Kuraklık geliyor
En temel gereksinimimiz ve yaşam kaynağımız olan su eksikliği, güncel dertlerimizi önemsiz kılacak bir hızla yaklaşıyor.
Hollywood yapımlarında karşımıza çıkan kıyamet görüntüleri artık kurgu olmaktan çıktı. Çölleşen bir dünya, gıda ve suya erişimde zorluk, CO2 oranı yüksek bir havayı solumak, kirlilik kaynaklı hastalıklar, iklim göçmenliği, türlerin yok olması, -henüz gelmedi ama o da yakındır- iklim savaşları derken bilimkurgu, yaşamın ta kendisi oldu. İklim krizinin etkileri ile dünyamız her gün biraz daha ısınıyor, ısınmayla beraber aşırı hava olayları meydana geliyor ve Türkiye'nin de dahil olduğu bir sorun olan kuraklık tüm dünyada alarm durumuna geçilmesine neden oluyor.
OLAĞANÜSTÜ KURAKLIK
- Geçtiğimiz haftalarda İSKİ, 16 milyon İstanbulluya kış mevsimindeki yağış yetersizliği nedeniyle su hacmi azalan barajlar yüzünden su tasarrufu çağrısı yaptı. İstanbul’un su gereksinimini karşılayan 10 barajdaki ortalama su miktarı yaklaşık yüzde 35, geçen sene bu oran yüzde 89’du.
- İzmir’de kurak geçen kış mevsimi nedeniyle beklenen yağmurlar gelse bile bölgenin tahıl hasadında yüzde 20-30 düşüş yaşanacağı öngörülüyor.
- Çanakkale’nin içme ve kullanma suyu gerreksinimini karşılayan Atikhisar Barajı’ndaki su miktarı yüzde 50 azalınca Çanakkale Belediyesi su kullanımına kısıtlama getirdi.
- Şırnak’ta kuraklık nedeniyle tırtıl istilası yaşandı.
- Meteoroloji Genel Müdürlüğü (MGM) verilerine göre; Türkiye’de son 22 yılın en kurak ocak ayı yaşandı. Ülkemizdeki 31 kentte ise “olağanüstü kuraklık” yaşanıyor.
YAYGIN DURUMA GELECEK
Dünya Hava Durumu İlişkilendirme servisi (WWA), geçen yıl kuzey yarımkürede kuraklığın insan kaynaklı iklim değişikliği nedeniyle en az 20 kat daha fazla olduğunu belirterek, bu tür aşırı dönemlerin küresel ısınma ile giderek daha yaygın hale geleceği konusunda açıklama yaptı.
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, 2030’a kadar 700 milyon kişi kuraklık yüzünden yerinden olma riskiyle karşı karşıya. Unutmadan, kuraklık su ve gıda kıtlığına neden olarak, etkilenen bölgedeki insanların da sağlığı üzerinde hastalığa yakalanma oranını (morbidite) artırabilecek ve ölümlerle sonuçlanabilecek birçok etki yaratabilir.
BİR DENİM 5.5 YILIK SU
Tüm bu olaylar ve nicesi gerçekleşirken, bir kez daha suyun kıymeti üzerine düşünmek iyi olur. 22 Mart ?ünya Su Günü yaklaşırken yakın çevremizden başlayarak suyun kıymetini hatırlamak lazım. Şu bilgilerin bile çevrenizle paylaştığınızda ne kadar dönüştürücü olduğunu deneyimleyen biri olarak birkaç önerim olacak: Bir adet denim pantolon satın aldığında 5.5 yıllık temiz su tüketimi harcamış oluyorsun! 200 gram çikolata yerken aslında 6 bin litre su yemiş oluyorsun!
Aslına bakarsanız gereksinimimiz olmayan her bir ürünü alırken ona ödediğiniz miktar dışında kendi yaşam evinizden eksiltmiş oluyorsunuz. Tabii ki bireysel çabalar kadar -hatta daha da fazlası- kurumsal, kamusal çabalar kuraklığa karşı acilen artırılmalı. Kuraklığa karşı restorasyon ve çölsüzleştirme planları tasarlanmalı ve uygulamaya konulmalı. Bunun için de yine bireyler olarak talep etmeliyiz çünkü ne yazık ki defalarca talep edilerek ve talepler takip edilerek bir şeylerin olumlu gerçekleşebildiği bir düzende yaşıyoruz.
Sürdürülebilirlik Haberleri
- Erol Demirel: 'Sürdürülebilirlik, artık bir zorunluluk'
- Bankalar ne kadar çevreci?
- İklim değişikliği 'toprağı' olumsuz etkiliyor
- Arktik Okyanusu için uyarı: 2027'de korkutan senaryo...
- COP29 büyük bir hayal kırıklığı!
- İYİ HABER
- İklim sözlüğü: Su ayak izi
- Yenilenebilir enerji dünyanın geleceği
- Dünya için esin kaynağı öyküler
- Türkiye’den ve dünyadan çevre gündemi