Ergin Ataman: Koleksiyonumdaki tek eksik Euroleague Kupası

Anadolu Efes Başantrenörü Ergin Ataman, koleksiyonundaki tek eksik kupanın Euroleague Kupası olduğunu belirterek, “Biz kazanamazsak eğer, 19 Mayıs’ta kupayı Fenerbahçe kazansın. 2 Türk takımıyla orada gövde gösterisi yapacağız ve bu durum ülkemiz için çok önemli” dedi.

Ergin Ataman: Koleksiyonumdaki tek eksik Euroleague Kupası
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 08.05.2019 - 16:12

Anadolu Efes Başantrenörü Ergin Ataman, koleksiyonundaki tek eksik kupanın Euroleague Kupası olduğunu belirterek, “Biz kazanamazsak eğer, 19 Mayıs’ta kupayı Fenerbahçe kazansın. 2 Türk takımıyla orada gövde gösterisi yapacağız ve bu durum ülkemiz için çok önemli” dedi.
Euroleague Play-Off’unda Barcelona’yı 3-2 geçerek Final-Four’a kalan ve 17-19 Mayıs tarihleri arasında İspanya’da düzenlenecek organizasyonda ilk maçta Fenerbahçe Beko’yla karşı karşıya gelerek finale çıkma mücadelesi verecek olan Anadolu Efes, medya gününde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Başantrenör Ergin Ataman, Final-Four öncesinde gazetecilerin sorularını yanıtladı. Fenerbahçe ile bu sezon 6 kez karşı karşıya geldiklerini hatırlatarak sözlerine başlayan Ataman, “Şu anda durum 3-3. Fenerbahçe sezona Euroluague’in favorisi olarak başladı, normal sezonu ilk sırada tamamladı ve iyi bir sezon geçirdi. Zor bir maç olacak. Zaten kolay takım yok. Final-Four’a baktığınız zaman son 3 sezonun şampiyonlarını görüyoruz. Fenerbahçe, Euroleague’in en kuvvetli takımı ama bu sezon onlara karşı 3 kez kazanmış olmamız, stratejilerini bilmemiz, çok iyi tanıyor olmamız ve özgüvenimizin yüksek olması, Play-Off serisinde de çok sert maçlarda edindiğimiz tecrübe bize avantaj getiriyor” diye konuştu.

“Real ve CSKA’dan alacağımız var”
Savunma ve hücum basketbolu konusunda fikri sorulan tecrübeli antrenör, “Her ikisi de birbirine bağlı. İyi hücum ettiğimiz zaman savunmayı da coşkuyla yapıyoruz. Savunmayı iyi yaptığımızda ise hızlı hücuma çıkıyoruz ki bizim en önemli silahlarımızdan birisi bu. Fenerbahçe daha kontrollü oynayan bir takım. Özellikle set hücumunda Fenerbahçe’yi geçmek kolay değil. Savunmayı iyi yapıp bizim de hızlı hücumlardan sayı çıkarmamız gerekiyor. Kısaların üretkenliğiyle hızlı oynayan bir takımız. Fenerbahçe ise pota altını iyi kullanan bir ekip. O gün hangi takım kendi stratejisini sahaya daha iyi yansıtacak göreceğiz. Oyuncuların günlük performansı da finale çıkan takımı belli edecek” şeklinde konuştu.
Finale çıkmaları halinde hangi rakibi isteyeceği sorulan Ataman, “Önce bir finale çıkalım. Yarı finali kazanırsak finalde kim hak ettiyse o gelsin. Bu sezon Real Madrid’i de CSKA Moskova’yı da yenemedik ama özellikle İstanbul’daki 2 maçı da son saniye basketiyle kaybettik. İkisinden de alacağımız var. Hangisi gelirse ondan rövanşı alıp kupayı getirmeye çalışacağız” cevabını verdi.

“Anadolu Efes ruhu geri döndü”
18 yıl aradan sonra Final-Four’a kalan Anadolu Efes’in geçtiğimiz yıllarda da bu seviyenin kapısından döndüğünü hatırlatan Ataman, “Anadolu Efes geçen dönem içinde de hep buralarda oldu ama bir türlü son anlarda buraları yakalayamadı. Geçen sezon ise bir takım yapılan yanlışlar neticesinde Euroleague’i son sırada tamamladı. Bu sezon tamamen değişik bir kadro ve her geçen gün büyüyen basketbolla Anadolu Efes eski ruhunu kazandı. Sinan Erdem, Avrupa’nın en güzel salonlarından birisi. Bu sezon oynadığı belki 7-8 maçı kapalı gişe oynadı. Efes, 3 büyükler gibi futbol taraftarı olan bir camia değil ama buraya gelen taraftarlar basketbolu sevenler. Fair-Play anlayışıyla burada çok güzel bir atmosfer oluştu. Sadece renkler dışında iyi basketbol oynayan, mücadele eden bir takımın halkımız tarafından benimsendiğini gördük. Efes ruhu geri dönüyor demiştim ve geri döndü. Bu sezon sonunda hangi noktaya geleceğiz bilmiyorum ama şampiyon olsak da olmasak da Anadolu Efes geri döndü ve bundan sonra da inşallah bu şekilde devam edecek” diyerek sözlerini sürdürdü.

"Benim yerim burası"
Anadolu Efes’te çok rahat bir çalışma ortamı olduğunu da ifade eden başarılı antrenör, “Bizim bir sloganımız var: Benim yerim burası. Bu tam bana uyan bir slogan. Anadolu Efes’in Türk basketbolunda devrim yaptığı dönemde Aydın Örs’le beraberdim. Koraç Kupası’nı kazandığımızda yardımcı antrenördüm. Yıllarca altyapı koçluğu yaptım. Türk basketbolunda ‘Benim’ diyen birçok sporcunun genç takımlarda hocalığını yaptım. Efes’teki ilk başantrenörlük dönemimde Final-Four’u yakaladık. Ben burada çok rahatım ve kendimi evimde gibi hissediyorum. Anadolu Efes büyük bir kulüp ve iyi olduğunuz sürece buradasınızdır. Ama iyi olmadığımızda ise başka yere gidip onları Anadolu Efes’ten daha iyi hale getirmek için çabalarız” ifadelerini kullandı.

“Hedef ilk 8’di ama hedefi yükselttik”
Sezon boyunca geri adım atmadıklarını ifade eden Ergin Ataman, yaşadıkları sıkıntıları şu sözlerle aktardı:
“Sezona iyi başladık ama sıkıntılı dönemlerimiz de oldu. CSKA Moskova’dan deplasmanda 20-25 sayı fark yedik. Barcelona’da normal sezonda, ilk yarıyı 15 sayı önde kapattığımız maçı 15 sayı farkla kaybettik. Bu maçın dönüşünde bir yönetim kurulu toplantımız oldu. Başkan ve yönetimin burada çok endişeli olduğunu gördüm. Final-Four’a kalmayı bırakın, ilk 8’e kalacak mıyız endişesi vardı. Biz zaten sezona Final-Four hedefiyle değil ilk 8 hedefiyle başlamıştık. Ben orada ‘Bu takım Final-Four’a kalacak. Hedefimiz ilk 8’di ama ben Final-Four sorumluluğunu üzerime alıyorum’ dedim. Çünkü takımıma inandım. Ama Euroleague öyle bir yer ki, bazen kötü yakalanıp üst üste maçlar da kaybedebiliyorsunuz. Ama biz üst üste maçları kaybettiğimizde dahi geri adım atmadık ve o güvenle sonuna kadar geldik.”

“Karşımda Avrupa’nın en değerli koçu var”
Son dönemde gösterdiği performansla takımı sürükleyen Shane Larkin’le ilgili sorulan soruyu yanıtlayan Ergin Ataman, “Shane Larkin sezonun her geçen gününde daha fazla katkı vermeye başladı. Onunla sürekli toplantılar yaptık ve onu kazanmaya çalıştık. O da çok iyi niyetli çalıştı. Takım iyi gidiyordu ve Shane’in verdiği ekstra katkı da bizi bu noktaya getirdi. İnşallah bu noktanın bir ilerisi de Euroleague şampiyonluğu olacak” dedi.
Ataman, Euroleague’de 2 Türk takımının yer almasının ülke sporuna da çok şey kazandıracağına değinerek, “Böylesine önemli bir organizasyonda, belki de dünyanın en büyük spor organizasyonlarından birisinde 2 Türk takımının olması çok büyük bir olay. Baktığınızda 1 İspanyol, 1 Rus ve 2 Türk takımı var. Obradovic son 5 yıldır Fenerbahçe’yi Final-Four’a taşıyor ve bu çok büyük başarı. Bu sezon yarı finalde karşı karşıya geleceğiz. Son 5 sezonda çok sayıda maç oynadık, çok sayıda derbi oynadık. Uzun bir süre Fenerbahçe-Galatasaray rekabeti yaşadık, son 2 sezonda ise Anadolu Efes-Fenerbahçe rekabeti içindeyiz. Bu bana keyif veriyor çünkü karşımda Avrupa’nın en değerli koçu var. Onunla oynamak benim için bir keyif” diye konuştu.

“19 Mayıs’ta İnşallah biz şampiyon oluruz”
Euroleague şampiyonluğuna yalnızca 2 maç uzakta olduğunu ve koleksiyonundaki tek eksik kupanın da Euroleague kupası olduğunu ifade eden Ataman, önümüzdeki sezonla ilgili olarak ise şu anda konuşmanın yanlış olduğunu söyledi.
Fenerbahçe Beko ile birlikte Final-Four’da yer almalarının çok önemli bir olay olduğunu ve final maçının 19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’na denk gelmesinin de ayrı bir anlamı olduğunu vurgulayan Ataman, “19 Mayıs 1919’da önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışının gururunu ve coşkusunu her Türk gibi biz de yaşarız. Final de 19 Mayıs’a denk geldi. İnşallah biz şampiyon oluruz. Biz olamazsak Fenerbahçe olsun. Zaten ikimizden birisi final oynayacak. Ama gönderde bir Türk takımının olması çok anlamlı. Ülkemiz zaman zaman bazı kaoslar içinde kalıyor. Özellikle dışarıdan, Türkiye kaosla boğuşan bir ülke gibi gösterilmeye çalışılıyor. Türkiye sanki bir Avrupa ülkesi değil gibi dışlanmaya çalışılsa da, en önemli sosyal olaylardan birisi olan sporda ve futboldan sonraki en önemli branşta, iki Türk takımının orada gövde gösterisi yapacak olması, ülkemiz adına da son derece önemli” diyerek sözlerini tamamladı.