Fikir yoksunu ve 'tetikçi'

'Bugüne dek hep solcular konuştu, bizler ise sessiz kaldık, filmlerde ve dizilerde hep kötü adamlar olarak gösterildik' diyen aşırı sağcılar, 'Ülkücüler' adlı bir belgesel film çekti.

Yayınlanma: 07.04.2012 - 09:51
Abone Ol google-news

Özen Film’in dağıtımcılığını üstlendiği iki saatlik belgesel, Türkiye’nin 44 kentinde tam 80 kopyayla gösterime girdi. Senaristliğini Bilal Kalyoncu’nun, yönetmenliğini ise Kalyoncu ile Halil Sarı’nın yaptığı belgeselde, kendi deyimleriyle “Ülkücü Hareket”in çok sayıda önemli ismiyle yapılmış söyleşiler ve 12 Eylül darbesi öncesi ve sonrasını anlatan canlandırma bölümleri var.


Sıkılan ilk kurşun

Çok bildik “Rehberimiz Kuran, yolumuz Turan” sloganını kuşanan belgesel, milliyetçi, muhafazakâr ve dindar bir söylem kullanıyor, Türklerin eski dini inanışı Şamanizmi ise hiç görmüyor. Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) lideri Alparslan Türkeş’in son “başbuğ” olduğu, ülkücü hareketin solcuların ilk kurşunu sıkmalarının ardından doğduğu ifade edilen konuşmalarda, din vurgusu, milletin de önüne geçiriliyor. Ortada ne Ziya Gökalp var ne de Nihal Atsız...

Kahramanlık betimlemeleri

Ülkücülüğün fikir babaları ortada olmayınca, tetikçi bir dil hâkim oluyor, doğal olarak. Ve sıklıkla bahsi geçen, Çin sarayını 40 atlıyla basan Türkler için yapılan kahramanlık betimlemeleri hedefi tutturamıyor, çünkü onların Müslüman olmadığı gerçeği görmezden geliniyor.

Bunun dışında “Yamyamlar bile özgür, Türk dünyası esir”, “Şanlı bir tarih istiyorsanız, onurlu ve gururlu olmak için Türk doğarsınız” gibi söylemler ise ırkçılık, aşağılama ve hakaret barındırıyor. Bu bir propaganda ve ajitasyon filmi, hiç şüphesiz.

Belgesele göre, tali düşmanlar haricinde iki ana düşman var, önce solcular, ardından da Amerikan güdümlü 12 Eylül cuntası... Darbe öncesinde Sovyetler’e karşı savaştıklarını anlatan konuşmacılar,“Muhammed’in p.çleri” pankartları asan solculara karşı duvardaki kocaman “Milliyetçi Türkiye” yazısını korumak isteyen cesur ülküdaşlarının öldürüldüğünü söylüyorlar.

Ülkücüler belgeseli, topu sürekli 'düşman'a atıyor; solcular, ülkücülerin cesetlerine bile işkence yapıyor, tüm katliamların arkasında da devrimciler var. Yani her türlü sorunun kaynağı ahlak, din ve vicdan yoksunu solcular, ülkücüler ise hep bedel ödeyen, hiçbir silahlı eylem yapmamış, masum, mazlum ve fedakâr insanlar özetle. Ülkücülerin adının karıştığı Çorum, Maraş, Balgat, Bahçelievler, 16 Mart Beyazıt katliamlarına dair en ufak bir şey ise yok belgeselde.


Solcu düşmanlığı

“Hepimiz fakir gençlerdik, iki ayrı kampa bölündük, erk tarafından kullanıldık, cunta tarafından silindir gibi ezildik” denilse hiç olmazsa bir adım atılmış olacak. Bunun yerine, bitmeyen bir solcu düşmanlığı belgesele hâkim oluyor.

“Ülkücü mafyayla cezaevinde karşılaştık”, “Solcular pişman oldu biz olmadık”, “Erdal Eren az dayak yesin diye, onun yerine dövülmeyi göze aldık” kısımlarını geçelim, ülkücülerin şubede ve cezaevinde cuntanın işkencelerine ve baskısına maruz kaldığı canlandırma sahneleriyle, idam edilen dokuz ülkücünün son anlarının, belgeselin en akılda kalıcı bölümü olduğu kesin.

Bugünlerde hakkında göstermelik bir dava açılan cunta elebaşı Kenan Evren, bu belgeseli izlese hoşuna gider, “İşte biz bu yüzden askeri bir müdahale yaptık” diyerek...

Gerçekçi olmak gerekirse; solcuların çektiği belgesellerde de hemen hemen aynı durum mevcut, onlar da karşı tarafı, devrimci düşmanı “faşistleri” suçlar, öncelikle... Ancak solcuların çektiği belgesellerin bir derinliği, kendince bir tutarlılığı vardır, Ülkücüler belgeselinde hiçbiri yok. Keşke sola ve sağa dair belgeselleri tarafsız insanlar çekse, lakin Türkiye'de bunu yapacak, belgesel adlı gerçekliği, taraflara eşit uzaklıkta çekecek hiç kimse yok, ne yazık ki... Yurtdışından birileri gelse, belgesel sinema konusunda uzman bu sinemacılar, araştırsa, incelese sonra bunu çekse, yine memnun kalmayız, hatta şunun bunun adamı, ajanı diye suçlarız. Sonuçta; herkes hikayesini kendine göre yontuyor, travmayı böyle atlalamayacaklarını bildikleri halde...


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler