Sansürcü Kafa ile Çağ Atlamak mı?

18 Mayıs 2011 Çarşamba
\n

\n\n\n

Gençleri bile isyan ettirdiler sonunda. Oysa etliye sütlüye karışmadan kendi hallerinde ortalıkta dolaşıyorlardı. Siyaset de fazla umurlarında değildi, Türkiye ve dünyada olup bitenler de Kulaklarını takıp müziklerini açmış, ellerinde cep telefonları sanal âleme kaptırıp gitmişlerdi kendilerini Önce YGS ile başladı ilk irkiliş. 1.7 milyon gencin geleceğini ipotek altına alan üniversite sınavında şifrelerin ortaya çıkması, ardından gelen sonuçların tutarsızlığı, buna karşın sınavın iptal edilmemesi, sorumluların hâlâ pişkin pişkin koltuklarında oturmayı sürdürmesi ile çileden çıkıp protestolara başladılar. Hemen peşinden internet sansürü geldi. Zaten 2.5 seneden beri yasaklı You Tube, sürekli olarak erişimin engellendiği bloglar rahatsız edici boyuttaydı. Şimdi 22 Ağustosta internete 4 farklı filtre getirilmesi gündemde. Bilişim Teknolojileri ve İletişim Kurulunun aldığı karar uyarınca kullanıcılar 3ü filtreli farklı 4 paketten birini yasagereği seçmek zorunda. Belirlenen ad ve şifre ile internete girebilecekler. Yasa halkların, bireylerin kendilerini ifade etme ve hak arama konusundaki tüm özgürlüklerini sınırlandıracak. İnternette her yapılan izlenecek, kaydedilecek ve bu yasal hale getirilecek. Bu yüzden geçen pazar binlerce insan, çoğu genç, 30 kentte İnternetime dokunmasloganıyla toplanarak yasakları protesto etti.

\n

İnternet sadece gençlerin değil toplumun can damarı. Erişim ağlarının mobili de kapsamasıyla masaüstü bilgisayarlardan mobil telefonlara, hatta netbooklara kadar uzandı. Üniversitelerden sivil toplum kuruluşları ve siyasi partilere kadar herkes sanal âlemde bir web sitesiyle varlık gösteriyor. Ancak internetin gelişimi, salt teknolojik değil ekonomik ve toplumsal gelişim açısından da son derece önemli. Gelişmiş ülke ile gelişmekte olan ülkeler arasındaki uçurumu kapatacak en önemli araç telekomünikasyon sektörü. Bilgi toplumu olma hedefi ile yola çıkanlar bunu başarı ile kullanırken Türkiyenin sürekli geri adımlar atması, Hazirandaki seçimlere 2023 vizyonu kullanarak hazırlanan AKP iktidarının çelişkilerini de ortaya koyuyor.

\n

Dostumuz Ali Akurgal, Danimarkada her yıl yayımlanan Küresel Rekabet Raporunu (Global Benchmark Report 2011) göndermiş. Cuma günü İş-Yaşam’da ayrıntılı çalışacağımız rapora göre 33 ülke arasında Bilgi ve Yetkinlik ile AB ülkeleri arasında inovasyonda son sıradayız.

\n

Diğer raporlar da farklı değil. Dünya Ekonomik Forumunun (WEF) Küresel Bilgi Teknoloji Raporu 2010-2011 dijital kapasite ve ekonomi endeksine göre yapılan sıralamada, Türkiye 2006’da dünyada 52. sıradayken 2010’da 71. sıraya geriledi. Bilgi toplumuna hazır olma endeksinde de 2008de 127 ülke içinde 55., 2009da 62., 2010da 127 ülke içinde 69. sıradayız.

\n

CHP Uşak Milletvekili Prof. Dr. Osman Coşkunoğlu durumu17 Mayıs Dünya Telekomünikasyon Gününe ülkemiz, bilgi çağının en önemli teknolojisinde göreceli olarak geri kalarak girmektedir. AKPnin bu sektördeki tek başarısı(?!) internette sansür uygulamaları diyerek iyi özetliyor. Sözü Coşkunoğluna bırakalım: Türk Telekom AŞnin yüzde 55i 2005’te, Başbakan Erdoğanın dostu Haririye satıldı. Satıştan bir ay sonra da kurumlar vergisi yüzde 30dan 20ye indirildi. İddiaya göre bu satışla telekomünikasyon sektörü özelleşecek, rekabet oluşacak, böylece hem sektörün büyümesi hem de tüketicilerin daha kaliteli hizmeti daha ucuza alması sağlanacaktı. Peki ne oldu?

\n

- Rekabet sağlanamadı. Mevzuat yerinde olduğu halde, AKP hükümetinin kayırmacı yaklaşımı nedeniyle rekabet sağlanamadı, yeni nesil operatörler gelişemedi, özel tekel oluştu. Sabit telefon hizmetlerinde, yeni nesil operatörlerin pazar payı ancak yüzde 10. Rekabetin sağlandığı AB ülkelerinde ise yüzde 40. Geniş bant internet hizmetlerinde, yeni nesil operatörlerin payı Türkiyede yüzde 6.3 iken AB ülkelerinde yüzde 55.

\n

- Sektör diğer ülkelere göre göreceli olarak geriledi: Birleşmiş Milletlerin son raporuna (e-Devlet Hazırlıklılık, 2010) göre telekomünikasyon altyapısında Türkiye çok gerilerde, 68. sırada. Mauritius, Sırbistan, Brunei, Şili, Yunanistan, Arjantin Türkiyeden önde.

\n

- Tüketici mağdur oldu: Yaygın kullanım ve maliyet bakımından Türkiye geride. Ülkemizde internet kullanımı yüzde 34ken ABde yüzde 67. Internet ve telefon hizmetleri çok pahalı. Örneğin, vergiler yüzde 40ın üstünde. Oysa AB’de yüzde 20nin altında.

\n

Şimdi başlığa koyduğumuz soruyu yineliyelim: Sansürcü kafa Cumhuriyetin 100. yılına nasıl bir vizyon ile hazırlanıyor? Gençliği, eğitimi, yenilikçiliği, bilgi toplumunu çılgın proje diye ortaya attığı Kanal İstanbula feda ederek mi?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Pusulanın ibresi... 17 Mayıs 2024
Benim Cumhuriyet’im... 10 Mayıs 2024

Günün Köşe Yazıları