ABD, 250. yaşını sanatla kutlayacak

ABD, 250. yaşını sanatla kutlayacak

17.08.2025 11:24:00
Güncellenme:
ABD, 250. yaşını sanatla kutlayacak

Önümüzdeki yıl 250. yaşını kutlayacak olan ülkede sanat kurumları kutlamalar için adeta seferberlik ilan etti.

Amerika Birleşik Devletleri, 2026 yılında Bağımsızlık Bildirgesi’nin ilanının 250. yıldönümünü, çdyrek bin yıl dönümü anlamına gelen “semiquincentennial” ismiyle kutlamaya hazırlanıyor. Ülke genelinde düzenlenecek etkinliklerde özellikle sanat projelerine ağırlık verilecek. Bu projeler, bağımsızlık ruhunu ve ulusal kimliği yansıtmayı hedefliyor.

Washington DC’deki National Gallery of Art, kutlamalara “Across the Nation” (Ülke Çapında) adlı programla katılıyor. Bu program kapsamında galerinin seçkin koleksiyonundan eserler ülkenin farklı bölgelerindeki küçük ve orta ölçekli müzelere ödünç verilecek. Koleksiyonda, Georgia O’Keeffe, Mark Rothko, Andy Warhol gibi ABD’li sanatçıların yanı sıra Botticelli, Matisse, Cézanne, Renoir ve Rembrandt gibi Avrupalı ustaların eserleri de yer alıyor. Alaska’dan Utah’a, Michigan’dan Kuzey Karolina’ya uzanan bu geniş dağılım, sanatın tüm ülkeye ulaşmasını amaçlıyor.

TARİHİ ESERLER ZİYARETE AÇILIYOR

Dünyanın en büyük müzecilik, eğitim ve araştırma kompleksleri arasında yer alan Smithsonian kurumları da önümüzdeki yıla kadar çok sayıda özel sergi ve etkinlik düzenleyerek kutlamalara katkıda bulunacak. Amerikan Tarihi Ulusal Müzesi, “In Pursuit of Life, Liberty & Happiness” (Yaşam, Özgürlük ve Mutluluk Peşinde) isimli sergide Thomas Jefferson’ın Bağımsızlık Bildirgesi’ni kaleme aldığı taşınabilir yazı masasını ve Amerikan Devrimi’nden günümüze ulaşan en eski savaş aracı Gunboat Philadelphia’yı sergileyecek.

Ayrıca Philadelphia Sanat Müzesi ile Pensilvanya Güzel Sanatlar Akademisi, 2026-2027 yıllarında eşzamanlı olarak “A Nation of Artists” (Bir Milletin Sanatçıları) adlı kapsamlı bir sergi düzenleyecek. Üç yüzyılı aşan binden fazla eserin yer alacağı bu etkinlik, yerli halklardan Afrikalı-Amerikalılara, göçmenlerden kadın sanatçılara kadar geniş bir yelpazeyi kapsayacak.

Kutlamalar, bilinen tarihsel sembolleri ön plana çıkarırken hangi hikâyelerin görünür kılındığı, hangi seslerin duyulduğu ve hangi perspektiflerin geri planda kaldığı gibi önemli soruları da gündeme taşıyacak.

YAPAY ZEKÂ, ANTİK ROMA’NIN SIRLARINI ÇÖZÜYOR

Her yıl Roma İmparatorluğu’ndan kalma yaklaşık 1500 yeni Latince yazıt gün yüzüne çıkarılıyor. Ancak bu yazıtların çoğu yıpranmış, eksik veya kökeni tam olarak belirlenemeyen parçalar. Google DeepMind ve Nottingham Üniversitesi işbirliğiyle geliştirilen yapay zekâ aracı Aeneas, bu yazıtlar arasındaki bağlantıları saniyeler içinde ortaya çıkarabiliyor.

Aeneas, yazıtların hangi dönemde ve nerede yazıldığına ilişkin tahminlerde bulunuyor, eksik kısımları mantıklı ve tutarlı bir şekilde tamamlıyor. Sistemin tarih belirlemedeki ortalama hata payı yalnızca 13 yıl.

Bu başarının temelinde, tarihçilerin uzun yıllar boyunca oluşturduğu “Latin epigrafik veri seti” yer alıyor. 176 binden fazla yazıt ve 16 milyon karakterden oluşan bu dijital arşiv, Roma’nın farklı dönem ve coğrafyalarına ilişkin eşsiz bilgiler barındırıyor.

Sistemin gücünü gösteren örneklerden biri, Almanya’daki antik Mogontiacum kentinden geldi. Aeneas, burada bulunan bir adak sunağı yazıtını analiz ederken metnin aynı bölgedeki çok daha eski bir sunaktan esinlendiğini ortaya çıkardı. Bu tespiti, uzmanların bile fark etmekte zorlandığı küçük dilsel ipuçları ile yaptı.

TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL

Yapay zekâ tek başına yeterli değil. En iyi sonuçlar, teknoloji ve insan işbirliğiyle ortaya çıkıyor. Yapay zekâ devasa veri tabanlarını hızlıca tararken, uzmanlar bu bulguları yorumlayıp anlamlandırıyor.

Bu teknoloji, yalnızca akademik araştırmaları hızlandırmakla kalmayıp geçmişe yönelik anlayışımızı da derinleştirecek gibi görünüyor. Önümüzdeki yıllarda papirüsler, eski paralar ve farklı diller için benzer araçların geliştirilmesiyle, tarih bilgimizin önemli ölçüde zenginleşmesi bekleniyor.