Gizli Tanık 9 dava sanıklarından biri

Ergenekon davasında ifade veren "Gizli Tanık 9" kimliğini açıkladı. Dava sanıklarından biri olduğu anlaşılan Gizli Tanık 9'un, talebi üzerine mahkeme açık kimliğinin yayınlanmasını yasakladı.

Gizli Tanık 9 dava sanıklarından biri
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 14.11.2012 - 13:28

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Silivri Cezaevi Yerleşkesi bitişiğinde görülen davanın 261. duruşması yapıldı. Görüş günü olması nedeniyle duruşmaya 65 tutuklu sanıktan aralarında CHP İzmir Milletvekili ve Cumhuriyet yazarı Mustafa Balbay’ın da bulunduğu 16 kişi katıldı.

Kimliğini açıkladı

Başkan Hasan Hüseyin Özese, tanık odasında hazır edilen Gizli Tanık 9’un kimliğini açıklayan bir dilekçe yazdığını, ancak kimliğinin basında yayınlanmasının istemediğini belirtti. Başkan Özese, Gizli Tanık 9’un “Sanık ve avukatların saldırılarına maruz alabileceği gerekçesiyle salon dışında” ifade vermeyi talep ettiğini açıkladı.

Duruşmaya kısa bir süre ara verildikten sonra mahkeme, Gizli Tanık 9’un kimliğinin yayınlanmasının yasaklanmasını kararlaştırdı.

Gizli Tanık 9, hakim Fatih Mehmet Uslu ile bir jandarma görevlisi ve katibin bulunduğu tanık odasından orijinal sesi ve görüntüsü salondaki perdeye yansıtılarak ifade verdi.

Kimlik tespitinin ardından Gizli Tanık 9, hakim Mustafa Yücel Özbilgin’in öldürüldüğü, 4 hakimin yaralandığı 17 Mayıs 2006 tarihinde Danıştay’a yapılan silahlı baskına ilişkin soruşturma ile Ankara 11.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen yargılama sürecine yönelik bazı açıklamalarda bulundu.

Şeyh Salih’i neden suçladı

Gizli Tanık 9, Alparslan Arslan’ın ifadesinde “şeyh” olarak bilinen Salih Kurter adlı 90 yaşında bir kişinin kendisini azmettirdiğini söylediğini belirterek “Alparslan Arslan, ‘beni Salih Kurter azmettirdi’ diyor. Kurter’in bakıma muhtaç ve komşularının sadakalarıyla geçindiğini söylüyor. Maalesef Savcı Şemsettin Özcan da bu ifadeye itibar ediyor. Dünyanın hiçbir yerinde tetikçisine muhtaç bir örgüt lideri yoktur. Alparslan Arslan, Cumhuriyet Gazetesi’ne atılan bombaları Süleyman Esen’den satın aldığını söylüyor. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir örgüt lideri tetikçisine bomba satmaz.” Gizli Tanık 9 şöyle devam etti: “Alparslan Arslan, ilgili ilgisiz bu isimleri niçin verdi? Tek nedeni, Alparslan Arslan kendilerinden bu işi yapmak için talimat aldığı birtakım kişileri kurtarmak için böyle yapıyor. Asıl amaçları, asıl suçu kamufle etmek, tek gayeleri buydu.”

Farklı yargılama yaptılar


Gizli Tanık 9, Danıştay saldırısına ilişkin iddianame ve dava süresine ilişkin “İddianameyi hazırlayanlar ve yargılamayı yapanlar olayın içyüzünü bildikleri halde farklı yargılama yapmışlardır” diye konuştu.

Gizli Tanık 9, Danıştay davasına bakan Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Orhan Karadeniz’in Ergenekon davasının tutuklu sanıklarından emekli Albay Levent Göktaş ile aile dostu ve işortağı olduklarını söyledi.

Binlerce din bilgini


Gizli Tanık 9, şu yorumları yaptı. “Üsküdar yakasında binlerce din bilgini var. Nakşibendi, Nurşi tarikatları var.. Bediüzzaman Sait Nursi’nin talebeleri var. Liderleri Atatürk’ün silah arkadaşlarıdır. Atatürk, Büyük Nutku’nda Kurtuluş Savaşı’nda verdikleri mücadeleyi yazıyor. Alparslan Arslan’ın evi Üsküdar’da, bürosu Kadıköy’de. Anadolu yakasından kalktıp Avrupa yakasında yardıma muhtaç birinden din bilgisi edinmesi alay etmektir”

Yaşlı insanlar gitsin


Gİzli Tanık 9, “Alparslan Arslan’ın Şeyh Salih Kurter’i yakalatması, duruşma salonunda Kurter’e bakıp sırıtması basın mensuplarının önünde cereyan eden bir şey. Bu vicdanlı bir insanın yapabileceği bir şey değil. Buraya geldiğimizde (Danıştay dosyası Ergenekon davası ile birleştirildiğinde) mahkeme heyetine hitaben ‘Bırakın bu yaylı insanları gitsinler’ diye talepte bulunmuştur. Bu çelişkili bir durum” diye konuştu.

Başbuğ gelmeden çözülmez

Gizli Tanık 9, şöyle devam etti:

“Alparslan Arslan kendisini ulusalcı diye tanımlıyor. Alparslan Arslan’ı önceleri vicdanlı bir arkadaş olarak tanımıştım. Yakalandıktan sonra kendisiyle aynı yerde kalmıştık. Bana ‘Ben çıkmaz bir yoldayım, sakın geri adım atma. Hakkını helal et’ diye beyanı olmuştu. Bu davanın çözülmesi için buraya 2010 yılında geldik. Ben bu olayı çözeceğim dediğimde kendisi (Arslan) aynen şu beyanda bulunmuştur: ‘Bu davanın çözülmesi için buraya İlker Başbuğ’un getirilmesi gerekir.’ Sayın İlker Başbuğ’un buraya getirilmeden bu davanın çözülemeyeceğini beyan etmiştir. Ne hikmetse Sayın İlker Başbuğ yıllar sonra tutuklandı. Bu da Alparslan Arslan’ın ne dediğine anlam kazandırıyor.”

Bilginizi anlatın uyarısı

Başkan Hasan Hüseyin Özese, Gizli Tanık 9’u “Sadece bilginizi, görgünüzü anlatın, yorum yapmayın” diye uyardı.

Cumhuriyet’e bombalar

Gizli Tanık 9, Cumhuriyet Gazetesi’ne 5, 10 ve 11 Mayıs 2006 tarihlerinde el bombası atılmasına ilişkin Alparslan Arslan ile yaptığı görüşmeleri anlattı. Gizli Tanık 9 “Alparslan Arslan, Cumhuriyet Gazetesi’ne üçüncü bombayı attığını ve patladığını bana söyleyince ‘Sen kendini yakalatmak mı istiyorsun’ dedim. Alparslan Arslan’ın yaptığı eylemlerden sonra, ortadan kaldırılma korkusuyla yakalanmak istiyordu. Alparslan Arslan bana ‘4. el bombasını da atacağım’ diye beyanda bulunmuştu.

Daha sonra Cumhuriyet Gazetesi’ne molotof kokteyli atan şahıs ‘önce el bombası atacaktım, daha sonra karar değiştirip molotof kokteyli attık’ demiştir.

İlhan Selçuk ile ilgili sözleri

Gizli Tanık Dokuz, 21 Haziran 2010 tarihinde kaybettiğimiz gazetemizin başyazarı ve imtiyaz sahibi İlhan Selçuk’un ismini, Alparslan Arslan’a glock marka silah temin edilmesi dosyası sanıklarından Selçuk Özkan’ın adıyla karıştırarak andı. Gizli Tanık 9, İlhan Selçuk ile ilgili karalamada bulunarak “Cumhuriyet Gazetesi’nden Selçuk Özkan, şu anda rahmetli olmuştur. Kendi suç ortakları yakalanınca ‘Şimdi bizi kim çimdikleyecek’ mesajı veriyor” diye konuştu.

Başkan Özese’nin “Selçuk Özkan dediğiniz İlhan Selçuk mu” diye sorması üzerine Gizli Tanık 9 “Evet İlhan Selçuk” dedi.

İşi Veli Küçük’ten aldım

Gizli Tanık 9, Cumhuriyet gazetesine bomba atılması olayına ilişkin “Cumhurieyt Gazetesi işini Veli Küçük’ten aldım. Alparslan Arslan beni aradı. Ataşehir’de bir dairede bir araya geldik.. El bombalarını orada Muzaffer Tekin’den aldım. Birini Alparslan Arslan aldı. İlk iki bombayı ben attırdım, Suçlarım sadece bununla sınırlıdır” diye konuştu.

Danıştay saldırısının yapıldığı 17 Mayıs 2006 tarihinde binanın güvenlik kamera kayıtlarının bulunmadığını hatırladan Gizli Tanık 9 “PKK bir olay yaptığında MOBESE kameraları incelenerek, birkaç saat içinde olay çözülür ama kendilerine ulusalcı diyen bu yapı, bir olay gerçekleştirirse kamera görüntüleri ortadan kaybolur” diye konuştu.

Bağmsız hakimler

Gizli Tanık 9, şöyle konuştu: “Ergenekon terör örgütü iddiasıyla yargılanan bu örgütü mahkeme çok iyi bildiği halde farklı bir yargılama yaparak gerçeğe ulaşılmaması için çaba sarf etmiştir. Ta ki bu olayı ortaya çıkaran bağımsız savcılar ve yargıçlar ortaya çıkana kadar. Bağımsız savcı ve yargıçlar çıkacağını bilselerdi bu eylemi yapmaları mümkün değildi. Cumhuriyet tarihinde İstanbul bağmsız savcıları ortaya çıkana kadar olaylar bu şekilde gerçekleşmiştir.”

Danıştay dosyası sanığı Alparslan Arslan duruşmaya alnında yara bandı olduğu halde geldi. Arslan’ın banyoda düştüğü belirtildi.

Veli Küçük, esas hakkındaki mütalaaya kadar duruşmalardan men cezası
Ergenekon davasında tutuklu sanıklar emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli astsubay Oktay Yıldırım ve Mehmet Demirtaş’a esas hakkındaki savunmalarına kadar duruşmalardan men cezası verildi. Mahkeme, Küçük, Yıldırım ve Demirtaş’a, Gizli Tanık 9’un ifadeleri sırasında ayağa kalkarak bağırdıkları, duruşma düzenini bozmayı alışkanlık haline getirdikleri ve şekilde duruşma güvenliğini de tehliye soktukları gerekçesiyle men cezası verdiğini açıkladı.

Mahkeme, Gizli Tanık 9 hakkında ise duruşma tutanakları çıktıktan sonra değerlendirme yapmaya karar verdi.

Mahkeme daha önce İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, emekli subay ve avukat Serdar Öztürk, Osman Yıldırım’ı esas hakkındaki savunmalarına kadar duruşmalardan men edilmişti.

Akın Birdal’a silahlı saldırı

Gizli Tanık 9, Akın Birdal’a silahlı saldırıyı azmettirmekten hükümlü bulunan davanın tutuklu sanığı Semih Tufan Gülaltay ile ilgili iddialarda bulundu. Gizli Tanık 9 “Şener Eruygur, Veli Küçük ve Çevik Bir, Semih Tufan Gülaltay’a Akın Birdal suikastının talimatını verdi” şeklinde iddiada bulundu.

Sedat Sami Haşıloğlu, Gizli Tanık 9’un “Alparslan Arslan, Sarıkız,Yakamoz ve Ayışığı’nı sakız ederek söylüyordu” şeklindeki sözlerini hatırlatarak Alparslan Arslan’a “Sarıkız, Ayışığı şeklinde şarkı söylüyor muydun” diye sordu. Arslan ise “Evet bazen söylüyorum. Sanat müziği, arabesk türü şarkılar söylüyorum. Bazen insana haller geliyor. Şarkılar söyleniyor” diye cevap verdi.

Hem sanık hem tanık

Başkan Özese’nin “İlave edecek bir konu var mı” sözleri üzerine Gizli Tanık 9 “Çok şey var” dedi. Başkan Özese ise “Hem sanık olarak, hem tanık olarak size çok soru yöneltildi. Bundan sonra ilave edecek bir konu olursa yazılı beyan edersiniz” diye konuştu.
Duruşma 16 Kasım Cuma gününe ertelendi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler