ABD-İsrail ortaklığında Gazze halkının yerinden edilmesi ve bölgenin ilhak edilmesi gündemdeyken ABD’nin tepkiler üzerine plandan geri adım atıp atmayacağı tartışılıyor. Gündemdeki konulara ilişkin Cumhuriyet’e değerlendirmede bulunan Ekonomi ve Dış Politika Araştırmalar Merkezi (EDAM) Direktörü Sinan Ülgen, Trump’ın söz konusu Gazze açıklamalarının Trump yönetiminin uluslararası ilişkilere bakış açısı bakımından öğretici olduğunu çünkü açıklamaların özünde uluslararası hukuku tamamen hiçe saydığını söyledi.
'HEDEF, SUUDI ARABİSTAN-İSRAIL NORMALLEŞMESİ'
Birinci Trump döneminde kendisinin ‘yüzyılın anlaşması’ olarak nitelendirdiği İbrahim Anlaşmaları sayesinde İsrail’in birçok Arap ülkesi ile diplomatik normalleşme sağladığını anımsatan Ülgen, “Fakat anlaşmaların eksik halkası Suudi Arabistan'dı. 7 Ekim saldırısından önce Suudi Arabistan’ın da anlaşmalara taraf olması gündemdeydi ancak sonra 7 Ekim oldu. Suudi Arabistan-İsrail anlaşması ertelendi. Şimdi Trump, İbrahim Anlaşmalarının eksik halkasını gidererek bunu tamamlamaya niyetli. Suudi Arabistan-İsrail anlaşmasının önündeki en büyük engel de Filistin sorunu. Ancak Trump’ın açıklamaları sonrasında Suudi Arabistan, ülkenin iki devletli çözüm ilkesine bağlılığı teyit etti.
Oysa ki Trump’ın açıklamasının arkasında bu şekilde bir proje hayata geçecek olursa zaten artık iki devletli çözümden bahsetme olasılığı kalmayacaktı. Filistin sorunu da bu şekilde tarih olacaktı. O nedenle en azından Trump’ın düşüncesine göre Suudi Arabistan-İsrail yakınlaşması önündeki en büyük engel de bu şekilde çözüme kavuşturulacaktı. Ancak şimdi bunu daha kabul edilebilir bir formata dönüştürmek için çabalar var” dedi.
‘MÜZAKERE TAKTİĞİ’
Gazze’de ABD askerinin olduğu bir olasılıkta çatışma riskinin önlenmesi için ‘etnik temizlik’ önerisi sunulduğunu kaydeden Ülgen, “Oradaki yerli halk Mısır’a ve Ürdün’e gönderilecek ve orası bir ihtilaf toprakları olmaktan çıkacak. Önerilen etnik temizliğin sebebi buydu. Etnik temizlik olmadan oranın ABD askerinin yerleşeceği bir alan olması gerçekçi değil çünkü Trump da bunu istemez. Çünkü Trump’ın da vaatlerinden birisi ABD’nin savaşlardan uzak duracağıydı. Trump da ihtilaf devam ederken askerini oraya göndermeyecektir. Bu sebeple etnik temizlik formülü sahiplenildi.
ABD geri adım atacak. Trump başka alanlarda da benzer müzakere stratejileri yürütüyor. Kolombiya’yı önce vergi ile tehdit etti sonra oldukça yüzeysel bir anlaşma yaptı ve Trump geri adım attı. Kanada ve Meksika’da da aynısı gördük. Trump’ın biraz da müzakare taktiği gibi gözüküyor. Bu öneriyi yaptı ama muhakkak geri adım atacak. Bu şekliyle bunun yaşama geçme şansı yok” diye konuştu.