ABD Başkanı Donald Trump, Türkiye’de ‘bağımsız yargının’ tartışıldığı bir dönemde Rahip Brunson krizini anımsatarak, “Hatırlarsınız, rahibimizi Türkiye’den geri aldık” dedi. EDAM direktörü Sinan Ülgen Trump’ın ‘siyasi baskıyla sorun çözmenin’ rahatlığı içinde olduğunu belirterek, “Burada vermek istediği mesaj Türk-Amerikan ilişkilerinden ziyade, kendisinin geçmişte siyasi baskıyla netice elde etmiş olması. Bundan sonra da aynı yöntemi kullanabileceğini düşünüyorum” dedi.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, önceki gün sabah saatlerinde ‘İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması için ABD’den izin alındı’ iddialarını, “Bu saçma sapan bir iddia. ABD’den icazet alarak yargı işlem yapacak öyle mi? Böyle bir şey olabilir mi?” diyerek yanıtlamıştı. Aynı günün akşamı ABD Başkanı Donald Trump, İsrail lideri Benjamin Netanyahu ile görüşmesinde, Türkiye ile yaşanan Rahip Brunson krizini anımsatarak, “Eğer Türkiye ile bir sorunları varsa, bunu çözüme kavuşturabileceğimi düşündüğümü söyledim” ifadelerini kullandı. Trump, “Büyük bir dostum var, adı Erdoğan. Ben onu severim, o da beni sever. Hatırlarsınız, rahibimizi Türkiye’den geri aldık” dedi. Erdoğan'ın ‘zeki birisi’ olduğunu söyleyen Trump, Netanyahu’ya dönerek “Onunla yaşayacağınız herhangi bir sorunu ben çözebilirim, ancak makul olmanız şartıyla” ifadelerini kullandı.
RAHİP SERBEST BIRAKILMIŞTI
ABD’li rahip Andrew Craig Brunson’ın İzmir’de ‘terör örgütü adına suç işlemek ve casusluk’ suçlamalarıyla yargılandığı ve Türkiye ile ABD arasında krize yol açan davada Brunson, Ekim 2016’da sınır dışı edilmek üzere gözaltına alınmış ve ardından FETÖ terör örgütüne üye olma ve casusluk suçlamasıyla tutuklanmıştı. PKK terör örgütü ile bağlantılı kişilerle de ilişkisi tespit edilen Brunson’a ilişkin 26 Temmuz 2018’de dönemin ABD Başkan Yardımcısı Mike Pence, Erdoğan’a Brunson’u serbest bırakması gerektiğini, ‘yoksa önemli yaptırımlarla karşı karşıya getirileceğini’ söylemişti. 9 Ağustos’ta o sırada ilk başkanlık döneminde olan Donald Trump, Türk ürünlerine ilişkin gümrük vergilerini artırdı. Erdoğan ise bu yaptırımları, ABD menşeli ürünlere uygulanan vergileri artırarak takip etti. İki ülke arasında krize yol açan olayda sonuç olarak Brunson, 12 Ekim 2018’de 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Buna karşın Brunson’ın ev hapsinin ve hakkındaki yurt dışı çıkış yasağının da kaldırılmasına hükmedildi ve hapiste kaldığı süre göz önünde bulundurularak serbest bırakıldı.
‘İLİŞKİDE GÜÇLÜ TARAF’
Trump’ın Rahip Brunson anımsatmasına yönelik Cumhuriyet’e değerlendirmede bulunan Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) Direktörü Sinan Ülgen, “Trump, Türk-ABD ilişkilerinin en zor sorunlarından birinin siyasi baskıyla çözmüş olmanın rahatlığı içinde davrandı. Hem kendisinin bu ilişkide daha güçlü taraf olduğunu ihsas etmek için bu atıfta bulundu, hem de Erdoğan’ın ABD ve kendisiyle iyi bir ilişki tesis etmeye yönelik iradesi olduğunu da vurgulamak için bu atfı kullandı. Hatırlarsanız rahip Brunson’ın bırakılması ABD’nin siyasi baskısıyla oldu. Bunun böyle bir dönemde gündeme getirilmesi de az çok bu şekilde yorumlamak lâzım. Trump, verdiği uluslararası ilişkiler mesajlarına kendi şahsi perspektifi üzerinden bakıyor. Burada vermek istediği mesaj Türk-Amerikan ilişkilerinden ziyade, kendisinin geçmişte siyasi baskıyla netice elde etmiş olması. Bundan sonra da aynı yöntemi kullanabileceğini düşünüyorum” dedi.