Sanat tarihinde belirli dönemlerde bazı kentler ön plana çıkmıştır. Modern sanatın doğuş merkezi Paris'i, 1950'lerden sonra New York takip etti. 1990'lardan itibaren Londra, 2000'li yıllardan itibaren ise Hong Kong, Basel, Berlin, Miami ve Dubai en etkili kentler arasına girdi. Ancak gelişen sanat piyasasında artık yeni merkezlerden, hatta bir merkeziyetsizlikten söz etmek mümkün. Sanat dünyası ayrıcalıklı ve sayılı kentlerin dışında, çok daha geniş, yerel ve kapsayıcı bir harita üzerinde faaliyet gösteriyor. 2026'da yerel sanat aktörlerinin ve kurumlarının daha geniş çaplı ses getirdiği bir döneme giriyoruz. Peki önümüzdeki yıl hangi kentler ve etkinlikler öne çıkacak?
AVRUPA’DAN ÇOK SESLİ BİR YAKLAŞIM
2026, yeni dengelerin somutlaşacağı kritik bir yıl olacak. 61. Venedik Bienali (9 Mayıs - 22 Kasım), küratör Koyo Kouoh'un "In Minor Keys" temasıyla yapılacak. Kamerun doğumlu Kouoh, Cape Town'daki Zeitz Çağdaş Afrika Sanatı Müzesi direktörü olarak Venedik Bienali'nin küratörlüğünü üstlenen ilk Afrikalı kadındı ancak bu yıl yaşamını yitirdi. Ekibi, onun belirlediği küratöryel konsepte sadık kalarak projeyi tamamlayacak.
Önümüzdeki yıl için Liverpool Bienali (7 Haziran - 14 Eylül) ve Folkestone Triennial (19 Temmuz - 19 Ekim) gibi ikinci kademe kentlerdeki etkinlikler de dikkat çekiyor. Liverpool, araştırma odaklı ve toplumla iç içe bir sergileme kültürü geliştirerek konut, emek, göç ve topluluk organizasyonu gibi konulara değinecek.
KÖRFEZ BÖLGESİ: YÜKSELEN GÜÇ MERKEZİ
ArtReview'un her yıl yayımlandığı ve sanat piyasasına ilişkin önemli veriler içeren "Power 100" listesi, 2025 yılında Körfez bölgesinin sanat dünyasındaki artan etkisini açıkça ortaya koydu. Listenin ilk beş isminden ikisi Körfez bölgesinden: Qatar Museums başkanı Sheikha Al-Mayassa bint Hamad bin Khalifa Al-Thani ikinci sırada, Sharjah Sanat Vakfı Başkanı ve 2026 Sydney Bienali küratörü Hoor Al Qasimi ise üçüncü sırada.
Louvre Abu Dhabi ve inşaatı devam eden Guggenheim Abu Dhabi gibi projeler, Birleşik Arap Emirlikleri'nin küresel sanat üretiminin yeni merkezi haline getiriyor. Art Dubai ve Abu Dhabi Art gibi fuarlar, bölgesel ve uluslararası koleksiyoncuları bir araya getirerek Körfez'i çağdaş sanat piyasasının vazgeçilmez oyuncularından biri konumuna taşıyor.
DİĞER ÖNEMLİ MERKEZLER
14 Mart - 14 Haziran’da düzenlenecek 25. Sydney Bienali, Hoor Al Qasimi küratörlüğünde "Rememory" temasını işliyor ve yerel sanatçılar ile toplulukları öne çıkarmayı, yeni sesleri duyurmayı vaat ediyor.
Eylül 2026'daki 16. Gwangju Bienali'nde ise sanat yönetmeni Singapurlu sanatçı Ho Tzu Nyen, "sanatın dönüştürücü gücü"ne odaklanacak. İklim değişikliğinden pandemilere, demokratik gerilemelere kadar kesişen krizlere yanıt veren kolektif sanatsal pratikler ön plana çıkacak.
1 Kasım'da açılan ve 29 Mart’a kadar sürecek 14. Taipei Bienali, Sam Bardaouil ve Till Fellrath küratörlüğünde "Ufuktaki Fısıltılar" temasıyla 35 kentten 54 sanatçıyı bir araya getirdi ve 33 yeni eser sipariş etti.
2026 Sharjah Mimarlık Trienali, Vyjayanthi Rao küratörlüğünde "Architecture Otherwise" (Mimarinin Ötesi) temasıyla Batı Asya, Güney Asya ve Afrika'daki dönüşen bölgelerde mimarinin ortak yaşamı nasıl şekillendirdiğini araştıracak.
BATNIN ROLÜ VE YENİ DENGELER
ArtReview'un 2025 Power 100 listesi analizine göre ABD, Almanya ve İngiltere gibi eski sanat güç merkezlerinde kültür savaşları ve kemer sıkma politikaları sürerken Arap dünyası ve özellikle UAE sanatçıların ve küratörlerin pratiklerini genişletebilecekleri bir platform haline geliyor.
2026, yerel kurumların, bienallerin ve fuarların daha geniş çaplı ses getirdiği bir döneme girerken sanat dünyasının ağırlık merkezi Batı'dan uzaklaşarak, Orta Asya'dan Afrika'ya, Güneydoğu Asya'dan Latin Amerika'ya, Körfez'den Okyanusya'ya uzanan çok kutuplu bir yapıda biçimleniyor. Buhara'dan Gwangju'ya, Casablanca'dan Sydney'e, Abu Dhabi'den Taipei'ye uzanan bu yeni harita, 21. yüzyıl sanatının gerçekten küresel bir diyalog olduğunu kanıtlıyor.