'Bilseydim, onu yanıma kabul etmezdim'
Danıştay ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırılarla ilgili davayla birleştirilen birinci ''Ergenekon'' davasında tutuksuz sanık Salih Kurter, ''Alparslan Arslan'ın, Cumhuriyet gazetesine bomba attığını duysaydım, ben onu reddederdim, yanıma kabul etmezdim'' dedi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen davada, mahkeme heyetine başkanlık eden üye hakim Hasan Hüseyin Özese, savunmasını yapmak üzere kürsüye çağırdığı tutuksuz sanık Salih Kurter'in kimlik tespitini yaptı. Kurter, 86 yaşında olduğunu, 36 sene İETT'de çalışıp emekli olduğunu, 700 Türk Lirası aylık geliri bulunduğunu ve oturduğu evin kendisine ait olduğunu ifade ederek, ''Ben 40 senedir talebe okutuyorum. Bunların içinde müezzin, imam, vaiz, avukat, doktor ve profesörler de var'' dedi.
Davanın tutuklu sanıklarından Alparslan Arslan'ı, kendisinin yanına avukat Süleyman Esen'in getirdiğini ifade eden Kurter, savunmasına şöyle devam etti: ''Alparslan bana gelmeye yaklaşık 5 ay devam etti. Alparslan, 'ben bir kız sevdim, o da Almanya'ya gitti, evlendi' dedi. Oradan biraz kafayı sıyırmış. Sonra başka bir gün geldi, 'ben Irak'a gideceğim, şehit olacağım' dedi. Ben de, 'ne şehittir ne gazi' dedim. Sonra 2-3 ay yanıma gelmedi. Bir daha ki gelişinde bana para verdi. O dönemin parasıyla 3 milyar parayı bana zorla verdi. Evime televizyon falan da aldı. Gayet sakindi. Başım ağrıyor derdi.''
Arslan'ın, Danıştay saldırısından bir hafta önce yanına geldiğini söyleyen Kurter, şöyle devam etti: ''Yanıma geldi. 'Ben Ankara'ya gideyim mi?' dedi. Ben de bir şey demedim. Ertesi gün geldi, 'hocam benim adım ne?' dedi. Ben de, 'sen adını bilmiyor musun?' dedim. Arkadaşlarına da, 'mukayyet olun' dedim. Alparslan delirmişti. 12 senedir akıllı bir avukat olan kişi, yüzde yüz yakalanacağını bildiği halde böyle bir olay yapar mı? Sonra, babası ve Süleyman'ın babası 'sen teşvik ettin' diye beni öldürmeye teşebbüs etti. İslamda adam vurmak yoktur. Ben onun cezasını veremem. Eğer önceden Alparslan'ın, Cumhuriyet gazetesine bomba attığını duysaydım, ben onu reddederdim, yanıma kabul etmezdim. Ben vaizim. Beni Gültepe'de, Beşiktaş'ta herkes tanır. Ben, hiç siyaset ve güncel konularla ilgili konuşmam. Konuşmalarım dini sohbetlere dayalıdır.'' Kurter, ağabeyi Besim Kurter'in Kurtuluş Savaşı sırasında İzmir'e ilk Türk bayrağı diken subay olduğunu dile getirerek, soyadlarını da Atatürk'ün verdiğini söyledi.
'Şeyhlik gazetelerin uydurması'
Özese, Kurter'in savunmasını tamamlamasının ardından Ankara Emniyet Müdürlüğü, savcılık, mahkeme ve Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde verdiği ifadeleri okudu.
Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel de, Kurter'e, ''Din eğitimini nereden aldın? Diploman var mı?'', ''Tarikat mısın, cemaat mi? Şeyh misin?'' şeklinde sorular yöneltti.
Kurter, bu sorular üzerine, ''O zamanlar hoca kıtlığı vardı. Diyanet, 'dini bilgisi olan, konuşmayı bilen gelsin' dedi. Benimki gönüllü yani. Bir tek tarikat var, o da Peygamberimizin tarikatı, yani onun yolu, başka da yol yok. Bu yüzden tarikatlar sevmez beni. Benim camilerde, cemaat gibi cemaatim var. Şeyhlik gazetelerin uydurması'' diye konuştu.
Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan başörtülü domuz karikatüründen haberdar olmadığını söyleyen Kurter, Danıştay saldırısından sonra Alparslan Arslan'la 8 ve 17 saniye olduğu ifade edilen görüşmeleri de gerçekleştirmediğini öne sürerek, kendisine isnat edilen ''Yakalanmasınlar'' sözünün gerçek dışı olduğunu savundu. ''Alparslan bana böyle bir şey söyleseydi, onu kovardım, dinimizde böyle bir şey yok'' diyen Kurter, Arslan'ın delirmiş olduğunu, Danıştay saldırısının akıllı bir adamın işi olmadığını, 12 yıl avukatlık yapmış birinin yakalanacağını bile bile kendi arabasıyla kapı önüne kadar gidip böyle bir saldırıyı gerçekleştiremeyeceğini söyledi.
Kurter, Arslan'ın babasıyla bugün konuştuklarını ve kendisine, ''Oğluma şeker yedirdikleri için oğlum aklını kaybetti'' dediğini ileri sürdü. Cumhuriyet Savcısı Pekgüzel'in, ''Alparslan Arslan'ın yurt dışına çıkışıyla ilgili ne biliyorsunuz? sorusunu da Kurter, ''Bulgaristan'a gitmiş' dediler ama yalan söylediler. Bu da sahtekarlık. O gün yanımdaydı'' diyerek cevapladı. Kurter'in çapraz sorgusuna ara veren Özese, duruşmayı yarın saat 09.00'a erteledi.
En Çok Okunan Haberler
- Emekliye iyi haber yok!
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- Dönmek isteyen gençler için şartını açıkladı
- 'Seküler müdür kalmadı'
- CHP'nin ilçe başkanından açıklama!
- ‘Kartlar bloke edilebilir’ uyarısı!
- Üniversite öğrencisi, trafikte öldürüldü
- İkinci elde 'Suriyeli' hareketliliği