Çıban deyip geçmeyin

Hastalığın her 100 bin kişide bir görüldüğüne dikkat çeken uzmanlar, hastalığın sıklıkla koltuk altları ve kasık çevresinde iltihaplı ve ağrılı sivilce ve çıban biçiminde kendini gösterdiğini söylüyor. 

HS hastalığı olan bireyler yaklaşık 7 yılda doğru tanıya ulaşabiliyor. Bu süreçte hastaların vücutlarındaki ağrılı, iltihaplı sivilce ve çıban benzeri nodüller sebebiyle yaşam kaliteleri düşüyor

Ter bezlerinin bulunduğu yerlerde ağrılı ve iltihaplı apselerle ortaya çıkan ve tıp dilinde Hidradenitis Suppurativa (HS) adıyla bilinen köpek memesi hastalığı, her 100 kişiden birinde görülüyor. Deri hastalığı olan HS hastalığında, hastalar çekinip doktora gitmiyor ve dermatologlara daha geç başvuruyor. Bu nedenle de tanı geç konuyor. Bu hastalıkla birlikte yaşayan kişilerin yaşam kalitesini de bozuyor. Batma, yanma, ağrı, sıcaklık, kaşıntı ve aşırı terlemeyi takiben apse oluşumu yaşayanların mutlaka bir dermatoloji uzmanına gitmesi gerekiyor.

Tanıda 7 yıllık süre
Hastalık sıklıkla koltuk altları ve kasık çevresinde iltihaplı ve ağrılı sivilce ve çıban biçiminde kendini gösteriyor. Bu süreçte hastaların vücutlarındaki ağrılı, iltihaplı sivilce ve çıban benzeri nodüller sebebiyle yaşam kaliteleri düşüyor. Kişileri utandıran, sosyal hayattan uzaklaştırarak depresyona iten, yaşam kalitelerini olumsuz yönde etkileyen HS lezyonlarının dağılımı cinsiyete göre değişkenlik göstermekle beraber, koltuk altları ve genital bölgeler daha sık etkileniyor.
Hastalığa tanı koyulma süresinin yaklaşık 7 yılı bulduğunu belirten Dermatoimmünoloji ve Alerji Derneği Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nilgün Atakan, hastaların çekindikleri için doktora gitmediklerini ve belirtilen bölgelerde iltihaplı apse fark etmeleri halinde bir dermatoloji uzmanına başvurmalarının önemine dikkat çekiyor.
Atakan, “Halk arasında köpek memesi hastalığı olarak bilinen, kıl ve ter bezlerinin bulunduğu yerlerde ağrılı ve iltihaplı apselerle ortaya çıkan kronik bir deri hastalığıdır. Hastaların çekindikleri için doktora gitmemelerinden veya dermatologlara daha geç başvurmalarından dolayı HS tanısı ortalama 7 yıl gibi bir sürede koyulmaktadır. Koltuk altı, kasık, kalça ve meme altlarında ağrılı, tekrarlayan hassas şişlikler veya akıntılı yaralar varsa bir dermatoloji uzmanına gitmek gerekir. Erken dönemde koyulan teşhis ile hastalığın seyri olumlu anlamda değişmektedir” diyor.
Dermatoimmünoloji ve Alerji Derneği İkinci Başkanı ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi Deri ve Zührevi Hastalıklar Anabilim Dalı Ögretim Üyesi Prof. Dr. Başak Yalçın ise “HS, kadınlarda erkeklere göre 2 ile 5 kat daha fazla görülüyor” diyor.

'İŞİMİ KAYBETTİM'

İzmir’de yaşayan 34 yaşındaki Hüseyin Karaçelik HS ile 10 yıl önce tanıştı. “Koltuk altlarımda, kasıklarımda, hassas bölgelerimde akıntılı yaralar oluştu. İlk başlarda bana, tedavisi olmayan bir bağırsak hastalığı olduğu söylendi. Bağırsaklarımda bir iltihaplanmadan dolayı olduğu kanısına varıldı. Uzun süre tedavi gördüm” diyerek yaşadıklarını anlatan Karaçelik, şöyle devam ediyor;
“ HS tanısı bana belirtilerden 5 yıl sonra konuldu. Akıntılardan dolayı dışarı çıkamıyordum. Günlük hayatta hiçbir şey yapamıyor, hiçbir aktiviteye katılamıyordum. Ağrı ve sancılardan dolayı haftalık iki- üç saat uyku ile duruyordum... Daha sonra günlük hayatımı evde idame ettirmeye başladım. Bir güvenlik firmasında, güvenlik elemanı olarak çalışıyordum. Şikâyetlerimden dolayı, firma işime son verdi. O sırada evliydim. Fakat eşim de rahatsızlığımdan dolayı beni terk etti. Malulen emekliyim. ”