Doğa Koleji'nin satışında son durum!

Öncelikle, Doğa Koleji 'İTÜ Vakfı'na değil, İTÜ'ye satılmış görünüyor. İTÜ tarafından yapılan açıklamada İTÜ Vakfı'nın adı geçmediği gibi, vakfın sitesinde de konuyla ilgili bir açıklama bulunmuyor.

SATIŞ İŞLEMLERİ UZADI 

Satışın iptali ile ilgili herhangi bir durum ya beklenti sözkonusu görünmüyor. Satış işlemlerinin uzamasının nedeni, borçların ayrıştırılması. Çünkü Metal Yapı, başı sıkıştığında kredi almak için, en karlı kurumu olan Doğa Koleji'ni rehin göstermiş.

Gerçek Gündemden Yurdagül Uygun'un haberi şöyle:  Doğa Koleji yeni kampüs açmak için kredi almış. Yeni okulların inşaatını kime vermiş peki? Tabii ki Metal Yapı'ya. Sadece bu yıl 11 kampüs açtığını, her bir kampüsün de tahminen 10-15 milyon lira arası bir maliyeti olduğuna göre, 110 milyon ile 160 milyon lira arasında kredi çekilmiş ve bu para yine Metal Yapı'ya gitmiş. Metal Yapı Doğa Koleji'nin sadece para kaynağı olarak görmüş, okul üzerinden kendine finansman sağlamış.

Bugün okulun satışını uzatan da Metal Yapı'nın Doğa Koleji üzerinden aldığı krediler ve aktardığı paralar. Öyle bir sarmal var ki şimdi borçlar ayrıştırılıyor, ikisi devlet, ikisi özel olan dört bankaya olan borçlar yeniden yapılandırılıyor. Bu da zaman alıyor.

Öncelikle Metal Yapı, Doğa Koleji üzerinden kendine ne kadar para aktardığını, kurum üzerinden ne kadar kredi aldığını kısacası karlı bir kurumu nasıl bu hale getirdiğini açıklamak zorunda.

Bu, herhangi bir şirketin borç batağı olarak görülemez. Çünkü sözkonusu olan herhangi bir inşaat şirketinin batışı değil. Bu durum, bir eğitim kuruma olan güvenin toplum gözünde, öğrenci gözünde, veli gözünde yok olmasıdır. Bunu yıkmaya kimsenin hakkı yoktur hele de kendisini kurtarmaya çalışan bir inşaatçının hiç yoktur... Bu nedenle Metal Yapı, Doğa Koleji üzerinden aldığı kredileri, yaptığı işleri bir bir açıklamalar durumunda!

Yaşanan bu süreçte iktidarın eğitim politikalarının da payı büyüktür. Siz özel eğitimi bu kadar destekler, bu kadar teşvik ederseniz, tüccarlar da eğitime sadece kar amacıyla bakar ve bugün yaşanan sonuç sürpriz olmaz.

Siz dini eğitimi bu kadar dayatırsanız, veliler çaresiz kalır, gücü yeten de yetmeyen de gerekirse borçlanarak çocuklarını özel okula verir.

Eğitimi özelleştirirseniz, kamusal alandan çıkarıp, tüccarların eline verirseniz, karlılığı düşen şirketler kendilerini kurtarmak için, karlı bulduğu eğitim işine girer. Tüccarın önceliği de hiçbir zaman çocukların geleceği olmaz, kendi karı olur. Bu da ticaretin kuralıdır zaten.

Metal Yapı'nın da derdinin eğitim olmadığını hepimiz gördük. Ancak eğitimin içinden insanların açtığı özel okulların durum daha farklı. Elbette günün sonunda ticari bir kurum oldukları için kar elde etmek zorundalar ama en azından onlar çocukları, geleceği unutmuyorlar.

Metal Yapı'nın içinde binlerce çocuğun hakkı var. Bu çocukların, öğretmenlerin, çalışanların hakkını bir an önce vermek zorunda. Bunun için de Doğa Koleji'ne ne yaptığını nasıl bu hale getirdiğini bilmemiz gerekiyor...