"Cinsel" demek ayıp mı?

Önce çocuk istismarları, sonra taciz, tecavüz haberleri gündemimize taşındı bir bir. Okumanın dahi ürküttüğü haberlere göz ucuyla baktık. Peki neden sürekli artıyordu? Toplumsal imitasyon kuramlarını bir kenara bırakıp derindeki nedene bakmalıydık.

Abone Ol google-news
Yayınlanma: 17.01.2009 - 09:28

Geçen ay Diyanet İşleri Başkanı Şevki Aydın bir açıklama yaptı. Taciz ve tecavüz olaylarında asıl sorumluluğun eğitimsizlikte olduğunuvurguladı ve Okullarda cinsel eğitim verilmelidedi. Biz de nasıl bir devirdeyiz, gerçekten geçmişin çocukları bastırılmış cinselliklerinin kurbanı olarak büyüdüklerinde bu hale mi geliyordu? Sonra Milli Eğitim Bakanlığına sorduk: Cinsel eğitim veriliyor mu?Net bir hayır yanıtı aldıktan sonra Milli Eğitim Müdürlüğü Özel Eğitim ve Rehberlik Müdürlüğünü aradık. Tabii ki böyle eğitimler, veriliyor ama siz cinsel eğitim derseniz tabii ki yok derler. Biz ilköğretim çağındaki çocuklara size bugün cinsel eğitim veriyoruz diyemeyizyanıtını aldık. Demek ki cinsel eğitim demek kötü bir şeydi. Yıllar geçiyor, teknoloji ilerliyor. Kitle iletişim araçlarının tamamından istese 5 saniyede bu bilgileri alabilelecek çocuklara hala cinsel sözcüğünü dile getiremiyorsak ilerlememiz de mümkün değil, bu tip suçların önüne geçmemiz de...

 

Cinsellik sır gibi saklanıyor

Birsen Özkan 1974ten beri cinsel eğitim veren bir psikolog. Öğrencilere verdiği cinsel eğitim seminerlerinin yanında ebeveyn ve öğretmenlere de Çocukların Cinsel Kimliklerinin Oluşmasında Büyüklerin Rolükonulu seminerler veriyor. 1973te Beşiktaş Atatürk Deneme Lisesi tarafından, Ecevit Hükümetinin Milli Eğitim Bakanı Mustafa Üstündağa önergenlik çağına giren öğrencileri için, konuları arasında cinsel eğitimin de bulunduğu Beden ve Ruh Sağlığıadında bir ders önerisi götürüldüğünü ve kabul gördüğünü, böylece orta birinci sınıf öğrencilerinin bu zoruhlu dersi haftada bir saat olarak almaya başladığını söylüyor.

Özkanın bu güne kadar verdiği öğrenci ve veli seminerlerinde en çok dikkatini çeken şeyin ne olduğunu sorduk. Otuz dört yıldır hiç değişmeyen bir şeyi gözlemlemiş:İster çocuk ister yetişkin olsun insanlar cinsellik hakkında konuşamıyor.Bilgili olmanın cinsellikten konuşmaya yetmediğini, cinselliğin hep yaşandığı, ancak bir sır gibi saklandığı ortamlarda büyümüş olmanın sonucu cinsellikten konuşulmaz gibi bir düşünce kalıbı geliştirdiğimizi, bunun da elimizi kolumuzu bağladığını söylüyor.

 

Eğitim namus cinayetlerini de bitirebilir 

Çocuklara verilmesi gereken eğitimin yaşa göre değiştiğini, örneğin en fazla 4-5 yaşına kadar kız-erkek kardeşlere birlikte banyo yaptırmak, tek çocuksa annenin erkek çocukla, babanın kız çocukla banyo yapması, çocukların cinsel organlarına verdikleri tepkiyi de doğal karşılamak özellikle öneriliyor. Okul öncesi eğitimde önemli nokta çocuk soru sormadan bilgi vermemek ve sorduğundan fazlasını anlatmamak. Ancak ön ergenlik çağında çocukların soru sormasını beklemeden uygun zaman ve zemin yaratılarak beden gelişmesi, regl, ilk gece boşalması ve cinsellikle ilgili evrensel değerlere giriş yapılması gerektiğini söylerken, cinsellikle ilgili değerlerin oluşturulmasının önemini vurguluyor: İnsanda cinsel olgunluk, bedensel ve psikolojik olgunluktan önce geliyor ve yeni yetme genç açlık dürtüsü gibi doyur beni diyen cinsel dürtü ile karşılaşıyor. Ergenlik çağı öğrencileri için ek konular üreme, doğum kontrolü, cinsel sağlık ve tabii ki yine değerler oluyor. Her insanın onuru vardır, her insanın cinselliği yaşama hakkı vardır, cinsellik sömürü ve şiddetten uzak yaşanmalıdır gibi. Bu değerler toplumda yerleşirse, yerel değerler de yavaş yavaş değişir. Belki de o zaman namus cinayetleri diye bir şey kalmaz.

Cinsel eğitim kesinlikle müfredata alınmalı diye düşünen Özkan, Cinsel eğitim çocuğun/gencin kendisine ve karşı cinse saygı duymasını da sağlardiyor.

 

Kız ve erkek ayrı 

MEF Okulları rehber öğretmeni Nilgün Aktaş, okulun sağlık birimindeki doktorlar ve rehber öğretmenlerin iş birliği ile çocuklara 3. sınıftan itibaren eğitim vermeye başladıklarını ifade etti. Onların gelişimini ve ihtiyaçlarını göz önünde bulundurarak anlayacakları bir dilde eğitim veriyoruzdedi. Çocuğun bedenini tanıması, ergenlik dönemindeki fizyolojik değişiklikleri, nelere hayır demeleri gerektiği konusunda eğittiklerini belirten Aktaş, daha ileri sınıflarda değerler konusunda konuştuklarını da anlattı. Sorumlulukları ve cinsel deneyimleri erteleme konusunda da belli eğitimler verildiğini de söyleyen Aktaş, eğitimlerin müfredat içinde olduğunu da vurguluyor.

Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdürlüğünden Elif Özalpe de rehberlik hizmetlerine dahil bir cinsel eğitim olup olmadığını sorduğumuzda ilköğretim çağındaki çocuklara cinsel eğitim adı altında bir eğitim verilemeyeceğini ancak fen bilgisi, sosyal bilimler derslerinde ve rehberlik eğitimlerinde ergenlik çağında yaşanan sorunlar ve kişisel değerler, duygusal ya da fiziksel şiddetle karşılaşıldığında yapılacaklar gibi eğitimlerin verildiğini söyledi. Bir başkası beni öpmek, sarılmak bir yere götürmek isterse ne yaparımgibi sorulara yanıt vermelerinin istendiğini de belirtti. Milli Eğitim Müdürlüğünün bize verdiği yanıt için Cinsel eğitim veriliyor mu diye sorarsanız tabii ki yok derler. Bir deli bir kuyuya taş atmış 100 kişi onu çıkarmaya uğraşıyor. Biz ilköğretim çağındaki çocuklara biz size bugün cinsel eğitim veriyoruz diyemeyiz diyor. Yani devlet okullarında ergenlik eğitimi ve üremeyle ilgili eğitim veriliyor. Ancak bizce tuhaf olan cinsel demekten bu kadar korkan ve kaçan bir zihniyet.

P&G ve Milli Eğitim Bakanlığı ortak çalışması ERDEPle ilgili P&Gden Elif Ekemene eğitimlerin nasıl gerçekleştiğini sorduk. Eğitimlerin, gençlerde ergenlik dönemine girerken meydana gelen bedensel, ruhsal ve sosyal değişimleri, ergenlikten, yetişkinliğe geçerken karşılaşılan sorunların aşılmasını ve böylece daha bilinçli bir toplum oluşmasını sağlamak amacıyla gerçekleştiğini belirtiyor. Eğitim adet dönemi, üreme sistemleri, beden temizliği gibi çeşitli konuları içeriyor. İlköğretim okullarında bir saatlik ders dışı etkinlik olarak yapıldığını kızların ve erkeklerin ayrı ayrı eğitim gördüğü bilgisini aldık.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler