'Altın Portakal'ı sıfırlıyorlar'
Altın Portakal’ın maddi ödül karşılığının ‘sıfıra indirilmesi’ durumu sinema sektöründe tepki çekti.
Festivalin yarım yüzyıllık “Antalya Altın Portakal Film Festivali” adından Altın Portakal’ın çıkarılmasının ardından şimdi de festivalin maddi ödül karşılığının “sıfırlanması” sözkonusu.
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, bu yıl 52’ncisi düzenlenecek Uluslararası Antalya Film Festivali’nde para ödüllerinin, etkinliğin prestijini düşürdüğünü bu nedenle ödül miktarını kademeli olarak düşüreceklerini belirterek, “Cannes’da olduğu gibi maddi ödül karşılığını sıfıra indirmeyi düşünüyoruz” diye konuştu.
Festivalin para ödülünü sıfırlayacak bu uygulama sinema eleştirmenlerinden tepki çekti. Türel’in “Ödüllerin maddiyatla ölçülemeyecek kadar değerli” olduğunu vurgulaması ise “trajikomik” olarak nitelendi.
Kulislerde ise belediye başkanlığının da maddiyatla ölçülemeyecek kadar ulvi bir görev sayıldığı ama Sayın Türel’in bu işi sırf prestij için gönüllü olarak yaptığını hiç sanmadıkları konuşuluyor!
Sinema eleştirmeni, gazetemiz yazarı Sungu Çapan, bu kararın festivalin ‘festivalliğini’ sıfırlayan bir uygulama olacağını söyledi.
Tunca Arslan ise Türkiye’nin en eski ve en istikrarlı film festivali ve ulusal sinemanın simgesi olan Altın Portakal’ın, AKP zihniyetinde Cumhuriyet’e ve “eski Türkiye’ye” ait bir kurum gibi algılandığını ve bu nedenle de festivalden kurtulmak, yok etmek için olmadık yöntemlere başvurduklarını belirtiyor: “Türel’in ‘Altın Portakal ödülü maddiyatla ölçülemeyecek kadar değerlidir, o nedenle maddi ödülleri azaltacağız ve giderek sıfırlayacağız’ açıklaması, traji-komik olmaktan öte bir anlam taşımıyor. ‘Emek Sineması’nı yıkmıyoruz, yenileyerek üst kata taşıyoruz’ yalanından hiçbir farkı yok bunun. Bu gidişle, ‘O kadar değerli bir ödül verdik ki kazananlardan üste para istiyoruz’ da diyebilirler ki hiç şaşırmam.”
Uğur Vardan da asıl meselenin festivallerin belediyelerle organik bağlarının koparılması olduğunu çünkü bu yapının iktidarlar değiştikçe sürekli kuralların yeniden tanımlandığı bir ortama zemin hazırladığını söylüyor. Vardan, Antalya’daki asıl derdin geçen yılki sansür ayıbının üstünün örtülmeye çalışılması olduğunu söylüyor: “Yok festivalin isminden ‘Altın Portakal’ı kaldıralım, yok maddi ödülü kademeli olarak düşürelim; bunlar öncelikli dertler değil, sadece suyu bulandırma çabası. Maddi ödül meselesinde ise şöyle bir çelişkili durum vardı, birkaç yıl öncesinde onca Hollywood yıldızını, onca masrafla festivale getiren (ki ben bu durumdan bir sinema yazarı olarak memnundum, orası ayrı) Türel yönetimindeki belediye değil miydi? İş yerli sinemanın en önemli katkı unsurlarından biri olan maddi ödüllere gelince mi ekonomi düşünülür oldu.”
Mehmet Basutçu ise hiç ödül vermeyen festivallerden yana olduğunu vurguladı.
En Çok Okunan Haberler
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- AKP’nin tabutu CHP sıralarına kondu
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi