Beyne müdahalede edebilen sistem, Gamma Knife nedir?

Gamma Knife nedir? Gamma Knif'ın radyocerrahisinden farkı nedir, tedavilerde nasıl kullanılır? İşte Gamma Knife hakkında bilmeniz gerekenler...

Beyne müdahalede edebilen sistem, Gamma Knife nedir?
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 09.10.2020 - 14:47

Lars Leksell ismli İsveçli beyin cerrahı tarafından tıbba kazandırılmış bir yöntem olan Gamma Knife radyocerrahisinin ön çalışmaları 1950’li yıllara dayanıyor.

Cihaz ile ilk 1968 yılında hasta tedavi edildi. Türkiye'de ise ilk kez 1997 yılında Gamma Knife kullanılarak tedavi yapıldı. O yıllardan itibaren gelişerek günümüze kadar gelen Gamma Knife radyocerrahisi uygun hasta gruplarında kullanıldığında son derece başarılı sonuçlar veriyor.

GAMMA KNİFE RADYOCERRAHİSİNİN RADYOTERAPİDEN FARKI

Gamma Knife radyocerrahisinde yapılan işlem, stereotaktik çerçeve adı verilen metal bir çerçeve ile kafatasının sabit hale getirilmesi ve kafatası içindeki hastalıklı bölgeye ya da etki etmesi istenilen bölgeye yoğunlaştırılmış, odaklanmış radyasyon verilmesi olarak tanımlanıyor.

Radyoterapiden farkına gelince; radyoterapide daha geniş bir alana birkaç seansta radyasyon verilirken Gamma Knife’ta bir günde tek seferde hedeflenen bölgeye radyasyon veriliyor.

Radyoterapide hastalıklı bölgenin dışında etrafına da ışın yayıldığından sağlam dokulara zarar vermemek için dozlar günlere bölünerek, azar azar veriliyor.

Radyo cerrahide ise Gamma Knife cihazının özelliğinden dolayı radyasyon sadece hedeflenen bölgeye yoğunlaştırılıp etraftaki normal doku büyük oranda radyasyondan korunduğu için tek defada işlemi yapmak mümkün.

Öte yandan Gamma Knife radyocerrahisinde tümör 3cm’den küçükse tedavi bir kez yapılıyor. Eğer tümör 3cm’den daha büyükse tedavi günlere bölünerek birkaç gün olarak planlanıyor.

Gamma Knife radyocerrahisi ile ilgili merak edilen bir diğer soru da metastazlarda ikinci kez uygulanıp uygulanmadığı...

Örneğin; akciğer kanserinin beyine metastaz yaptığı bir durumda tümörü tedavi ettikten 6 ay sonra tekrar sıçrama yaptığında ikinci kez tedavi edilebiliyor. Kısacası beyinde metastaz nedeniyle tümör çıktıkça Gamma Knife yapılabiliyor. Bunun bir sayı sınırlaması yok.

Gamma Knife radyocerrahisi ile hem iyi huylu hem de kötü huylu tümörlerde yüzde 90’ın üzerinde başarı sağlandığını söylenebilir.

Gamma Knife’ın uygulama alanları:

1- Beyindeki bazı damarsal bozukluklarda uygulanabilir. İlk akla gelen doğuştan damar yumağı (AVM) denilen durumdur. Beyin kanamasına, sara nöbetlerine yol açabildiğinden tedavi edilmesi gerekir ve tedavisinde Gamma Knife başarıyla kullanılır. Kavernom denilen bir başka damar yumağı cinsi daha vardır. Bunlarda da yine başarıyla kullanılmaktadır. Ayrıca bazı damar fistüllerinde de kullanılabilir.

2- Çeşitli iyi huylu beyin tümörlerinin tedavisinde kullanılır. Meningiom denilen beyin zarından kaynaklanan tümörler, vestibular schwannoma denilen işitme ve dengeden sorumlu olan sinirin tümörleri ve bazı hipofiz tümörleri bunlara örnektir.

3- Kötü huylu tümörlerin tedavisinde kullanılabilir. Bunların başında vücudun başka yerinden beyine sıçramış kanser türleri yani metastazlar gelir.

Fonksiyonel bozukluk denilen trigeminal nevralji (Ani şiddetli yüz ağrısı) ya da el titremesi yani tremorda da uygulanabilir.

GAMMA KNİFE TEDAVİSİNİN AŞAMALARI

Gamma Knife ekibinde beyin cerrahı, radyasyon onkoloğu, medikal fizikçi, teknisyen ve hemşire yer alır.

Öncelikle başın sabit tutulabilmesi için lokal anestezi ile kafaya stereotaktik çerçeve takılır. Eğer hasta 12 yaşından küçük ise işlem sedasyon altında gerçekleştirilir.

Çerçeve takıldıktan sonra MR çekilir, AVM varsa anjiyografi de yapılır.

Bilgisayardaki özel bir programla tedavi planlanır, hedef doku belirlenir, uygulanacak olan radyasyon dozu tespit edilir.

Planlama yapıldıktan sonra ayrı bir kısım olan tedavi ünitesinde uygulamaya başlanır.

Uygulama süresi 10 dakika ile 3-4 saat arasında değişir. Lezyonun hacmi ve uygulanacak olan radyasyon dozunun miktarı, süreyi belirler.

Bazı hastalarda diğer yöntemlere hiç ihtiyaç duyulmadan sadece Gamma Knife yeterli olurken bazı hastalarda ise mutlaka ameliyat gerekir ve ameliyattan sonra kalan tümöre Gamma Knife uygulaması yapılabilir. Kısacası Gamma Knife radyocerrahisi tedavi için tek başına kullanıldığı gibi diğer yöntemlerle birlikte de kullanılabilir.

GAMMA KNİFE SONRASI TAKİP

Gamma Knife uygulandıktan sonra hasta takibe alınır. Metastaz nedeniyle Gamma Knife uygulanmışsa 2-4 ayda bir tümörün durumuna bakılır. İyi huylu tümör ise hastadan senede bir MR çektirmesi istenir. Böylece hastalarda tümörün büyüyüp büyümediği kontrol edilmiş olur.

Burada önemli olan şu; tedavinin etkisini görebilmek için belli bir süre geçmesi gerekir çünkü tümöre uygulanan radyasyonun etkisini göstermesi için süreye ihtiyaç vardır. Metastazda bu etkinin görülmesi için gereken süre 2-3 ay olabilirken yavaş büyüyen iyi huylu bir tümörde yıllar alabilir.

Gamma Knife’ın tümör üzerinde etkili olduğunu gösteren şey tümörün büyümesinin durmasıdır. Eğer tümör artık büyümüyorsa tedavi etkili olmuş demektir. Ancak AVM denilen damar yumağı için Gamma Knife yapılmışsa damar yumağının kaybolması gerekir. Bunun gerçekleşmesi için de 2-3 sene beklemek gerekebilir.

Gamma Knife tedavisinin avantajları:

1- En önemli avantajı birçok beyin tümöründe açık cerrahiye gerek bırakmamasıdır.

2, Ameliyat olmadığından hastaya genel anestezi verilmez. Uygulama yapılacak kişide kalp hastalığı, karaciğer yetmezliği bile olsa genel anestezi almayacağı için anestezinin doğuracağı riskler ortadan kalkmış olur.

3, Hasta, Gamma Knife sonrası hemen günlük hayatına dönebilir. Hastanede kalması, işine gidememesi gibi hayatını etkileyen durumlar yaşanmaz.

4, Hastanın saçının kesilmesine gerek kalmaz, saç dökülmesi yoktur. Aynı zamanda saçlı deride ve kafada yara, yara izi gibi genellikle hastalar tarafından rahatsız edici bulunan durumlar yaşanmaz.

5, Uygulama tek seferde yapıldığından hastaya zaman kazandırır, sürekli hastaneye gelip gitmesine gerek kalmaz.

6, Gamma knife ile tedavi edilen hastalarda etraftaki normal dokulara gelen radyasyon miktarı çok daha azdır. Böylece normal dokular korunmuş olur.

7- İşlem sırasında ve sonrasında ağrı vs. yaşanmaz.

8- Açık cerrahide görülebilen ameliyat sonrasına yönelik riskler, komplikasyonlar yoktur.

9- Hastaya konfor sağlayan, dolayısıyla moralini de yükselten bir tedavi şeklidir.

Kaynak: Herkese Bilim Teknoloji, Prof. Dr. Selçuk Peker 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon