Kahve tüketimi zararlı mı? İşte günlük kahve tüketim sınırı
Kahvenin, içerdiği kafein maddesinin uyarıcı niteliği yüzünden dikkat artırıcı ve uyanık tutucu özelliğe sahip olduğu biliniyor.
Günlük hayatımızın vazgeçilmezi haline gelen kahvenin vücuda fayda sağladığı biliniyor. Ancak uzmanlar, kahve tüketiminin aşırıya kaçılması durumunda metabolizmayı kötü etkileyebileceğini belirtiyor.
Fazla kahve tüketiminin kalp sağlığına, tansiyona ve beyin fonksiyonlarına zararlı etkileri olduğu söyleniyor.
KAHVE NEDİR?
Kahve, kökboyasıgiller familyasının 'Coffea' cinsinde yer alan bir ağaç ve bu ağacın meyve çekirdeklerinin kavrulup öğütülmesi ile elde edilen tozun su ya da süt ile karıştırılmasıyla yapılan içecek olarak tanımlanıyor.
Kahve bir içecek olarak toz haline getirilmiş kahve tanelerinin demlenmesi ile oluşturuluyor, ancak filtreleme, öğütme boyutu, demleme süresi, su sıcaklığı ve miktarı gibi değişik faktörler farklı içecekler üretilmesine sebep oluyor.
Günümüzde bir çeşit filtrelenmiş kahve olan espresso ve türevleri başta olmak üzere dünyada pek çok kahve çeşidi tüketiliyor.
KAHVE SÖZCÜĞÜNÜN ETİMOLOJİSİ
Kahve sözcüğü, Türkçeye Arapçadan geçmiştir.
Öte yandan bu tabirin Arapçada ilk kez hangi tarihte kullanıldığı bilinmezliğini koruyor.
Arapçadaki bu sözcüğün etimolojisi şüpheli olmakla beraber, araştırmacılar büyük olasılıkla bu kelimenin Arapçada "iştahı kesildi" anlamına gelen kahiye fiilinden türetildiğini düşünüyor.
KAHVE NASIL BULUNDU?
Kahvenin ilk kullanımına dair çok çeşitli efsaneler bulunuyor.
Bunlardan en meşhuru, Kaldi yahut Halid adındaki Etiyopyalı bir keçi çobanı hakkında olan hikaye.
Rivayete göre, bu keçi çobanı, meçhul bir bitkinin meyvelerini tüketen keçilerinde birtakım uyarıcı tesirlerin meydana geldiğini ve keçilerin son derece enerjik olduğunu fark ediyor. Kendisi de bu meyveleri denediğinde, aynı durumu yaşıyor.
Durumu bölgesindeki bir din adamına bildiriyor ve söz konusu meçhul meyveler hususundaki birkaç denemeden sonra bugünkü kahve içeceği keşfediliyor.
KAHVENİN TARİHÇESİ
Kahve’nin anavatanı Etiyopya’nın yüksek bölgeleri, yabani kahve bitkisinin doğal olarak yetiştiği bölgelerdi ve yerli halk bu bitkinin tanelerini un haline getirirerek bir çeşit ekmek yaptı.
Meyveleri kaynatıldıktan sonra suyu içilmek suretiyle tıbbi amaçlı kullanıldı ve "sihirli meyve" olarak adlandırıldı.
Kahve, ünüyle birlikte hızla Arap Yarımadası'na yayıldı ve 300 yıl boyunca Habeşistan'da keşfedilen yöntem ile içilmeye devam edildi. 14. yüzyılda ise yepyeni bir keşif ile ateşte kavrulan kahve çekirdekleri, ezildikten sonra kaynatılarak içime sunuldu. Kahve’yi ilk olarak işleyip içmeye başlayan Yemen'deki Sufi tarikatıdır. Buradan 1470’li yıllarda Aden’de, 1510’da Kahire’de 1511’de Mekke’de görüldü.
KAHVE VÜCUDA NE YAPIYOR?
Kafein, sinir sistemini harekete geçirdiği bilinen bir madde olarak vücuda girdiğinde, kalp atım hızını ve kan basıncını, enerji seviyelerini yükseltiyor ve ruh halini iyileştiriyor.
İtalyan araştırmacılar, kahve tüketiminin karaciğer kanseri riskini yaklaşık %40 oranında azalttığını buldu.
GÜNDE NE KADAR KAHVE İÇİLMELİ?
Uzmanlar, günde 2 fincan kahve içilmesinin ideal olduğunu söylüyor, 2 fincandan daha fazla tüketildiğinde ise zararlı etkileri ortaya çıkmaya başlıyor.
Aşırı tüketilen kahve kalp ritmini bozarak kalp sağlığını tehlikeye atıyor.
KAHVENİN TANSİYONA ETKİSİ
Kafein, kalp atışını yükselten bir madde olarak, tansiyon için olumsuz etkiler gösteriyor, kandaki basıncı artırarak tansiyon seviyesini yükseltiyor.
Gün içinde fazla miktarda kahve tüketildiğinde tansiyonu yükselterek kronik bir hale dönüşmesine sebep oluyor.
Hipertansiyon riskinden uzak kalmak için kahve miktarının az seviyeye indirilmesi söyleniyor.
ÜLSERİ OLANLAR DİKKAT
Kahve herhangi bir mide rahatsızlığına neden olmasa da var olan mide rahatsızlığını tetikliyor. Kahve midedeki asit seviyesini artırarak mide rahatsızlıklarına neden oluyor.
Ülser ve gastrit tehlikesi yaşatabiliyor.
Mide asitlerinin fazla salgılanmasına neden olan kafein, ülserin oluşmasını ve beraberinde bağırsak hastalıklarının yaşanmasını meydana getirebiliyor.
Ülser teşhisi yapılan kişilerin gün içinde 1 fincanı geçmeyecek şekilde kahve içmesi öneriliyor.
Uzmanlara göre kahve vücutta su kaybına neden oluyor.
Aşırı miktarda kahve içen kişiler ise vücudundaki su kaybı daha çok olacağı için eğer su kaybı telafi edilmezse dehidrasyon riski ile karşı karşıya kalabiliyor.
Kahvenin içerdiği kafein vücudun vitamin ve mineralleri emmesini engelliyor ve kalsiyumu idrar ile vücuttan atıyor. Bu da erken kemik erimesine yol açabiliyor.
Bunun dışında baş ağrısına iyi gelen kahvenin migreni olumsuz etkilediği söyleniyor.
Aşırı kahve tüketimi beyin sağlığını tehdit ediyor.
Çok kahve içen kişilerin beyindeki kan hücrelerinin, risk altında olduğu söyleniyor.
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'