Aralarındaki husumet yıllar öncesine dayanıyor

Gözaltına alındıktan sonra hastanede sağlık kontrolünden geçirilmelerinin ardından Vatan Caddesindeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne götürülen Uçmak ve diğer 19 kişinin Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünde sorguya alındı.

Tatlıses'e yönelik silahlı saldırıya ilişkin gözaltına alınan 20 kişiden 6'sı ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı. Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan 20 kişiden 6'sı, ifadeleri alındıktan sonra bırakıldı. Aralarında Abdullah Uçmak'ın da bulunduğu 3'ü kadın 14 kişinin sorgusu ise devam ediyor.

Bu kişilerin üzerlerinde ve bulundukları adreslerde yapılan aramalarda, 2'si otomatik 4 silah, 7 cep telefonu, bilgisayar, CD ve çok sayıda doküman ele geçirildi. Olayda kullanıldığı sanılan silahın da aralarında bulunduğu 4 silah, incelenmek üzerek kriminal polis laboratuvarına gönderildi.

Vali Mutlu: Uçmak olayla bağlantılı

İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İbrahim Tatlıses'in vurulması olayını gerçekleştiren ve yardımcı olanlarla ilgili 14 kişinin gözaltına alındığını belirtirken, olayın bir numaralı zanlısı olarak adı geçen Abdullah Uçmak'a ilişkin olarak, ''Olayla doğrudan bağlantısının olduğu yönünde elimizdeki deliler fevkalade yeterlidir. Bu aşamada bu kadarını net olarak söyleyebilirim'' dedi.

Mutlu, uğradığı silahlı saldırıda ağır şekilde yaralanan İbrahim Tatlıses'i tedavi gördüğü Maslak'taki Acıbadem Hastanesinde ziyaret etti.

Hastane çıkışında açıklama yapan Mutlu, İbrahim Tatlıses'i odasında ziyaret ettiğini ve sağlığıyla ilgili olarak Başhekim Prof. Dr. Çağlar Çuhadaroğlu'ndan bilgi aldığını söyledi.
Olayın aydınlatılması ve faillerin belirlenmesi noktasında İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün çok özel ve titiz bir çalışma yürüttüğünü anlatan Vali Mutlu, şunları kaydetti:

''Bu olayın aydınlatılması suretiyle başta ailesi olmak üzere sevenlerinin ve milletimizin gönlünün ferahlaması, faillerinin de adalete teslim edilebilmesi için hassas bir çalışma sürdürdüler. Bütün bu çalışmalar sonucunda olayı gerçekleştiren ve yardımcı olanlarla ilgili 14 kişi gözaltına alındı. Bunlarla ilgili incelemeler de halihazırda sürdürülüyor. Şu anda şahısların ifadeleri ve sorgulama süreçleri devam ettiği için olayın mahiyeti, aydınlatılması noktasında bütün soruşturmayı tamamladıktan sonra bir kez daha sizlere açıklama yapacağım.''

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Mutlu, İbrahim Tatlıses'in ifadesine başvurulmasının, doktorların izin verdiği süre içinde değerlendirileceğini söyledi.

Olayın mağduru olması nedeniyle mutlaka Tatlıses'in bilgisine müracaat edileceğini ifade eden Mutlu, bu aşamada böyle bir şeyin söz konusu olmadığını belirtti.

İbrahim Tatlıses'in vurulması olayının bir numaralı zanlısı olarak adı geçen Abdullah Uçmak ile ilgili olarak Mutlu, ''Olayla doğrudan bağlantısının olduğu yönünde elimizdeki deliller fevkalade yeterlidir. Bu aşamada bu kadarını net olarak söyleyebilirim'' dedi.

Mutlu, ''Çete bağlantısı var mı?'' şeklindeki soruya, ''İncelemelerimizi sürdürüyoruz. Bunu ilk açıklamalarımızda da özellikle ifade ettim. Biz olayın mahiyetinin bütün detaylarıyla net bir şekilde aydınlatabilmesi ve sebeplerin bulunabilmesi noktasında titiz bir çalışmayı sürdüremeye devam ediyoruz. Bu nedenle soruşturma devam ediyor. Soruşturma kapsamında her husus, bütün detaylar değerlendirme aşamasındadır. Bu nedenle şu aşamada sizleri bu konuda net bir şey söylememiz söz konusu değil'' diye cevap verdi.

Bir gazetecinin ''Gözaltı sayısı arttı mı?'' sorusuna Hüseyin Avni Mutlu, ''Gözaltı sayısı şu anda 14. Elbette ki sorgulamalarla ilgili ihtiyaç hissederse Emniyet Müdürlüğümüz ilave gözaltılara adli makamlarımızla iş birliği içerisinde devam edebilir. Gözaltındaki kişi sayısına aracın içerisinde olan kişiler de dahil. Detaylar üzerinde Emniyetimiz çalışmalarını sürdürüyor'' dedi.

''Saldırıyı yapan Abdullah Uçmak grubu ve dört kişi görünüyor"

İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, İbrahim Tatlıses'e yönelik silahlı saldırıya asıl karışan Abdullah Uçmak grubu 4 kişinin görüldüğünü belirterek, ''Diğerleri onlarla ilişkisi olan, araba kullanan veya benzeri'' dedi. Vatan Caddesi üzerinde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü yerleşkesine gelişinde basın mensuplarının sanatçı İbrahim Tatlıses'e yönelik silahlı saldırı ve gözaltına alınan kişilere ilişkin sorularını yanıtlayan Çapkın, ''Asıl olaya karışan Abdullah Uçmak grubu 4 kişi görünüyor. Diğerleri onlarla ilişkisi olan, araba kullanan ve benzeri gibi. Onların hepsi soruşturmanın sonucunda açıklanacak. Adli tahkikat kapsamına girdiği için bir şey söylememiz doğru değil'' diye konuştu.

Çapkın, ''saldırıyı PKK'nın alt kolu TAK'ın üstlendiği'' yönünde hatırlatmada bulunulması üzerine de ''Bu konuyla ilgili ihtimali de değerlendiriyoruz. Hiçbir ihtimali göz ardı etmeyiz ama yapanlar bunlar. Arkasında bir şey var mı araştırıyoruz. Tetiği çeken gözaltında onu söyleyebiliriz'' dedi.

Hüseyin Çapkın, ''Malatya Zirve Yayınevi'ndeki cinayet davasıyla ilgili yapılan operasyonlarda gözaltı var mı?'' sorusuna ise Çapkın, ''Henüz bir şey söylememiz doğru olmaz. Zirve Yayınevi ile ilgili çalışmalar sürüyor. Şimdilik söyleyeceğimiz bu'' karşılığını verdi.
 

Yıllar öncesine dayanan husumet

Bu arada, İbrahim Tatlıses ile Abdullah Uçmak arasındaki husumet, 1998 yılına kadar gidiyor.
Yapımcı Hasan Bora'ya ait Beşiktaş Levent'teki Bora Prodüksiyon 23 Ocak 1998'de kurşunlanmış, olay sırasında orada bulunan Abdullah Uçmak da yaralanmıştı. Bu olaya ilişkin, İbrahim Tatlıses'in oğlu Ahmet Selçuk Tatlı ile kardeşi Hüseyin Tatlı'nın da aralarında bulunduğu 6 kişi yargılanmıştı.

Olaydan bir hafta sonra 31 Ocak 1998'de Ayazağa Yolu üzerindeki Ayazağa Ticaret Merkezi'nde, Tatlıses Radyo'nun faaliyet gösterdiği Tatlıses Şirketler Grubu'na girilerek, içeriye rastgele ateş açılmıştı.

Abdullah Uçmak, 19 Mayıs 1998'de İbrahim Tatlıses'in içinde bulunduğu 34 TP 849 plakalı otomobile ateş açılması olayını azmettirdiği iddiasıyla yargılandığı davada hapis cezasına çarptırılmış, bu ceza para cezasına çevrilerek ertelenmişti.

Bu olayların ardından Hasan Bora, 5 Ocak 1999'da silahlı saldırıya uğramış, bu olayla ilgili olarak gözaltına alınan Tatlıses daha sonra serbest bırakılmıştı.
Abdullah Uçmak, 2000 yılında uğradığı silahlı saldırıda yaralanmış, olayın İbrahim Tatlıses tarafından organize edildiğini öne sürmüştü.

Uçmak, 2003 yılında da çıkar amaçlı suç örgütü kurarak İbrahim Tatlıses'ten tehditle para istediği iddiasıyla yargılanmıştı.

Ayrıca 14 Aralık 2003'te TEM Otoyolu Gaziosmanpaşa bağlantı yolunda çalıntı bir otomobilde yakalanan 4 kişiyle birlikte 1 adet Kalaşnikof marka uzun namlulu silah, bu silaha ait 3 şarjör, 1 tabanca ve 1 kar maskesi bulunmuş, Abdullah Uçmak'ın, bu kişileri Tatlıses'e saldırı düzenlemeleri için azmettirdiği öne sürülmüştü.

Uçmak'ın avukatı konuştu

Sanatçı İbrahim Tatlıses'e yönelik silahlı saldırıyla ilgili gözaltına alınan Abdullah Uçmak'ın avukatı Ekrem Demirel, müvekkilinin kendisine ele geçirilen silahın kendisine ait olmadığını, saldırıyı geçmişte Tatlıses ile aralarında yaşanan husumetten yararlanmak isteyenlerin yapmış olabileceğini ve olayla ilgisinin bulunmadığını söylediğini bildirdi.

Ekrem Demirel, yaptığı açıklamada, Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan müvekkili Abdullah Uçmak'la emniyette görüştüğünü söyledi.
Demirel ''Bana ele geçirilen silahın kendisine ait olmadığını, saldırıyı geçmişte İbrahim Tatlıses ile arasında yaşanılan husumetten yararlanmak isteyen kişilerin yapmış olabileceğini ve olayla kendisinin hiçbir ilgisi olmadığını söyledi'' dedi.

Uçmak'ın henüz ifadesinin alınmadığını ifade eden Demirel, müvekkilinin kendisine olayda kullanılan araçla da ilgisi bulunmadığını, söz konusu firmadan kendisinin de araç kiraladığını ancak olayda kullanılan aracın kendisinin kiraladığı araç olmadığını söylediğini kaydetti.

Sağlık kontrolünden geçirildiler

Sanatçı İbrahim Tatlıses'e silahlı saldırı düzenledikleri gerekçesiyle gözaltına alınan ve aralarında Abdullah Uçmak'ın da bulunduğu 14 şüpheli sağlık kontrolünden geçirildi.

Alınan bilgiye göre, şüpheliler, sorgulandıkları İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünden, saat 23.00 sıralarında yoğun güvenlik önlemleri altında Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne getirildi.

Hastanede sağlık kontrolünden geçirilen şüpheliler, motorize polis ekiplerinin eskortluğunda tekrar emniyete götürüldü.