Cinayet davasında direnme kararı

Bozma kararının ardından Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde tekrar görülen davanın duruşmasına tutuklu sanık Dengiz ve avukatı ile müştekiler ve avukatları katıldı.

Müştekiler ve avukatları, Dengiz'in cezai ehliyetinin tam olduğunu ifade ederek, mahkemenin önceki kararında direnmesini talep etti.

Sanık Dengiz ise akıl sağlığının yerinde olduğunu söyleyerek, ''Akli dengem yerinde. Adli Tıp Kurumuna sevk edilmek istemiyorum. Mahkeme kararında dirensin'' dedi.

Dengiz'in avukatı ise aslında Yargıtay bozma ilamına uyulması gerektiğini düşündüğünü ancak Dengiz'in beyanı nedeniyle bozma ilamına uyulup uyulmamasını mahkemenin takdirine bıraktığını bildirdi.

Mahkeme, Cumhuriyet savcısının da görüşü doğrultusunda, ilk yargılama sırasında, Dengiz'in cezai ehliyetinin tam olduğu yönünde Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi ve 4. İhtisas Kurulundan alınan raporlar ile Dengiz'in akıl sağlığının yerinde olduğuna ilişkin beyanını gerekçe göstererek, önceki kararında direndi ve Dengiz'in Adli Tıp Genel Kurulunda muayene edilmesine gerek olmadığına karar verdi.

Ancak mahkeme, müşteki avukatı Dilek Yücel'in, maktul Erzurumlu'nun bilgisayarının alınmasının hırsızlık yerine yağma olarak değerlendirilmesi gerektiği yönündeki temyiz itirazını yerinde buldu.

Daha önce bu eylem nedeniyle Dengiz'e ''hırsızlık'' suçundan 3 yıl hapis cezası veren mahkeme, Cumhuriyet savcısının da görüşü doğrultusunda, cinayetin ardından maktul Erzurumlu'nun dizüstü bilgisayarının alınmasını bu kez ''yağma'' olarak değerlendirdi ve Dengiz'i, bu eylem nedeniyle 12 yıl hapis cezasına mahkum etti.

Dengiz, ayrıca Sedat Erzurumlu ve Cafer Er'i öldürmek suçundan 2 kez ağırlaştırılmış müebbet hapis, İmrahor çöplüğünde karşılaştığı Abbas İnan'ı öldürmeye teşebbüs suçundan 9 yıl, resmi belgede sahtecilik suçundan 2 yıl, ateşli silah ve mermi bulundurmak suçundan ise 1 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

Dengiz hakkında, takdiri indirim maddeleri uygulanmamıştı.