Gazetemize 3 dalda ödül

2018 yılında yayımlanan program ve haberler kapsamında 13 dalda, 19 basın emekçisi, ödüle değer görüldü. Cumhuriyet Gazetesi, 3 ödülün sahibi oldu. Gazatemiz Ankara Bürosu Muhabiri Alican Uludağ, Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü’nü; Ozan Çepni, Mustafa Ekmekçi Haber Ödülü’nü aldı. Röportaj Ödülü’nü de Yazarımız Ataol Behramoğlu, Cumhuriyet Pazar Yayın Koordinatörü Hilal Köse ve Fotomuhabiri Vedat Arık aldı. Behramoğlu, “Ülkenin umudu emekçi halkın bilinçlenmesindedir” dedi.

ÇGD tarafından her yıl verilen, “Yılın Başarılı Gazetecileri Ödülleri” önceki akşam Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapılan tören ile sahiplerine verildi. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen de katıldı. Tören, ÇGD Genel Başkanı Can Güleryüzlü’nün yönetim kurulu adına yaptığı açılış konuşması ile başladı. Güleryüzlü, “Basın; kutuplaşmalar, ayrıştırmalar, hatta linç girişimleri için kullanılır hale geldi. Türkiye basının büyük çoğunluğu boyalı değil lekelidir. Dünün ışığını yarına yansıtma çabası ile hareket etmekteyiz. Hep birlikte verdiğimiz mücadele sadece bir meslek savunusu değildir. Emek savunusudur aynı zamanda. Tüm baskılara karşı mesleğin onurunu koruyan ve halkın haber alma özgürlüğünü savunan meslektaşlarıma selamlarımı gönderiyorum” dedi.

Cargill işçilerine ödül
Yılın Dayanışma Ödülü’nü sendikaya üye oldukları için işten atılan Cargill işçileri aldı. “Çocuklar iyi yaşasın diye babalar direniyor” sloganıyla direnen işçilere, ödüllerini, ÇGD yöneticileri ve derneğin emekçileri takdim etti.

Gazetemize üç ödül
Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü, Mustafa Ekmekçi Haber Ödülü ve Röportaj Ödülü, gazetemizde yayımlanan haberlere verildi. Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü’nü muhabirimiz Alican Uludağ aldı. “Geliyorum diyen facianın belgesi” ve “TCDD raporları Bakanı yalanladı!” haberleri ile ödüle değer görülen Uludağ, ödülünü ÇGD Genel Sekreteri Kıvanç El’den aldı. Uludağ, konuşmasında, “Gazetecilik yaşamımda Uğur Mumcu rehberim oldu. Cumhuriyet’te çalışmak zordur. Öldürülen gazeteci olduk, cezaevine atılan gazeteci olduk, ancak hiçbir zaman satılan gazeteci olmadık, olmayacağız” dedi. Mustafa Ekmekçi Haber Ödülü, “Yine tarikat yine istismar”, “Bakanlığın tarikat itirafı” ve “Sarıklı cübbeli ders” başlıklı üç haberiyle muhabirimiz Ozan Çepni’ye verildi. Çepni ödülünü Mustafa Ekmekçi’nin eşi Aldoğan Ekmekçi’nin elinden aldı. Çepni, “Gazetecilik mücadelemizin bir kısmı da çocuklar üzerine örtülmek istenen bu karanlığa karşıdır” dedi.

‘Ülkenin umudu emekçi halkta’
Gebze’den İzmir’e kadar direnen işçilerle konuşan ve onları yazan Ataol Behramoğlu ve Hilal Köse ile fotoğraflayan Vedat Arık “Direnenler” başlıklı 5 günlük yazı dizisiyle Röportaj Ödülü’nü aldı. Ödülü DİSK Genel İş Başkanı Remzi Çalışkan takdim etti. Behramoğlu, “Ülkenin umudu emekçi halkın bilinçlenmesindedir. Siyasi partilerin de başarısı buradadır” diyerek işçi sınıfının örgütlenmesiyle birlikte her şeyin çok güzel olacağını kaydetti. Behramoğlu, iki bine yakın şairin imzaladığı ve tüm devlet başkanları ile cumhurbaşkanlarına gönderilen Dünya Şiir Hareketi bildirisini okudu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a ithafen yazılan mektupta şu ifadeler kullanıldı:

“Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’a, Sayın Cumhurbaşkanı,
Şairler, yazarlar, aydınlar ve sanatçılar ve barışı savunan bütün kadınlar ve erkekler adına Dünya Şiir Hareketi olarak, bütün ulusların yaşamlarımız bakımından en büyük sorumluluğa sahip cumhurbaşkanlarına ve hükümet başkanlarına ve bütün insanlığa, ÖZGÜR, BARIŞÇIL, BÜTÜN DUVARLARIN KALDIRILDIĞI BİR DÜNYA İÇİN çabalarımıza katılmaları çağrısında bulunuyoruz. Barışın bütün insanlık tarihinin en temel amacı ve en önemli hedefi olmasının derin beklentisi içindeyiz. Bütün ülkelerde, hiçbir engel ve sınırlama olmaksızın özgürlük ve bağımsızlığa saygı duyulmasını ve bu değerlerin süreklilik içinde güçlendirilmesini istiyoruz. Savaşların ve her ulusların iç işlerine müdahalelerin sona ermesini, mevcut çatışkı ve gerilimlerin açık yürekli ve özverili diyaloglarla etkisiz kılınmasını ümit ediyoruz. İnsanlığın en öz ve temel değerleri olan barış, onur, adalet, kişisel ve kolektif insan haklarına bütün ülkelerde saygı gösterilmesinin güvencesi için, bütün siyasal yönetimlerin çabalarını birleştirmelerini ümit ve talep ediyoruz. Bizler, dünyanın şairleri ve yazarları, yapıtlarımızı barış ve özgürlük yararına paylaşmayı üstleniyoruz. Sizin de Cumhurbaşkanı olarak barış ve insan hakları konusunda sorumluluk ve dayanışma bildiriminizi bekliyoruz. İçtenlikle...”