Kuraklık Türkiye’nin kapısında

İklim krizi ve yanlış kullanımı nedeniyle su kaynakları hızla tükeniyor. Türkiye de yanlış su politikaları ve yanlış su kullanımı nedeniyle su kıtlığı çeken ülkeler arasında. Doğa Araştırmaları Derneği Başkanı Osman Erdem ve Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) Bilim Danışmanı Hidrobiyolog Doç. Dr. Erol Kesici Cumhuriyet’e konuştu.

ERİŞİMDE EŞİTSİZLİK

Gerekli tedbirler alınmazsa, göllerin, yeraltı sularının azalması sonucu dünyada su, iklim, sağlık ve gıda raporlarında Akdeniz Havzası’nda su krizinden en çok etkilenecek ülkenin Türkiye olduğunu aktaran Doç. Dr. Erol Kesici, “Türkiye’de de su kaynaklarının iyi yönetilememesi nedeniyle suya erişimde büyük eşitsizlikler meydana gelecek” diye konuşu. Atık suların yüzde 80’inin hiçbir şekilde arıtmaya girmediğinin altını çizen Kesici, “Yaklaşık iki milyar insanın düzgün arıtılmamış atık sular yüzünden kolera, dizanteri, tifo ve çocuk felci hastalıklarının riski altında olduğu bildiriliyor. Harekete geçilmezse 135 milyon insanın daha yaşamının ciddi tehdit altında olacağı belirtiliyor” ifadelerini kullandı.

"SEFERBERLİK BAŞLATILMALI"

Türkiye’nin 70 yılda sulak alanlarının yaklaşık yüzde 60’ını kaybettiğini söyleyen Doğa Araştırmaları Derneği Başkanı Osman Erdem, “Özellikle 2000’li yıllardan sonra sulak alanların kaybedilmesinin temel sebebinin sulak alanları besleyen akarsuların üzerine, barajların yapılması. Başka bir neden de Orta Anadolu’da yeraltı sularının aşırı kullanımı” dedi. Konya kapalı havzasında kaçak su kuyuların sayısının 100 bini geçtiğini vurguluyan Erdem, “40 bini ruhsatlı, 100 bini ruhsatsız kuyukontrol dışı kullanılıyor. Bu da suyun aşırı miktarda çekilmesi anlamına geliyor. Suların besleniminin iki katından fazlasını çekiyoruz. Orta Anadolu büyük bir felakete doğru gidiyor. Orta Anadolu’da göl kalmadı. Mutlaka su seferberliği başlamalı. Bu ülkenin en önemli beka sorunlarından bir tanesi su meselesi” şeklinde konuştu.