Feyzioğlu’ndan yeni anayasa açıklaması
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, "Biz cumhurbaşkanı istiyoruz. Parti genel başkanının altında toplanmak istemiyoruz" dedi.
Çorum Barosu’nu ziyaret ederek Baro Başkanı Av. Altan Akpınar ve yönetim kurulu üyeleriyle bir araya gelen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Yeni anayasa değişikliği çalışmaları hakkında açıklamalarda bulunan Feyzioğlu, cumhurbaşkanının partisiz olması yönündeki çağrısını ise yineledi.
Bir basın mensubunun Türkiye Barolar Birliğinin internet sitesinde yeni anayasa değişikliği teklifi hakkında oluşturulan görüş formuna daha çok hangi yönde görüşlerin iletildiği yönündeki sorusunu cevaplayan Feyzioğlu, "Bizim mevcudumuz 100 binin biraz üzerinde. Bir internet sitesi hazırladık. Burada karşılaştırmalı tablomuz var. Tüm meslektaşlarımız da o tabloda ilgili maddeye tıklayarak o madde ile ilgili görüşünü ve genel olarak tüm değişiklikle ilgili görüşünü yazabiliyor. 20 binin üzerinde yorum geldi. Bu tüm Türkiye’de bugüne kadar yapılmış en kapsamlı kamuoyu çalışması da denilebilir. Çözüm sürecinde tüm Türkiye’ye heyetler çıktı. Anayasa değişikliğini anlattılar. Nasıl bir çözüm, barış olacak biliyorsunuz onun hikayelerini dinledik. Bu anayasa değişikliğinin ne getirdiğini Türkiye’ye kimse anlatmaya çalışmadı. Bu eksikliği Barolar Birliği olarak biz gidermek adına kendi meslektaşlarımızı önce bilgilendirmeliydik. O yüzden böyle bir çalışma yaptık" ifadelerini kullandı.
"EN ÇOK MAHKEMELERLE İLGİLİ TALEPLER GELİYOR"
İnternet sitelerine gelen 20 binin üzerindeki yorumun odaklandığı noktanın ağırlıklı olarak mesleklerini ilgilendiren kısmın mahkemeler olduğunu açıklayan Feyzioğlu, "Çünkü bu sistem mahkemeleri doğrudan doğruya siyasi parti genel başkanına bağlıyor. Çünkü cumhurbaşkanını sadece bir cumhurbaşkanı olarak düşünmek doğru değil bu sistemde. Cumhurbaşkanına siyasi parti genel başkanlığı da veriyor. Dolayısıyla cumhurbaşkanının iki şapkası olacak. Bir devlet başkanı şapkası bir de siyasi parti genel başkanı. Siyasi parti genel başkanı şapkasıyla devlet başkanı şapkası birbirinden ayrılmayacak ki, aynı kişi giyiyor bu şapkayı, üst üste giyiyor. Şu halde mahkemelerle ilgili kısımda yetki sahibini bir siyasi parti genel başkanı yapıyorsunuz. Vatandaşın davasında ’sen suçlusun, sen suçsuzsun’ diyecek hakim cumhurbaşanına aynı zamanda siyasi parti genel başkanına bağlı. Çorum’da davanızın aslında mahkemede değil il başkanlığında, ilçe başkanlığında görülecek. Türkiye’de davalar cemaat evlerinde çözülüyor. Cemaat abileri, ablaları davalarda karar veriyor. Böyle paralel devlete karşıyız demiyor muyduk? Abilerin ablaların yerini ilçe başkanları alırsa yine bir başka paralel devlet gelmez mi? Bir tane devlet vardır, ikincisi yoktur. Devletin bir tane mahkemesi vardır, ikincisi yoktur. Mahkemeleri siyasi parti genel başkanına bağlarsanız, o siyasi parti genel başkanını kim temsil eder il ve ilçelerde? İl başkanı ve ilçe başkanı. O zaman il ve ilçe başkanı mahkemelerin üzerinde söz sahibi olur. İşte bu yüzden bizim meslektaşlarımızın yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığına aykırı buluyor bu gelişmeleri. Doğrudan bizi ilgilendiriyor, avukatları ilgilendiriyor. Yakın zamanda vatandaş davasının çözülmesi için cemaatten iş takipçisi arardı artık iktidar partisinin teşkilatından iş takipçisi arayacak. Olan yine vatandaşa olacak" dedi.
"SAYIN CUMHURBAŞKANINI PARTİLİ YAPMAK, CUMHURBAŞKANINI BİR SİYASİ PARTİ GENEL BAŞKANI SEVİYESİNE İNDİRMEKTİR"
"15 Temmuz’da Türk milletinin yüzde 100’ünün sayın Erdoğan’ın çağrısı üzerine devletin arkasında saf tutmasını sağlayan sayın cumhurbaşkanının hiçbir siyasi partiyi temsil etmemesi, yüreğinde birine dair yakınlık olabilir fark etmez ama Anayasa’ya göre partisiz olmasıydı" diyen Feyzioğlu, "O sebeple devleti, milleti temsil ediyordu. Bir siyasi parti genel başkanı çağırdığında milletin yüzde 100’ü koşup gitmez. Ama cumhurun başı çağırırsa koşarız. Sayın cumhurbaşkanını partili yapmak cumhurbaşkanını bir siyasi parti genel başkanı seviyesine indirmektir. Bu söylediğim cumhurbaşkanlığı makamını korumaya yöneliktir aynı zamanda. Ben Türk milletinin bu sağduyuda davrandığını, davranacağını biliyorum. Geri bildirimler de bu yönde. Milletimize güvenelim ve doğruyu anlatmaya devam edelim. Kamplaştırmadan, siyasi parti çekişmesine meseleyi asla sokmadan" dedi.
En Çok Okunan Haberler
- Colani'den İsrail hakkında ilk açıklama
- Emekliye iyi haber yok!
- Eski futbolcu yeni cumhurbaşkanı oldu
- Fidan'dan 'Suriye Kürtleri' ve 'İsrail' açıklaması
- MHP'den 'asgari ücret' önerisi
- Adnan Kale'nin ölümüne ilişkin peş peşe açıklamalar!
- İngiliz gazetesinden Esad iddiası
- Devrim Muhafızları'ndan Suriye çıkışı
- 'Kayyuma değil, halka bütçe'
- Arda Güler'in 2 asisti Madrid'e yetmedi