2018 Cannes festivalinin açılış filmi gösterimde

İki Oscar kazandığı “Bir Ayrılık”la “Satıcı” filmlerine övgüler döşendiğimiz, yönetim tarafından hapis ve film çekememe cezasına çarptırılmış Cafer Panahi’yle birlikte, nicedir İran sinemasının ünlü ustası Abbas Kiyarüstemi’nin yerini doldurmaya soyunmuş, 1972 doğumlu yönetmen-senarist Asghar Farhadi’nin son Cannes festivalinin açılışını yapan yeni filmi “Todos lo saben-Herkes Biliyor”da, bence bu kez baltayı taşa vurmuş Farhadi, baştan belirtmek gerekirse.

Arjantin’de evlenip çoluk çocuğa karışmış, ablasının kızının düğününe katılmak için de yıllar sonra 16-17 yaşlarındaki delidolu kızıyla birlikte ülkesine, İspanya kırsalındaki köyüne dönen Laura’yla (Penelope Cruz) vaktiyle terk ettiği gençlik aşkı Paco’nun (Javier Bardem) baş karakterleri olduğu film, İspanyol kameraman Jose Luis Alcaine’in nefis görüntüleri eşliğinde, gösterişli, gözalıcı uzunca bir düğün sekansıyla açılıyor.

Düğün hazırlıkları...

Laura’nın babasına ait köydeki üzüm bağlarını, şarap imalathanesini vaktiyle ucuza kapatıp köy öğretmeniyle de mutlu bir evlilik yapmış olan “hizmetçinin oğlu” Paco, düğün sırasında birilerince kaçırılıp yüklü bir fidye istenen genç kızın bulunması için alabildiğine çabalarken Arjantin’den çıkıp gelen Laura’nın işsiz ve parasız kocasının (ülkesinin en popüler oyuncularından Ricardo Darin) elinden bir şey gelmiyor. Film düğün hazırlıkları, karşılıklı iğnelemeler, küçük yalanlarla sürerken kızın kaybolmasına herkesin karışmış olabileceği olasılığıyla gitgide gerçekçilikten uzak, Hitchcock taklidi, esrarengiz bir polisiye psiko-gerilim havasına bürünerek irtifa kaybediyor. Derken arzı endam eden beylik melodram klişeleri eşliğinde, kim yaptı sorusunun peşine takıldığımız “Herkes Biliyor”un ikinci yarısında, yıllara yayılmış tüm aile sırları ortalığa saçılıveriyor. Filmin adı da buna gönderme zaten: Herkes Biliyor!

Aile dramı...

Farhadi’nin, özellikle “Ayrılık”ın başarısıyla Fransa’da vasat bir film (“Geçmiş”) çektikten sonra bu kez yönünü İspanya’ya çevirerek, ünlü oyuncularla yaptığı, bir kez daha uzmanı olduğu aile dramı ve bireysel ahlaki seçimler konusuna (bu kez gizem ve psikolojik gerilim öğesini de işin içine katarak) el attığı bu 130 dakikalık “Herkes Biliyor” fiyaskosu, giderek birbirinden kuşkulanan aile bireylerinin değer yargılarının un ufak olduğu, patlak veren krizler karşısındaki insanın perişan hallerini öne çıkaran, çok bildik, gevşek ve yavan bir gerilim yumağından öteye geçemiyor. Star oyuncuların boy gösterdiği gösterişli ama sığ bir çizgide gelişen ve oyuncularının tüm çabasına karşın sonuçta sıradan bir “soap opera-sabun köpüğü” sineması örneği niteliğindeki “Herkes Biliyor”, bir eleştirmenin yakıştırdığı gibi, sinemaseverlerde “tam bir damardan melo!” etkisi uyandırıyor sonuçta. Yönetmen Asghar Farhadi “Todos lo saben”le filmografisinin en zayıf işini imzalamış kanımca.