirtilmesini inandırıcı bulmadığını belirtti. Devamında da olayda hatanın aşıldığını suiniyet öngördüğünü belirterek, "Tarafıma yönelik yapılan komplo niteliğindeki işlemlerin Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından adli, İçişleri Bakanlığı Mülkiye Müfettişleri ve Polis Başmüfettişleri tarafından idari yönden ayrı ayrı incelenmesi, soruşturulması ve değerlendirilmesini suçlu veya suçluların tespit edilerek cezalandırılmasını talep ederim" ifadelerini kullandı. Bu gelişmeler nedeniyle de 16 Mart 2017 tarihinde dilekçe vererek emekli oldu.
 
Bu silahlar 15 Temmuz'da kullanıldı 
2012 yılında KOM birimlerine dağıtılan Glock ile istihbarat birimlerine dağıtılan SİG SAUER marka tabancalarlarla 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişimi sırasında kullanıldığı tespit edildi. FETÖ'cü polisler bu silahları devletçi polislere, MİT görevlilerine ve vandaşlara karşı kullandı.  
 
Olayın geçmişi
2012 Nisan ayında EGM KOM Daire Başkanlığı personeline 750 dolar karşılığında Glock tabanca tahsis etti. Polis memuru Mehmet Kocadağ da silah satın alma talebinde bulundu. Ancak KOM Dairesi, kendisine KOM’da çalışmadığı için izin vermedi. Susurluk’ta öldürülen Hüseyin Kocadağ’ın yeğeni olan Mehmet Kocadağ da Bölge İdare Mahkemesi’ne başvurarak kendisine ve tüm kadroya silah verilmesi talebinde bulundu. Ankara Bölge İdare Mahkemesi’nde dava kaybedildi. Ancak Danıştay’a taşınan davayı Kocadağ kazandı. Köşemizde geçmişte birçok kez gündeme getirmiştik. Artık EGM tüm personele Glock vermek zorunda kalacak. Bununla birlikte 2012 yılında İstihbarat Daire Başkanlığı tüm personeline SIG Sauer tabancayı 1050 dolar karşılığında vermişti. Polis çevrelerinde bu silahın verildiği KOM ve İstihbarat Şube’de FETÖ’cü polislerin ağırlıklı olduğu belirtilerek, “Bu uygulamanın bireysel silahlanma amacıyla yapıldığı” öne sürülmüştü. Sadece KOM’da çalışanlara bu hakkın tanıması tartışma yarattı ve olay mahkemeye taşındı. Antalya KOM Narkotik Büro Amirliği’nde görev yaparken, polis merkez amirliğine atanan Mehmet Kocadağ, Ankara 7’nci İdare Mahkemesi’nde İçişleri Bakanlığı aleyhine dava açtı. Mehmet Kocadağ, uygulamanın anayasanın eşitlik ilkesine aykırı olduğu için iptalini ve yürütmesinin durdurulmasını istedi. 
 
Usulsüzlükler için bilirkişi atanmıştı 
Kritik davaların dosyalarını raftan indiren İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, aynı usulsüzlüklerin Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, Askeri Casusluk, Odatv, Karargâh Evleri, Hrant Dink gibi soruşturmalarda da yapılıp yapılmadığını incelemeye almıştı. Dosyaya delil olarak konularak tutuklamalara yol açan evrakları tek tek inceleyen bilirkişi başta Zekeriya Öz olmak üzere dönemin özel yetkili savcılarının pek çok usulsüzlüğünü tespit etti. Usulsüzlük iddiasında bulunan sanıkların da mağdur olarak dinlendi. 
 
Aleviler hedef alındı  
"Selam Tevhid'de kumpas" soruşturması kapsamında hazırlanan iddianamede ise özellikle Alevi kamu personelinin hedef alındığının altı çizildi. Teğmen Mehmet Ali Çelebi ve Mehmet Kocadağ'ın da Alevi olması iddianamedeki bu bölümü hatırlattı.

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler